Basit sebep sonuç ilişkileri

  • 25.11.2011 00:00

 “Novokuznetsk”, Sibirya’nın bembeyaz çölünde, kayıp bir mekân. Bir zamanlar, Stalinsk olarak biliniyordu. Neticede Stalin, burayı Kazaklar tarafından kurulup unutulmuş bir uykulu şehir olmaktan çıkarıp, bir endüstri merkezi haline getirmişti.

Sessiz sokaklarının yırtan vahşi köpek havlamaları, grinin her tonunun beyaz zemin üzerinde bir iç sıkıntısı hali yarattığı bir cendere Novokuznetsk. Burada, “en saf beyaz” başka bir şey de bulunuyor, kar taneleri dışında... Afganistan sınırından oluk oluk akan eroin yani.

Novokuznetsk’in cam gözlü, içinden canı çekilmiş yaşayan ölü gençlerinin, kasım başında Rusya’nın gurur kaynağı olarak yansıttığı yeni teknoloji merkezlerinde toplanan Valdai Kulübü tartışmalarından haberi yoktu.

Valdai Kulübü’nün yıllık toplantısı, 7-11 kasımda, Rusya’nın Vladimir Putin yönetimi altında sonunda tarihin (şeytanın) bacağını kırıp, ‘modernleşmesinin’ sembolü sayılan bilimsel araştırma merkezlerinden bazılarına ve yabancı yatırımcıların kurduğu otomotiv fabrikalarına ev sahipliği yapan Kaluga bölgesinde gerçekleşti.

2000 yılında, Rusya’nın ilk ‘bilim şehri’ ilan edilen, Sovyetler döneminden beri fen bilimlerinde uzmanlaşan araştırmacıların ‘evi’ sayılan Obninsk şehri, otomotiv sektörünün dünya genelinden birçok devinin yatırımlarının bulunduğu Grabtsevo Endüstri Parkı ve Valdai buluşmasının Putin’in de katıldığı akşam yemeğinin gerçekleştiği ihtişamlı Moskova Binicilik Kulübü, Novokuznetsk’in yoksun ve yoksul dünyasından birkaç ışık yılı uzakta gibi.

Tabii, Novokuznetsk’in gençlerinin feri kaçmış hayatlarının tükenmişliği de, Putin’in başarı ve refah içinde yüzen milliyetçi, zengin, süpersonik yeni Rus gençliği idealiyle alakası bile yok.

Rusya, bugün dünya genelindeki eroin tüketiminin çeyreğinin gerçekleştiği yer.

Dünya genelinden yüz kadar akademisyen, siyaset bilimi uzmanlarının katıldığı Valdai buluşmasının bu seneki ana teması, “2011-2012 Seçimleri ve Rusya’nın Geleceği: Önümüzdeki 5-8 Yıl için Gelişim Senaryoları” idi.

Rusya’nın geleceğini, yeni ve genç elitlerin, küresel bağlarını güçlendirirken ülkelerini geliştirdiği, sosyal ve ekonomik modernleşmenin köklendiği bir “ideal senaryonun” tartışıldığı özel bir oturumun toplantıların ‘kalbini’ oluşturması, buluşmanın vermek istediği temel mesajı özetlemek ister gibi gözüküyor.

Fakat, Rusya’ da 12 yıllık Putin iktidarı döneminde, her ne kadar istikrar sağlandıysa da, ülkenin temel sorunlarından hiçbirine çözüm bulunmadı.

Şimdi de Putin, tıpkı Valdai’ın Moskova’daki akşam yemeğinde, kendisine ‘reform’ konusunda ısrarla yöneltilen sorulara verdiği yanıtlarda olduğu gibi, geçmişi hatırlatarak geleceği unutturmak istiyor.

Putin’in geleceğe ve gelecekte izleyeceği siyasi yol haritasına yönelik sorular karşısında verdiği yanıt hep şöyle bir şey; “Ben iktidara geldiğimde, bu ülkede iç savaş yaşanıyordu, ekonomi ve siyaset tam çöküş içindeydi. Bir de, şimdiki duruma bakın”.

O zamanlara bakılınca, Rusya gerçekten de çok mesafe katetmiş gözüküyor. Çeçenistan meselesi, insan hakları ihlallerinde dünya şampiyonluğuna oynayabilecek Ramzan Kadirov’a ihale edilmiş vaziyette. Rusya, küresel ekonomik krizin de ‘teğet geçtiği’ bir yer gibi de gözüküyor.

Ama, Rusya aslında sadece bir kesiminin zenginleştiği, artan milliyetçilik ve ırkçılık, muhaliflerin baskıyla susturulduğu, “Çeçen sorununun” “askerî çözüm” uygulamasıyla çıban gibi patlayıp tüm ülkeye sirayet eden insan hakları ihlallerine neden olduğu bir problem yumağı.

Ülkenin modernleşmesinin kanıtı olan ‘çılgın projeler’ de, kozmetik göz boyamalar...

Öyle gözüküyor ki, Rusya’nın temel sorunlarının çözmeyi ötelemesinin sonucu, yeni bir çöküş olacak; bu da, ekonomik dengelerin tersine dönmesine, bir krize bakıyor aslında...

Türkiye’de de, benzer bir pembe rüya hali var. Gerçekler ise böyle değil.

Fırsat varken, geçmişle yüzleşmekten, insan hakları eksenli yeni bir siyasi anlayış geliştirmeye, toplumda ve siyasette yeni bir etik düzen oluşturmaya, gerçekten değişmenin zamanı gelmedi mi?

 


KAMER’in toplantısı: “Haklı Şiddet Yoktur”

Türkiye’nin kuşkusuz ki, en iyi çalışan sivil örgütlerinden biri KAMER. Sadece ekendi alanları olan kadın haklarına yönelik olarak değil, kanımca, ‘sivil toplum kuruluşu’ örneği olarak, gerçek bir başarı öyküsü oluşturuyorlar.

Bugün de, “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü” dolayısıyla Diyarbakır’da çok önemli bir buluşma gerçekleştiriyorlar. “Haklı Şiddet Yoktur”, bence adıyla da, bugün dışında Türkiye’nin her günü için çok şey söyleyen bir toplantı.


oneysezin@hotmail.com

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums