Çıplak kadın resmi

  • 20.06.2015 00:00

 Eskiden gazetelerin arka sayfalarına, okuyucu çekmek için, yarı çıplak kadın resimleri basılırdı. Bu resimleri basan gazeteciler, yaptıklarının kadın vücudunun cinsiyetçi kullanımı olduğunu bilecek kadar aklı başında insanlardı.

Ama eleştirilere karşı buldukları izah basitti, “biz de biliyoruz yanlış olduğunu ama ne yapalım halkımız bunu seviyor”.

Böylece bir kısırdöngü, almış başını gidiyordu.

Aslında cinsiyetçiliğin kötü bir şey olduğunu düşünen gazete ve gazeteciler, “halkımız bunu seviyor”, bahanesi arkasında sığınarak cinsiyetçiliğin en büyük teşvikçisi ve yayıcısı oluyorlardı.

Bugün Kürt meselesi de böyle bir hâl aldı.

AKP ve MHP’nin Barış Süreci’ne yaklaşım tarzı, tıpkı arka sayfaya çıplak kadın resmi basanların tutumuna benzemeye başladı.

Benim ortadaki siyasetin yapılış tarzından anladığım şu:

Batı, Orta Anadolu ve Karadeniz’de Barış Süreci’nden hoşnut olmayan bir kesim var. Bu kesimin sürece karşı olması ne kadar PKK düşmanlığı ne kadar Kürt düşmanlığı bilemiyorum.

Aradaki ayırım, belki teorik olarak önemli ama galiba siyaseten fazla anlamlı değil.

Çünkü bu eğilim ortalama bir Kürt karşıtlığı; veya en azından Kürtlerle Türkler arasındaki sorunların, eşitlik temelinde çözülmesinden hoşnutsuzluk, diye tanımlanabilir.

AKP ve PKK çok önemli bir işe imza attılar ve 30 yıldır süren savaşı sonlandırdılar.

Fakat, AKP bu sürece girdiği andan itibaren, bu Kürt karşıtı siyasi-kültürel tabanı MHP’ye kaptırmaktan korktu.

Barış Süreci’nin önündeki en büyük engellerden birinin, Türk milliyetçi tepkisi olduğunu bilmesine rağmen, bu tepkiyi destekleyen, besleyen bir dil geliştirdi.

Çıplak kadın resmi basan gazeteciler gibi… bir yandan Kürt sorununa çözüm ararken, diğer yandan ağır milliyetçi söylemlerle PKK’ya saldırdı.

MHP de, HDP konusunda benzeri saik ile hareket ediyor.

Kürt karşıtı olduğu söylenen bu seçmen kesiminin oyunu kaybetmemek için HDP’nin dışarıdan desteğinden bile ürküyor.

Galiba AKP ve MHP’nin ortak hükümet kuracak olmalarının en temel nedenlerinden birisi de bu.

Sözünü ettiğim seçmen kitlesini ötekine kaptırmamak.

Sonuçta, özellikle AKP, her ne kadar Kürt karşıtlığının, Barış Süreci’nin önündeki en büyük engel olduğunu biliyor olsa da, çıplak kadın resmi basmaya devam edecek.

O hâlde siyaseten yapılması gereken basit.

AKP ve MHP’nin, Kürt düşmanı siyasetlerine bahane olarak gösterdikleri bu seçmen kitlesine yakından bakmak!

Kim bunlar? Niye Kürtlerden veya Barış Süreci’nden bu kadar korkuyorlar?

Acaba, yüzeyde görülen Barış Süreci’nden korku ve/veya Kürt düşmanlığı, daha derinlerde başka korkuların ve ihtiyaçların dışa vurumu olamaz mı?

Nedir bu derin korku ve ihtiyaçlar?

Acaba bu korkular üzerinden bu kesimlerle konuşmak, diyalog kurma mümkün değil mi?

Soruları sormaktaki amacım, AKP ve MHP’nin çıplak kadın resmi basma bahanelerini ellerinden almak.

Burada HPD’ye önemli görevler düşüyor.

Ama HDP’nin Kürtlerine değil, Türklerine…

Çünkü siyaset yapış tarzımız hep “alavere dalavere Kürt Memet nöbete” kültürü üstüne oturmuş.

Şimdi benim bu söylediklerimden, “bu hassas Türk tepkisini ortadan kaldırabilmek için Kürtlerin daha neler yapması gerekir” vazifesini çıkartanlar olabilecektir.

Hayır! Kürtlerin yapacağı hiçbir şey yoktur.

Ermeni soykırımında da benzeri argümanları o kadar çok duyarız ki, “Türklerin, hassasiyetlerini dikkate almak için diasporanın uyması gereken on emir” konusunda, liberal aydınlarımız da dâhil çok kalem oynatan oldu.

Bu nedenle görev özellikle HDP’li Türklerin.

Belki daha önce denenmiştir, ama Batı ve Orta Anadolu ve Karadeniz’den MHP veya ona yakın çevrelerden insanlar alınıp, Kürt bölgelerine götürülemez mi?

MHP’ye yakın örgüt ve çevrelerle, Kürt bölgelerinden bazı kuruluşlar arasında çeşitli diyalog kanalları kurulamaz mı?

Önerilerimin naifliğinin farkındayım. Ama derinde yatan fikrimi söyleyeyim. HDP’nin Türkleri, Türklükleri üzerine düşünerek, ve bu Türk olmalarına bir anlam vererek MHP tabanı ile olumlu bir diyalog geliştiremezler mi?

MHP tabanı ile Türklük ve anlamı üzerine yapılacak bir konuşma önemlidir, diye düşünürüm.

Aslında “Türklüğümün hâlleri” ile yazmayı planlayıp ertelediğim konu idi bu.

tanerakcam@gmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums