Avrupa Birliği (AB)’nin seçim öncesi yayınlanmasını ertelediği Türkiye Raporu dün açıklandı. Raporda insan hakları ve temel özgürlükler konusunda reform hızının yavaşladığı belirtildi. Ayrıca ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı, basın özgürlüğü konusunda Türkiye’ye eleştiriler getirildi.

Bu kısa açıklamanın ardından gelelim ekonomide yapılan eleştirilere…

AB Türkiye 2015 raporunda makroekonomik dengesizliklerin giderilemediği belirtildi. Ve büyük dış açığın Türkiye ekonomisini kırılgan hâle getirdiği ileri sürüldü.

YÜKSEK ENFLASYONA RAĞMEN MERKEZ BANKASI’NIN FAİZ İNDİRMESİ HATALI

Bu arada yüksek oranda seyreden enflasyona rağmen Merkez Bankası’nın faiz indirdiği belirtildi. Yine AB raporunda dengesiz ekonomiyi düzeltebilmek için üç öneri şöyle sıralandı;

• büyük tutarlı cari açığı kapatmak için tasarrufların arttırılması,
• para politikasının fiyat istikrarına odaklanması,
• ticari ve ekonomik yaşamın ilerlemesi için hukuk kurallarının güçlendirilmesi, girişimcilerin işe başlangıçlarının kolaylaştırılması ve rekabetin güçlendirilmesi, istendi. Tabii tasarrufların artırılması için maliye politikasının makro ekonomik ihtiyaçlara cevap verecek biçimde esnek olması gerektiği belirtildi.

MALİYE POLİTİKASI ŞEFFAF DEĞİL

Peki, ne anlama geliyor bu istek?

Şu anlama geliyor: AKP’nin hep övündüğü bütçe açığını düşürdük tezinin aslında ekonomik ihtiyaçları karşılamadığı belirtiliyor. Maliye politikasının tasarrufları artırıcı, tüketimi kısıcı yönde esnetilmesi gerekiyor. Çünkü AKP hükümetlerinin maliye politikasının şeffaf olmadığı, kredibilite sağlamadığı düşünülerek raporda şeffaflık ve kredibilite sağlayacak bir mali kural belirlenmesi öneriliyor.

DEVLET YARDIMLARININ KİME VERİLDİĞİ BİLİNMİYOR

Bir de devlet yardımlarının şeffaflaştırılmasında hiçbir ilerleme sağlanmadığının üstünde özellikle duruluyor. 2011’de çıkan Devlet Yardımları Yasası’nın 2015 sonuna ertelendiği söyleniyor. Kısaca devletin kime ne yardım yaptığını kimse bilmiyor. AKP sürekli bu yardımları halkın bilgisinden kaçırıyor. Yine AB raporunda emek piyasası reformlarının önceliği olarak düşük eğitimli emeğin eğitiminin artırılması ve kadın emeğinin esnek çalışma koşullarında üretime katılımının sağlanması tavsiye ediliyor.

Anlayacağınız AB 2015 raporunda, geçen yıla göre ekonomik dengesizlikleri azaltacak herhangi bir çabanın gösterilmediği ileri sürülüyor. Demek ki tek partili AKP iktidarı ekonomide son bir yılda hiçbir çaba göstermemiş. Rapor bunu söylüyor. Ama bu tespiti yapan AB’nin, 2015 raporunun açıklanmasını seçim sonrasına bırakarak Türkiye ekonomisinin sorunlarının gizlenmesine yardım ettiğini söylemek herhalde yanlış olmaz.

suleymanyasar26@gmail.com