Ruhların ölen bedenleri terk edip, yeni bedenlerde hayat bulduğuna inanır Reenkarnasyoncular.

Adam bir önceki hayatında prenstir, bir sonraki hayatında dilenci oluverir; asaletle dilenir.

                                           * * *

Türkiye’ye bakın “siyasi reenkarnasyon” diye bir şey olduğunu göreceksiniz.

Vatandaşına zulüm eden, onların haklarını ayaklarının altına alıp pas pas yapan bir devlet ruhu, o bedenden bu bedene, o üniformalıdan bu takım elbiseliye seyahat edip duruyor…

                                          * * *

Dünün Türkiye’sinde, 28 Şubat’ta zulümcü devlet asker üniforması giymişti.
Bugün o ruh, takım elbiseyle politikacı kılığında karşımıza çıkıyor.

                                          * * *

O gün Aczmendi liderini Fadime’yle basıp, sapık, ırz düşmanı, kazma dişli dinci portresi çizmeye çalışırken, bugün Kabataş’ta yanında bebeği olan bir kadının üzerine işeyen, yarı çıplak gulyabani portresi çiziliyor; camide içki içen gençlerden bahsediliyor...

Dün Mehmet Ali Birand’ı, Cengiz Çandar’ı PKK’dan para alıp, karanlık odaklar için kalemini satan adamlar olarak gösterirken, bugünCHP’li Umut Oran’ı, Cumhurbaşkanı’nın kızına yapılacak suikasta ortak ediyor...

Dün irtica okullarına el koyacakken, bugün işi büyütüp bütün dünyadaki Türk okullarını devletleştirmeyi planlıyor...

Bugünün politikacısı, tıpkı dünün askeri gibi, bankalara, sivil toplum örgütlerine el atıyor; gazeteleri pas pas yapıyor; her yerde bir cadı avı yürütüyor...

                                         * * *

Eee tabi, üniformadan takım elbiseye geçerken yöntemler inceliyor, daha sofistike hale geliyor...

O zulümcü devlet ruhu, içine yeni çöreklendiği bu politikacı bedenlerinde, asker üniforması içindeyken hayal bile edemeyeceği kadar derinlere nüfuz ediyor; çok daha büyük ve muazzam bir tahakküm kuruyor.

                                         * * *

Politikacı kılığındaki zulümcü seçimle geliyor eyvallah...

Ama biz onların farklı bedendeki aynı ruhlar olduklarını, hedeflerine aldıklarına uyguladıkları “düşman ceza hukuku” ve kendilerine sağladıkları mutlak dokunulmazlıktan tanıyoruz...

28 Şubat’ın bin yıl süreceğini söylüyordu generaller...

Evet bugün, aradan geçen 18 yıldan sonra bile aynı ruh dimdik ayakta duruyor...

Siyasi reenkarnasyon devam ediyor...