Özgür basın susturulamaz!

  • 19.12.2014 00:00

 Dünyaya geldiğim anda / Yürüdüm aynı zamanda

                     İki kapılı bir handa / Gidiyorum gündüz gece

                                                                         Aşık Veysel Şatıroğlu

İki kapılı, ortası toprak, içinde ateşin yandığı bir Karadeniz evinde doğmuş olmanın avantajıyla yürüdüğüm hayat yolculuğunda en büyük hayalim iyi bir marangoz olmaktı. Bunda çocukluğumun ağaçlar içinde geçmesi, ilk oyuncaklarımı ağacı işleyerek yapmış olmamın etkisi olsa da gelinen noktada bırakın iyisini marangoz bile olamadım. Hal böyle olunca 25 yılı aşkın bir süredir gazetecilik yaparak nafakamı çıkaramaya çalışıyorum. Bunu yaparken tek bir ölçüm oldu. İşimi iyi ve hakkıyla yapmak ve gerçeğin ortaya çıkmasına küçük de olsa katkıda bulunmak. Bir marangozun kendini vererek bir ağaca şekil vermesi kadar değerli olan mesleğime öyle heyula gibi anlamlar yüklemedim yüklemesine de, yürürken gündüz gece haliyle ülkeyi ve gerçeklerini görme şansınız oluyor. Hangi haberin hangi amaçla yapıldığını da…

Kısaca bu meslekte hiçbir şey öğrenemediysem, “Özgür basın” diye yüceltilen kavramın koca bir yalan olduğunu öğrendim. Ne bu ülkede ne de aşağılık kompleksleri ile yüceltilen ve sık sık şikâyet edilerek, “Dünyaya rezil olduk” algısı yaratılan uygar! ülkelerde özgür basın denilen kavram, gazeteciye sağlanan özgürlük alanı kadardır. Bu alanı da gazetecinin kendisi belirlemez, bağlı bulunduğu medya organının yer aldığı platform belirler. Burada gazeteciye düşen tek şey nerede yer alırsa alsın, gerçeğin peşinden gitmek ve onu daha geniş kitlelere ulaştırmaktır. Şu anda medyada yaşanan en büyük sıkıntı basının özgür olup olmamasından kaynaklanmıyor, “gerçeklik” duygusunu yitirmesinden kaynaklanıyor. Gerçeğin peşinden gitme ortadan kalkınca gazetecilik sadece algı oluşturulan bir alan olarak ortaya çıkmaya başladı. Algısı yeten yetene…

14 Aralık’ta Zaman ve Samanyolu yöneticilerine yönelik gözaltı kararı algı yönetimi işini çok iyi bilen Cemaat çevreleri ve ona iliştirilen bazı çevreler, “Bu demokrasiye darbedir, özgür basın susturulamaz…” gibi sol jargona uygun sloganlarla geniş kitlelere ulaşmaya çalıştılar. Safları sıklaştıralım anlayışıyla gerçeği örterek koparılan yaygaraya Oktay Ekşi’nin cevap vermesi ve Zaman gazetesine giderek Ekrem Dumanlı ile kucaklaşması içimi acıttı açıkçası. Bütün meslek yaşamı ülkede yaşanan karanlıkları ve alçaklıkları örtmek olan 28 Şubat sürecinde “Alçakları tanıyalım” başlıklı yazısında gazetecileri hedef gösteren Ekşi’nin koşarak Zaman gazetesine gitmesi bir meslek dayanışması değil, olsa olsa “Düşmanımın düşmanı, benim de düşmanımdır” kucaklaşmasıdır.

Uzağa gitmeden yakın tarihe şöyle bir göz attığımızda Türkiye’deki demokrasinin üzerinde bir yerde konumlandığını görürüz. Gazetecilik uzunca bir süre siyaseti denetleyen, halk adına haberler yaparak gerçekleri ortaya çıkaran bir iş olmaktan çıktı. Siyasete yön veren onun üzerinde yer alan bir kurum oldu. 90’lı yıllarda dönemin iki ünlü gazetecisinin aracılığı ile bir araya gelen Demirel ve İnönü, Uğur Mumcu’nun evinde DYP-SHP koalisyonun temeli atılırken demokraside sıkıntı yoktu. Türkiye’nin en karanlık dönemi olan 90’lı yıllarda gazeteciler sokak ortasında öldürülürken, binlerce Kürt köyü bombalanarak boşaltılırken ve kitlesel katliamlar yaşanırken demokrasimiz yerindeydi çok şükür. Yerindeydi çünkü; Türkiye’nin bu karanlık döneminde bazı gazeteciler ve gazeteler tarihlerinin en altın çağını yaşadılar. Bu altın 10 yılın sonunda aralarında medya patronlarının da yer aldığı dönemin demokrasi sevicileri birçok bankanın içini boşaltmış, halkın alım gücünü sıfırlamıştı.

Daha da yakın tarihe gelecek olursak asıl amacı MİT’in PKK ile yaptığı Oslo görüşmelerini deşifre etmek için kurulan kumpasın bir parçası olan KCK medya yapılanmasında 30’un üzerinde basın emekçisinin tutuklanmasının demokrasiye bir zararı olmamalı ki, bugünkü gibi gazetelere “Özgür basın susturulamaz” ilanları verilmedi. Aralık 2011 yılından bu yana geçen sürede çalışılacak algının zemini değişmiş olmalı ki, üç yıl sonra gazetecilere gözaltı, “Demokrasiye darbe” olarak niteleniyor.

İşte bu 14 Aralık “Demokrasiye darbe…” çığırtkanlıkları arasında üst üste iki tivit attım:“Biri bana gazeteci ile marangoz arasındaki farkı anlatsın. Gazeteciye sunulan bu kutsallık niye? İşimizi iyi yapmadığımız için olabilir mi?/ Mesela, bir marangoz gözaltına alındığında ‘Bu özgür mobilyacılığa vurulan darbedir’ diye niye ayaklanma çıkmıyor?”

Geçen dört gün içinde herkes özgür basına odaklanırken ben terse giderek marangoz ile gazeteci arasındaki farka kafa yordum ve bu farkı buldum. Bir marangoz yaptığı masanın ayaklarından birini bir santim kısa kesse o masa olmaz. Kendisine iade edilir. Oysa gazetecilik denen ulvi meslek öyle mi? İstediğin kadar hata yap, yeter ki algı yönetimin iyi olsun. Sesin gür çıksın. Halktan kopuk uzak yaşa, gerçeklikten koparak bütün öngörülerin yanlış çıksın ne gam… Ardarda yazdığın yazılarda “Ülke kötüye gidiyor. Daha da kötüye gidiyor. Bak bu ülke var ya kötüye gidiyor. Bu son uyarım: Ülke çok fena kötüye gidiyor.” diyerek kendine üstüne bir de kahramanlık payesi verirsin. Yazıların içeriğine gelince; kısır döngüye dönen daha kötüler arasında sıkışsan bile önemli değil. Sen yiğit aslan, kaplan bir muhalif gazetecisin diye yakınında bulunan goygoycularla birlikte bir güzel yaşar gidersin.

Aslında gazetecilik kendi kısır döngüsünden kurtulup, evrensel değerleriyle habercilik yapmak istiyorsa gerçekten de bir darbeye, alt üst oluşa ihtiyacı var. İktidar yanlısı olsun, muhalefet yanlısı olsun gazeteciliğin birinci işi gerçeği öğrenmek onu kitlelere ulaştırmaktır. Bu da karşılıklı düşmanlık algısı üreterek nefretin, seni esir almasıyla oluşacak bir şey değil. Uzunca bir süredir gazeteci olmayı beceremedik, bir de marangoz olmayı deneyelim. Yani çok anlamlar yüklemeden işimizi yapalım. Belki gazeteciliğin kurtuluşu bundadır…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums