‘Arap Uyanışı’nın sonu mu?

  • 30.07.2013 00:00

 Mısır’ın seçimle iktidara gelen başkanı Muhammed Mursi’nin, 3 Temmuz’da ordu müdahalesiyle devrilip tutuklanmasından bu yana, göreve iadesini isteyen yandaşlarından en az 200 kişi güvenlik kuvvetleri tarafından öldürüldü, binlercesi yaralandı.

Büyük bir trajedi yaşanmakta. Mısır’da gelinen noktayı anlamak için olan bitenleri hatırlamakta yarar var. 2010 yılı sonlarında Tunus’ta, ardından Mısır’da özgürlük ve demokrasi talep eden kitleler, otokratik liderlerin devrilmesi için barışçı gösterilerle ayaklandı. Önce Tunus’un güçlü kişisi Zeynel Abidin bin Ali, 14 Ocak 2011’de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Ardından 25 Ocak 2011’de Mısır’da ordu, yönetime el koydu ve Hüsnü Mübarek’i tutukladı.

Mısır’da ordu “devlet içinde devlet” konumunda; geniş ayrıcalıklara sahip. Otuz yıl ülkeye hükmeden Mübarek bile orduya hakim değildi; bunun için iktidarı giderek polis gücüne dayanır hale gelmişti. Çeşitli siyasi mücadelelerden sonra, başkanlık seçimleri 30 Haziran 2012’de yapıldı. Arkasında Müslüman Kardeşler (MK) örgütünün durduğu Özgürlük ve Adalet Partisi’nin adayı Mursi, birinci turda oyların % 24,8’ini, ikinci turda % 51,7’sini alarak seçimi kazandı.

Başkanlık seçimlerini ikinci turda, askerin adayı Ahmet Şefik’e karşı olanların (liberaller, laiklik yanlıları, köktendinci Selefiler, Hıristiyanlar) oylarıyla kazanan Mursi, bütün yetkileri elinde toplamaya ve öteki siyasi güçlerle mutabakat aramadan, kendi başına anayasa yapmaya girişince, ikinci turda kendisine oy verenler dahil, toplumun büyük çoğunluğu Mursi’nin karşısına geçti ve istifasını istemeye başladı. Bunu fırsat bilen ordu da,  iktidara yeniden el koydu.

Darbeden bu yana yüzlerce MK üyesi gözaltına alındı. Askerî savcılık, Mursi aleyhine kovuşturma başlattı. İddiaya göre Mursi, 2011 Tahrir Devrimi günlerinde kendisini ve 30 MK üyesi arkadaşını hapisten kurtarması için Hamas’la işbirliği yaptı. Hamas militanlarının cezaevine saldırısında 14 güvenlik görevlisi öldürüldü. Bu iddianın ve MK’e karşı “terörizm” suçlamasının inandırıcılığı olmadığı muhakkak. Askerî yönetim şimdi de Mursi’nin göreve iadesi için kitleleri sokaklara döken Müslüman Kardeşler’e karşı savaş açmış durumda.

Mısır’da asker iktidarda. Suriye’deki Baas diktatörlüğüne karşı halk ayaklanmasının geleceği belirsiz. Arap uyanışını tetikleyen Tunus’ta geçen şubat ayında Şükrü Belayid’den sonra geçen hafta yine laiklik yanlısı bir muhalefet lideri olan Muhammed İbrahimi, aynı silahtan çıkan kurşunlarla öldürüldü. Tunus’un bir kesimi siyasi cinayetlerden, “şiddet ortamına göz yumduğu” gerekçesiyle İslami An-Nahda partisinin ağırlıkta olduğu koalisyon hükümetini sorumlu tutuyor. Karmaşık güç mücadelelerine sahne olan Suriye, Mısır, Tunus yanı sıra Libya’da giderek büyüyen iç çatışmalar şu soruyu akla getiriyor: “Arap Uyanışı’nın sonu geldi mi?..” Bu ülkelerin onyıllar süren otokratik rejimlerin devrilmesinden sonra kanlı çatışmalara sürüklenmeleri belki şaşırtıcı olabilir, ama herhalde kısa süre içinde özgürlükçü ve çoğulcu demokrasiler kurmaları beklenemezdi. Özgürlükçü demokrasiyi yerleştirmek hiçbir yerde kolay olmadı; bu ülkelerde de kolay olmayacak. Muhakkak olan, bu ülkelerde bundan böyle dikta rejimlerinin uzun süre ayakta kalamayacağı. Çeşitli gel – gitler yaşanacak, ama sonunda özgürlükleri güven altına alan temsili yönetimler kurulacak. Yaşanan güçlüklerden hareketle, Arapların ya da genel olarak Müslümanların liberal demokrasiler kurmayı başaramayacağını iddia etmek, kaba bir Oryantalizm’den başka bir anlam ifade etmez.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums