POPULİZM-OPORTÜNİZM ve SOSYAL ŞOVENİZMİN İLK TARİHSEL SUÇU ÜZERİNE!

  • 7.05.2023 11:19
  • (1)

Seçimler için CUMHUR İTTİFAKI ve MİLLET İTTİFAKI şekillenip, HDP’nin adını kimse ağzına almazken, EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI’nın şekillenmeye başlaması tüm sosyalistler gibi bende de hoş bir heyecan yaratmıştı.

Yaşım ve politik deneylerim nedeniyle bazı kuşku ve kaygılarım olsa da,  bunları kendime sakladım. Ama gözüm, kulağım hem sosyal medya, hem de o cephedeki arkadaşlarımdaydı.

Bu konularda, çoğunlukla, haberlerden önce, burnunuza “kötü kokular” gelir. “TİP’in kokusu da” bana böyle ulaştı. Önce tam inanamadım, ama uzun sürmedi. Yaşananları anlamaya ve anlamlandırmaya çalıştım.

Meğer TİP, EMEK ve ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI’NI, daha doğrusu HDP’yi “seçim barajını aşmak için bir manivela, yani bir araç olarak kullanmış. İttifaka girerek baraj sorununu “çözerken”, seçimlere kendi adıyla katılıp, hem milletvekili, hem de hazine yardımı kazanacakmış!

Şeytanın TİP’ten daha salak oluşuna öfkelendim!

Böyle anları her yaşadığımda TARİHE dönerim ben.  Bu süreç başladıktan sonra bu konuda duyarlı başka dostlarla yazmaya devam ettik.  Ama bizler yazmaya devam ederken, “–FIRSATÇI- OPORTÜNİZM” de inatla yoluna devam etti. Ve ben yeniden tarihe döndüm.

AVRUPA’DA –İLK- YIKICI OPORTÜNİZM VE SOSYAL ŞOVENİZM

SPD –Almanya Sosyal Demokrat Partisi- Avrupa’da kurulan (23 Mayıs 1863 Leipzig) ilk sosyalist partidir. O yıllarda tüm Marksist partiler “Sosyal Demokrat Parti” olarak adlandırırlar. Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nin kuruluş adı: RSDİP’dir (Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi)

Almanya’nın 19. Yüzyıl sonlarındaki hızlı sanayileşmesi güçlü bir sanayi proletaryasını da geliştirir ve 1870’lerden 1915’e uzanan süreç Almanya kapitalizminin oldukça istikrarlı büyüme dönemine tekabül eder. Bu aynı zamanda SPD’nin de büyüme dönemidir.

1914 yılında SPD bir milyon üyesi, 4,5 milyon seçmeni, 90 günlük gazetesi, sendikaları, gençlik örgütleriyle Dünyanın en büyük işçi partisi, Kautsky de önemli teorisyenidir.

 Almanya’da durum kısaca bu iken, dünya genelinde kapitalizmin vardığı aşama büyük çaplı bir emperyalist paylaşımın habercisiydi. Bloklar şekillenmişti. Bir tarafta İngiliz, Fransız emperyalizmi ve Çarlık Rusyası, diğer yanda Almanya, Avusturya Macaristan imparatorluğu ve çökmekte olan Osmanlı İmparatorluğu yer alıyordu. Bir Sırp milliyetçisi Avusturya dükünü öldürünce savaş bahanesine yetti.

Dönemin sosyalist partileri ve sosyalist enternasyonal yaklaşan savaşı görmüşler ve net bir tutum almışlardı.

Eğer savaşın başlama tehlikesi belirecek olursa tüm ülkelerdeki işçilerin ve onların temsilcilerinin görevi (…) savaşı önlemek için (…) savaş çıkarsa sona erdirmek için mücadele etmektir.” (D. Hallas İşçiler ve Toplum 4)

1914 Temmuz ayı sonlarında SPD de benzer açıklamalar yapmış, bir hafta sonra -4 Ağustos- 92 milletvekili ile yaptıkları gizli toplantıda 13 karşı oyla savaş bütçesini kabul kararı vermişlerdir.

Savaşa onay vermelerinin gerekçesi tüm burjuva partilerinin gerekçesi ile aynıdır. Yükselen milliyetçi-şovenist dalgaya boyun eğilmiş daha bir hafta önce deklare edilen savaş karşıtlığı unutulmuştur.

SPD’nin savaş çığlıklarına, Kasım ayında parlamentoda yapılan oylamada yegane karşı oyu SPD milletvekili Karl Liebnecht “her halkın düşmanı kendi ülkesindedir”  diyerek kullanmıştır.

Aynı dönemde Rosa Luxemburg 300 SPD’liye savaşa karşı tutum almaları için telgraf çekmiş, tek olumlu yanıtı Clara Zetkin’den almıştır. Ardından Rosa hapse atılmış, Liebnecht 40 yaşından sonra askere alınmıştır.

Her iki yiğit devrimci de 1918 devriminden sonra SPD’nin kurmuş olduğu silahlı sokak milisleri FREI KORBS tarafından katledileceklerdir.

SPD’nin “masum bir kitle kuyrukçuluğu, popülizmi” gibi başlayan tutumu, kısa sürede karşı devrime hizmet eden SOSYAL ŞOVEN bir konuma dönüşmüş, hem 1918 devriminin yenilgisine, hem de 1923’teki büyük devrimci ayaklanmanın başarısızlığına neden olmuştur.

Bununla da sınırlı kalmamış, 1922’de İtalya’da iktidara gelen Mussollini faşizmi 11 yıl sonra Almanya’da iktidar olmuş, büyük bir karşı devrim gerçekleşmiş, ikinci paylaşım savaşına yol açmış, 50 milyon insanın ölümüne sebep olmuştur.

Popülizm, oportünizm her zaman sosyal şovenizm ile kol kola yürümüş, hiçbir dönem devrimci bir özellik taşımamıştır.

On binlerce üyesi, önderleri, taraftarları tutuklanan, tüm seçilmiş belediye başkanları görevden azledilip hapishaneye gönderilen ve buna rağmen 8 yıldır yasal platformda ölümüne direnen bir parti –HDP- için, “eski bir gazetecinin” söyledikleri yukarıda yazdıklarımın bir tescili gibidir. Ne demişti bu zat: “Demirtaş’ı at bir kenara, geriye HDP diye bir şey kalmaz”

Kautsky’yi not eden tarih bu zatı da not eder!

Not: 3 Fidan’ın (Deniz, Yusuf Hüseyin) mücadele ve anıları önünde saygıyla eğiliyorum!

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • Sabri Karameşe
    Sabri Karameşe
    8.05.2023 19:03

    Güzel ifade etmişsin meseleyi yoldaş! Aklına, kalemine sağlık!

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums