Genç ihtiyarlar rahatsız

  • 2.11.2012 00:00

 

Genç ihtiyarlar rahatsız

Saçlarına aklar düşmüş genç ihtiyarları Barselona’da aylak aylak gezerken gördüm. Hep bir ağızdan “No hay pan para tanto chorizo!” (Bu kadar çok hırsıza yetecek ekmek yok!) diye bağırıyorlardı. Bazıları tekerlekli sandalyeleriyle gelmişti eyleme. Barselona’ya gelmiş turistler, cep telefonu ve fotoğraf makineleri ile çekiyordu bu sempatik yaşlı eylemcileri. İlk şaşkınlığı atlattıktan sonra etrafa baktım, ortalıkta polis yoktu. Polis olmadığı gibi her an sıkılacak biber gazı da yoktu. Belli ki İspanyollar krizden çok etkilenmiş, tarlalarında doğal biber gazı yetiştirmeyi bırakmışlardı. Göstericiler de krize olan öfkelerini siyasetçilere ve bankacılara yönelterek, “Yalancı politikacılar ve hırsız bankacılar bizi temsil edemez”diyerek haykırıyorlar sokaklarda. İlk kolaçan etmeden sonra eylemi son derece güvenli bularak aralarına karıştım. Onlar kadar yaşlı olmasam da saçlarımıza aklar düşmüştü zaten, bir de serde anarşistlik vardı.

Geçen cumartesi günü tesadüfen tanık olduğum yaşlı eylemciler krizden sonra, bir yıl önce kurulan ve adını sokaklarda direnerek yaşamlarını sürdüren genç işsizlerden esinlenerek alan Yayaflautas adlı bir gruptu. İspanya’nın farklı kentlerinden “Çocuklarımıza daha iyi bir gelecek sunmak için savaşacağız ve kazanacağız” diyerek çıkmışlardı yola. En önemli özellikleri ise her yürüyüşten sonra bir yerleri işgal etmeleriydi. Barselona’daki yürüyüşten sonra Barselona Özerk Yönetimi Genel Merkezi’ni işgal etme girişimleri ise polis barikatına takıldı. İspanyol polisi şiddet kullanmadan engelledi bu genç ihtiyarları. İspanya’nın değişik şehirlerinde yaşayan emekliler gösterilerde biraraya gelip düdükler çalarak sloganlar atarak, gelecek kaygısı taşıyan gençlerin yanında yer aldıklarını, onların yürekten destekçileri olduklarını vurguladılar diğer eylemlerinde olduğu gibi.

İspanya’da yaşanan krizden hemen hemen herkes siyasetçileri ve bankacıları sorumlu tutuyor. Bizimkilerde geçmişte sıkça rastladığımız açlık haberleri yer alıyor gazetelerinde. Bir tanesinde bir adam “Yedi boğaza bakıyorum ve eve 456 avro giriyor” diye yakınıyordu El Pais gazetesine. Yetişkin çocukları işsiz kaldığı için baba evine dönmüştü yanlarında yeni doğan bebekleri ile. Adam işsiz kaldıktan sonra yedi nüfuslu hanesini çok az parayla geçindirmenin çaresini arıyordu; bizim yıllarca alıştığımız yaşam mucizelerini gerçekleştirme çabasına düşmüştü. İşsizliğin yüzde yirmi beşlere vardığı İspanya’da çalışanların maaşlarından da yüzde yirmilere varan kesintilere gidilmesi halkı isyan noktasına getirdi. Özellikle Barselona sokaklarında, en çok dile getirilen şey iseKatalunya’nın tam bağımsızlığıydı. Yerel hükümet bununla ilgili referandum yapmak istese de İspanya Anayasası, önlerinde bulunan en büyük engel olmaya devam ediyor. Zaman zaman Güneydoğu ile karşılaştırılan ve eşleşme yaptırılmaya çalışılan Katalunya’nın derdi ise tamamen duygusal, yani para. Kürtlerin aksine anadilde eğitim başta olmak üzere her türlü hakka sahip olan Katalanlar, zengin olmanın verdiği kibirle gelirlerini artık İspanya’nın geri kalanı ile paylaşmak istemiyor. Arıza da buradan çıkıyor. Bağımsız Katalunya’yı daha çok Katalan milliyetçileri ile gençler istiyor. Barselona Belediyesi’nde çalışan Angela ise bağımsızlığa karşı olmakla birlikte merkezî hükümetin kendilerinden aldıkları vergileri ülkenin başka yerlerine aktarmasından yakınıyor. Angela’ya göre bugüne kadar Katalanlardan alınan vergiler müsrif siyasetçiler tarafından har vurulup harman savrulmuş. Angela gibi pek çok Katalan’ın talebi şu: “İspanya’dan ayrılmayalım ama ödediğimiz vergilerin nasıl harcanacağına biz karar verelim.”Katalanlar bankalara çok öfkeli. “İnsanları bir ömür çalışsa bile alamayacağı evleri kredilerle aldırdı bankalar. Hayal sattılar insanlara, bankacıların aşırı para kazanma hırsı çıkardı bu krizi, bunun bedelini de halk ödüyor” diyor Angela. Kendisi de banka kredisiyle ev almış. 12 yıl daha ödeyecek. Şehrin merkezinde bulunan evini satıp, daha ucuz bir yerden ev almayı düşünüyor. Zaten Barselona sokaklarında kafanızı yukarıya kaldırdığınızda en çok satılık evler gözünüze çarpıyor...

Çocuklarının geleceği için sokaklara çıkan emeklilere gelince; o eylemde ben de birkaç slogan atıp katkıda bulunmak istedim. Açıkçası İspanya demokrasisine güvenmediğim için buradan Şili direnişinin ünlü marşıyla destek vermek istiyorum “El pueblo unido jamás será vencido!” (Birleşmiş halk asla yenilmez) diyen ihtiyarlara... Ne de olsa ileri demokrasideyiz ve bunu söylediğim için başım derde girmez diyerek atıyorum sloganımı, selam gönderiyorum İspanyanın geleceği için sokaklara çıkan insanlara... AÇIM DİYE AĞLAMA, BANKALARI YAĞMALA!..


tuncerkoseoglu@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums