Toplama kampı, AKP ve özgürlük

  • 13.05.2013 00:00

Türkiye'de gerçek demokrasi için iki özgürlük yaşamsal önemde: İfade hürriyeti ile din ve vicdan hürriyeti.

Sümela Manastırı ibadete açıldıktan sonra yaptığı bir konuşmada Ekümenik Patrik Bartholomeos hükümete müteşekkir olduğunu söylemişti. Kendilerine ait bir kilisede, senede bir kez ibadet etmelerine izin verildiği için Ortodoks Hıristiyanların dünya çapındaki lideri hükümete içtenlikle teşekkür ediyordu. Bu konuşmanın Türkiye’de, ben dahil, pek çok insanın ruh halini mükemmelen resmettiğine karar verdim. 

Toplama kampından çıkan bir insana, bir somun kuru ekmek sunsanız veya üstü başı dökülen bir battaniye verseniz size müteşekkir olur. Hayatınızın her dakikasının korkunç bir işkenceye dönüştüğü, ölümünüzün Nazi subaylarının iki dudağının arasında raksettiği bir esaretten sonra, size düşmanca davranmayan herkesin her yaptığı büyük bir ‘kıyak’ gibi görünebilir. Nitekim, bütün Cumhuriyet tarihi boyunca yaşadıkları korkunç eziyetlerden sonra, bir gün olsun kiliselerini açabilmek Rumlara büyük bir kıyak gibi görünmüştü. 

Ben Güneydoğu’da Kürt köylerinin nasıl yakıldığını, insanların enselerine güpegündüz nasıl kurşun sıkıldığını, Diyarbakır Emniyeti’nde yapılan korkunç işkenceleri çok yakından biliyorum. Ben de tıpkı Bartholomeos gibi AKP’ye uzun süre müteşekkir hissettim kendimi, bunlara son verdiği için; devlet içindeki çetelerle uğraştıkları için; aydınları sürekli ölüm tehdidi altında yaşamaktan kurtardıkları için. Türkiye’nin bu yüzlerini görmeyenler için bunlar çok da önemli şeyler olmayabilir ama ben içtenlikle bu hükümete, Erdoğan’a, bu kâbusa son verdiği için teşekkür borçlu hissediyorum kendimi. 

Nereden geldiğimizi unutamıyorum. Türkiye’de ‘Beyaz Türkler’ farkında olmayabilir ama azınlıklar, Kürtler ve ‘marjinal’ görüşlere sahip aydınlar için bu ülke bir toplama kampı idi. 

İyi ama toplama kampından çıktık diye, daha ne kadar süre kuru ekmeğe talim edelim, bunun için müteşekkir olalım? Geldiğimiz yerin korkunçluğu nedeniyle bugün neler olduğunu görmezlikten gelmeye devam mı edelim? 

Başbakan’ın bir konuşmasında yazılarından alıntı yapıldığı için işlerine son verilen yazarların yaşadığı bir ülke olduğumuzu görmezden mi gelelim? Basında işleyen sansür ve otosansürü içimize mi sindirelim? İfade hürriyetinin ayaklar altında süründüğünü inkâr mı edelim? 

* * * 

Ben Türkiye’nin gerçek bir demokrasiye dönüşmesi için iki tane özgürlüğün yaşamsal öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Birisi ifade hürriyetidir ve bu konuda korkunç durumdayız. Diğeri, size paradoksal görünebilir ama din ve vicdan hürriyetidir. Din ve vicdan özgürlüğü hemen her zaman ‘diğerinin’ özgürlüğüdür. Çünkü bu alanda insan hemen her zaman kendisine göre ‘yanlış’ olanların özgürlüğünü savunur. Ateiste göre dindarlar, Müslümana göre Hıristiyan, Hıristiyana göre Budist yanlış şeylere inanmaktadır. Size göre yanlış şeylere inananların özgürlüğünü savunmaktır din hürriyeti ve bizim için demokrasiye giden uzun yolun anahtarıdır. 

Tabii din özgürlüğü derken ben bunu AİHM gibi anlıyorum, bütün inananların ve inançsızların sonuna kadar özgürce yaşadıkları ve konuşabildikleri bir ortamdır. Din özgürlüğü, Müslüman vatandaşlarına özel hukuk alanında ‘şeriat mahkemesi’ kurma izni veren ama aynı anda ‘Tanrı yoktur’ sözünün belediye otobüsleri üzerine özgürce asıldığı İngiltere’deki o andır. 

Alevinin cemevini ibadet yeri saymayan, Ortodoks vatandaşlarının Ruhban Okulu’nu açma talebini Yunanistan’da cami açılmasına bağlayan, Müslümanları Diyanet’in cenderesinden çıkarmayı hayal bile edemeyen AKP ve Başbakan din özgürlüğünün fersah fersah uzağında duruyorlar. Bir toplum olarak bizde öyle... 

Toplama kampından çıktık ama özgürlükler söz konusu olduğunda hâlâ bir çölün ortasındayız ve yolumuz çok uzun. 

* * * 

Yukarıdaki sözleri cumartesi gecesi yaptığım konuşmadan aklımdan kalanlardan derledim. Liberal Düşünce Topluluğu, 2013 Yılı Özgürlük Onur Ödülü’ne büyük bir teveccüh göstererek beni layık görmüş. Büyük gurur duydum. Çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums