Bakın bu dramdır!

  • 3.01.2015 00:00

 Ak Parti nasıl kazandı, neden kazandı, yerel ve dış faktörler nelerdi, terör, Erdoğan/Davutoğlu etkisi/ilişkisi, teşkilatın soluksuz çalışması, algı operasyonları, bundan sonra ne olacağı gibi çok çeşitli okumalarla 1 çok yazı yazılacak bu konuda.

Sonuçlara çok sevindik, sadece biz de değiliz sevinen, Bosna, Arakan, Azerbaycan, Malezya, Mısır, Filistin, Suriye, mülteciler, Irak, Kosova, Ortadoğu halkları, Avrupa’daki Türkler, Afrika’da 1 çok bölge… Dünyada Türkiye’nin eline ihtiyaç duyan kim varsa hep birlikte aynı hislerle ve aynı gelecek için sevindik, fakat bu yazının konusu başka.

 

Muhalefet liderlerinin davranış sistematiği, çaresizliği, ölçüsü epeyce kaçan sorumsuz açıklamalar, çağrılar, medya ve mahalle baskısı, tabanın ezber davranışları, gerçekliğini yitiren söylemler, Türkiye’yi gözlemleyebilme becerileri, seçim sonucu belli oldukça volümü düşürülmüş açıklamalar, sorgulamalar, “Akp”den Ak Parti’ye geçişler ve benzeri nedenler üzerinde konuşmak/tartışmak da bize düştü. Çünkü öncelikli sorunlarımızdan 1i muhalefet. Daha çok konuşmalıyız.

 

CHP

 “Seçimlerde başarı ölçütü iktidar olmaktır” dedikten sonra “ancak ben bunu başarısızlık olarak görmüyorum” demeyi ihmal etmedi Kılıçdaroğlu. Sonuçların meşruiyetini sorgulamaya yeltenmemesi ise tek tesellimiz. Akıllıca 1 tutum çünkü 5 milyon artan oyu “irade” dışında hiç 1 şeyle açıklayamazsınız.

Gelelim son 1 kaç yıldır ne tür politika izlediğine.

Yabana atılmayacak oranda genç kitleye sahip CHP ve bu genç tabanın gelecek tasavvuruyla, beklentileriyle hiç ilgilenmedi Kılıçdaroğlu. Neden defalarca yenildiğine dair hiç 1 mantıklı açıklama yapamadı, sadece “istifa gerektirecek 1 durum yoktur CHP başarılı olmuştur” demekle yetindi. Kültürel mahalleye sahip olmakla sosyal problemleri, tabandaki yenilmişlik hissini gideririm sandı ve tatminsiz tabanı göremedi. Türkiye’nin yöneticilerine, devlet makamlarına ağız dolusu hakaret küfür eden 1 gençlik biriktirdi CHP.  Bu kesim CHP de karşılık bulamadıkça marjinalleşmeye, teröre destek vermeye başladı ve bu genç kesimin değer verdiği ne varsa çiğnemelerine, çiğnenmesine destek oldu ve nihayetinde 1 kısmını HDP’ye kaptırdı. Kaptırdı da denemez aslında, HDP’nin vaat ettiği şiddete meze yaptı desek yeri. O kadar ki, neredeyse “Hepimiz Pkk’lıyız” dedirteceklerdi!

Medya manipülasyonlarına verdiği destek ve özellikle “TC” nin terör örgütü olarak tanımladığı FTÖ medyasına ve devlete karşı yaptıkları affedilemez operasyonlara açıktan verdiği destek “unutulmayacaklar” arasında.

Keza, rahmetli Savcı Selim Kiraz’ın öldürülme biçimi, katillerle CHP milletvekilleri arasındaki anlam veremediğimiz bağ, CHP hakkında olumsuz gidişatın göstergesiydi. Her ne kadar Kılıçdaroğlu buna yine “başarısızlık” demese de! Savcı Kiraz teröristlerin elindeyken CHP vekilleri “trafo/kedi” muhabbeti yapıp işi sulandırmayı tercih etti.  

7 Haziran itibariyle tekrar nükseden ve 1 Kasım’a 1 kaç gün kala bıçak gibi kesilen terör olayları karşısında da “tarafsızlığını” koruyabildi. Kılıçdaroğlu Türkiye Cumhuriyetinin “kurucu unsuru” olan siyasi partiyi, adeta Türkiye’yi aşağı çeken, Türkiye Cumhuriyeti Devletine kast eden terör örgütlerine ve eylemlerine destek veren 1 parti haline getirdi. Buna rağmen %25i koruyabildi! “koyun” lafzını hiç açmak istemem açıkçası.

 

MHP

“Hayırların” partisi! Partiyi sevabına verecekleri “hayrını gör” diyecekleri kimse de kalmadı 7 Haziran tarihinden beri. Öncesinde ise denize düşen yılana sarılır misali “hırsız” söylemine sarılıp FTÖ diliyle çare aradılar ya da çaresizdiler. “Devletçi” olarak bilinen yapısıyla devletin kılcallarına işlemiş olan örgütle mücadele etmek yerine ve halka dayanmak yerine teslim olmayı tercih ettiler. Bugün olanda 1 “hayır” var ise o da, nerdeyse FTÖ’nün borazanı haline gelen ve FTÖ militanı gibi hareket eden milletvekillerinden partisini kurtardı denebilir. Bu konuda çeşitli teoriler var ama ilgi alanımda değil. İstifa eden Türkeş’in neden gittiğini okuyamadığı gibi, Oktay Vural’ın Osmanlı’ya dil uzatmasına kadar vardı yaşanılan buhran ve sonuç hüsran! MHP tabanı bu acıklı gerçeği gördü ve “devletin bekası” için bu terör örgütleriyle mücadelede kararlı olan Ak Parti’nin yanında konumlandı. 100 yıl sonra hakiki 1 “beka” sorunu yaşadığımız çok açık, ancak ideolojik saplantı, siyaset üretememe çaresizliği, 1 şekilde yakayı FTÖ’ye kaptırmış olmanın belki de Bahçeli’nin buna karşı vermek istediği mücadelenin önünü kesti.

 

Özetle, 7 Haziran’dan sonra tekrar başlayan terör, devletin terörle mücadelesinde özellikle 2 parti tarafından yalnız bırakılması, malum parti tarafından terörün desteklenmesi, KCK tarafından bitirilen Çözüm Süreci, medya/sosyal medyada ardı arkası kesilmeyen manipulatif haberler,  toplu ölümlerle sonuçlanan ve ileride ağır travmalara yol açacak bomba eylemlerini taçlandıracak büyük sessizliğe gömülerek sonunu hazırladı muhalefet.

 

HDP

*Velleh lîstik xelas bû heval!

 

*Vallahi oyun bitti dostum!

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums