Remzi Gazi

  • 28.05.2016 00:00

 Kapılar Aralandığında

Remzi Gazi

BURSA, 26.05.2016         

1981 yaz günüydü…

Çekirge Levazım Komutanlığı’nda oluşturulan gözetimevinin doğu tarafına bakan ve tek kapısı olan camlı-demir parmaklıklı kapı gürültüsüzce açılmıştı. Elinde bir demet kâğıtla rütbesi büyük olmayan genç bir subay: “Günaydın.” demişti. O gün mahkemeye çıkarılıp ifadelerimizin alınacağı ve sürecin bu şekilde işleyeceğini ifade etmişti genç arkadaşımız. Öyle de oldu.

İsmi okunan tüm dostlarımız sırasıyla güneşin doğduğu o kapıya doğru çıkıp gittiler. Liste sonlandığında o rütbesi büyük olmayan subay ile göz göze geldik. Başka okunacak isim olmadığını ifade ettiğinde ben ve Remzi Gazi, öylece kalakalmış ve buruk bir şekilde uğurlamıştık gidenleri. Ne genç subay ne de diğer yetkililerle görüşmemiz ikimizin orada kalmasını engelleyememişti.

“Abi sanırım ben merkez komite üyesiyim, sen zaten il komite üyeliği yapmışsın, benim yüzümden sen de kaldın” diye şaka yollu konuşurken yavaşça açılan kapıdan Vahap Çavuş girdi içeri ve Remzi Abi ile beni öylesine sıcak kucakladı ki özgürlük tüttü bir an her yanım.

Moralimizi her zaman yaşanabilir seviyede tutmak için bir şeyler yapardık demir parmaklıklar ardında. Mesela ben şarkı, türkü söylerdim. Hiç unutmam; dışarıda nöbet tutan askerler, bizleri izlemek-dinlemek için uzanamadıkları dikdörtgen şeklindeki camların altına yan inşaattan yürüttükleri briketleri koyarlarmış. Bunu bize anlatan, Remzi Gazi’nin hemşerisi Antakyalı Vahap Çavuş’tu…

Yalnızlığımızın ilk akşamı “Bir sürprizim var size” dedi, Vahap Çavuş. Remzi Abi, her zamanki olağan içtenliği ile “mahcup ediyorsun bizi” demeye kalmadı; “Şöyle ikiniz de gelin bakalım kenara” diyerek kampetleri kurduğumuz yerin sonuna götürdü bizi. Bize ait olan iki kampet dışında tamamıyla boş olan zorunlu ikametgâhımıza askeri bir disiplin içerisinde gelen askerler masa, sandalye, örtüler v.b. getirmeye başladılar. Remzi Abi ile ben şaşkın bakışlarla izlerken bir restaurant havası oluşturulmuştu bile çoktan.

Kayık tabaklarda gelen mezeler ile birlikte kolumuzdan tuttuğu gibi masaya oturtmuştu Vahap Çavuş. “Remzi Abi, sen benim canım hemşerimsin, hiç değilse böyle özür dileyeyim dedim” dedi. Son derece mahcup olan Remzi Abi, aynı sıcaklığıyla Vahap’a sarılarak teşekkür etti. “Seni sıkıntıya sokacak durumda olmak istemem” dedi. “Ben sizin gibi kaliteli insanları görme şansına pek sahip olamam, rahat olun, güvenlikteki tüm arkadaşları özel seçtim, sizi hep siz olduğunuz için sevenlerden yani” dedi ve bir büyük rakı geldi masaya. Remzi Abi ile şaşkınlığımız geçtikten ve bilinen, bilinmeyen tüm güzellikleri hep beraber paylaştıktan sonra Vahap, gecenin bitiminde kapıyı açtı. “Şu an hiçbir nöbetçisi olmayan Levazım’ı terk ederek özgürlüğe ulaşmamız gerektiğini” ısrarla söylerken Remzi Abi dedi ki;

“Vahap seni seviyoruz, tüm arkadaşlarını da. Böylesi bir riski göze almanı doğru bulmuyoruz, senin gibi kaliteli insanlara her zaman ihtiyacımız var. Biz politik insanlarız, suçlu olan bizler değiliz onlar. Bunu senin de biliyor olman bizim için büyük mutluluk. Bu akşam yaptıkların yaşam gücümüzü artırdı” diyerek devam etti: “Zaman hızla ilerliyor, bizim haklılığımızı tarih onaylayacak ve sizler de vicdanımızın hiç silinemeyecek kodlarında yer alacaksınız sonsuzca” sözleri çınlıyor kulaklarımda.

Seni şimdiden özlüyor ve seviyorum olduğu gibi yaşayan can “REİS”im…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums