Türkiye’nin hızlı ekonomik büyümesinin Arap Baharı’nın başlangıcına önemli etki yaptığı hep ileri sürüldü.

Niye Türkiye önemli etki yaptı Arap Baharı’na?

Çünkü 2002-2008 arasında fert başına gelirin Türkiye’de 3 bin 492 dolardan 10 bin 438 dolara yükselmesi pek çok Arap ülkesinin dikkatini çekti.

Hattâ Tunus’ta 17 Aralık 2010’da polisin tokat attığı yasemin satıcısı Muhammed Buazizi’nin kendisini yakmasıyla başlayan eylemlerin hızla yayılmasında Türkiye’deki girişim özgürlüğünün etkisi olduğu söylendi. Buazizi’nin seyyar arabasıyla yasemin satarken polis tarafından işinin engellenmesi bir tür girişim özgürlüğünün kısıtlanmasıydı.

İşte iş kurmayı ve girişimi engelleyen Arap rejimleri işsizliği yükselttiler, gıda enflasyonunu çoğalttılar. Ve bir de siyasi yozlaşma Yasemin Devrimi’ni ya da Arap Baharı’nı hazırladı.

Tabii bütün bunlar olurken Türkiye’de büyüme hızı yavaşlayıp fert başına gelir son altı yıldır yerinde saymaya başlayınca bu defa Türkiye siyaseti tıkanmaya başladı. Siyaset tıkandı çünkü fert başına gelir 2008’den bugüne 10 bin dolarda takıldı kaldı. Girişim özgürlüğü kısıtlandı, vergi yükü arttı. 2000 yılında yüzde 6,5 olan işsizlik 2014’te yüzde 10’un üzerine doğru yol aldı. Gıda enflasyonu yıllık yüzde 15 düzeyine ulaştı. Tabii bu arada siyasi yozlaşma kendini gösterdi. YaniArap Baharı’nı ortaya çıkartan ekonomik ve siyasi sorunlar bu defa Türkiye’de yaşanmaya başladı.

Gelelim bütün bunları niye anlattığımıza...

Anlattık çünkü, Arap ekonomilerine bizi en çok benzeten konuyu açıklamak için önce bazı tespitler yapmak gerekiyordu.

Peki, nedir bizi Araplara benzeten en önemli konu?

İşte o konu şu; aynı Arap ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de yeni bir endüstri ortaya çıktı. Bilindiği gibi Araplar temel sorunlarını çözecek reformları yapamadıkları için reformlar hakkında her ay sürekli konferanslar düzenleyip sorunlarına çözüm ararlar.

İşte Araplarda yaşanan bu duruma reform endüstrisi adı veriliyor. Dikkat ettiyseniz Araplarda olduğu gibi Türkiye’de de artıkAKP hükümeti her ay yeni bir konferans yeni bir toplantı düzenliyor ve reform yapacağını ileri sürüyor. Bu reform toplantıları; akil adamlar toplantısı, İmralı toplantısı, Alevi konferansı, Roman toplantısı, 2023 hedefleri konferansı, iş güvenliği reformu toplantısı, pasaportları nüfus idaresi nasıl dağıtacak reformu toplantısı, yeni Türkiye yolunda toplantısı türünden bir tür sosyal etkinlikler oluyor.

Anlayacağınız ortada reform yok ama toplantısı var. İşte bu nedenle Araplara örnek oluyoruz derken, biz Arap ekonomilerine benzedik. Yani ortada reform yok ama reform endüstrisinden para kazananlar var.

suleymanyasar26@gmail.com