DİYARBAKIR- Türkiye’de uzun yıllar yaşanan çatışma sürecinin çözümüne, toplumsal barış ve huzur ortamının yeniden tesisine yönelik iş dünyası son aylarda önemli adımlar atıyor, şiddet ortamına bir daha geri dönmemek üzere yoğun çaba var. Bu doğrultuda, İstanbul Sanayi Odası, Güneydoğu’daki iş dünyası temsilcileri ile temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır, Mardin ve Batman’a bir seyahat gerçekleştirdi. Üç ay önce yapılan oda seçimlerinde İstanbul Sanayi Odası Başkanı olan Erdal Bahçıvan, göreve gelir gelmez kolları sıvadı, beraberindeki heyetle ortak yatırım fırsatlarını inceledi, bölge iş dünyası ile görüşmeler yaptı. 

Bir yılını dolduran teşvik sistemi içindeki sosyoekonomik açıdan en geri kalmış altıncı bölgeye iş dünyasının ilgisi büyük. Türkiye’nin 2023 vizyonu doğrultusunda 10 yıl sonra iki trilyon dolar milli gelir, 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşabilmesi için, bölgesel eşitsizliklere maruz kalmış bölgelerin gelişmesi kritik önemde. Ancak, hem İstanbul iş dünyasının hem de bölge işadamlarının bazı şikâyetleri var.

Demokratikleşme sürecinin herkese çok şey kazandırdığını, hiçbir şey kaybettirmediğini söyleyen Bahçıvan, çözüm sürecinin bölgenin ekonomik kalkınmasına sunduğu katkının bankalar tarafından yeterince desteklenmediğine dikkat çekti. Bu süreçte bankaların bakış açılarını değiştirmesi gerektiğini ifade eden Bahçıvan, “Türkiye’nin en önemli sorunlarından birisini çözmeye çalışırken, bankaların daha fazla toplumsal duyarlılık ve sorumluluk sergilemeleri gerek. Finansa erişim, bu bölgede de en büyük sıkıntılardan biri. İpoteklerin yüksek teminata bağlanması, çekler ve sigortacılık konusunda bölgede büyük sıkıntıların yaşanıyor. Ülke genelinde olduğu gibi bu bölgede de bankalar, vakit kaybetmeksizin üretim ve yatırımı destekleyen bir anlayışa yönelmeli” diyor.

Son oda seçimlerinde BDP ve DTK’nın desteklediği Demokratik İşverenler Grubu adıyla “Mavi Liste”den seçilerek Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olan Ahmet Sayar da, aynı konudaki olumsuzluklardan bahsediyor. Demokratikleşme süreciyle, 30 yıllık çatışma ortamında bölgede görmedikleri ilgiyi son bir yılda gördüklerini dile getiren Sayar, durumu şöyle özetledi: “Bankalar ipotek için gösterilen arsa veya daire için düşük fiyat veriyor. Bölgedeki bankaların şubeleri karlılıkta ön sıralarda. Kredi vermekte zorluk çıkarıyorlar, verince de yüksek faiz uyguluyor. Buna yönelik bir çalışma başlattık, bankalarla görüştük, üyelerle bankaları biraraya getireceğiz.”

ROJAVA İLE TİCARİ DİYALOG BAŞLIYOR

Diyarbakır’daki Organize Sanayi Bölgesi’ni genişlettiklerini ifade eden Sayar, “Yeni teşvik sistemiyle Diyarbakır’a 102 firma başvuru yaptı, yakında arazi tahsisleri yapılacak. Son teşvik kapsamında altıncı bölge yüzde 12 pay aldı, birinci bölgenin aldığı pay yüzde 37. Çekilmenin durmasından çok hükümetin açıklayacağı paket çok önemli. Bu paket sorunları kökten çözmez ama katkısı çok büyük olur” diyor.

Irak ve Suriye Kürdistanı’na yönelik ticaret kanallarının açılması yönünde çalışma yürüttüklerini söyleyen Sayar, özellikle Rojava’daki ticaret ve sanayi odaları ile ilişki kurduklarını, yakında ziyaret gerçekleştireceklerini belirtti. Sayar, Rojava ile ticarette Şenyurt kapısının açılmasının önemli olduğunu vurguladı.

Çözüm için gösterilen iradenin kararlılıkla sürdürülmesi, iş dünyasının başlattığı diyalog ve işbirliğinin başarıya ulaşmasında kritik önem taşıyor. 

pelincengiz@gmail.com