Murat BELGE
Murat BELGE Gazete: T24 & BİRİKİM

Fransa’da ‘tarih’ dersi

  • 28.08.2012 00:00

 Fransa’da Hollande’ın Ermeni konusuyla ilgili olarak verdiği karar ve açtığı kapı, Türkiye’nin keyfini iyice kaçırmış olmalı. Bundan önceki “yasa-merkezli” süreç bana çok anlamlı gelmiyordu; tarihte bir olayın olmuş olması ya da olmamış olması bir parlamentoyu nasıl ilgilendirir? Bunun olduğunu veya olmadığını söyleyen nasıl bir yasa, vaktiyle bizim sigara paketleri üstünde yazılı olan, sigara içmenin bilme kaç sayılı Bakanlar Kurulu kararınca sağlığa zararlı olduğu sözünden ne kadar farklıdır?

Ben bir Ermeni kıyımı olduğunu “sanan” filan değil, bilen biriyim (1453’te Osmanlılar’ın İstanbul’u, 1492’de İspanyollar’ın Granada’yı aldığını, Napoléon’un 1821’de öldüğünü bildiğim gibi). Ama bunu bilmemi sağlayan genel bilgilerim, bilgi edinmenin metodolojisi ve buna benzer şeylerle gene bilirim ki, “bilgi”nin önüne “bu böyledir” diye değişmeyecek bir şey konamaz. Felsefede tümdengelimden yana olanlar, tümevarımcılara, “Evet, bugüne kadar hep güneş doğmuştur; ama bu, yarın da doğacağının kanıtı, ispatı değildir” derler. Yasa çıkarıp “Güneş her gün doğacaktır” demek bu nedenle yanlıştır. “Felsefî şüphe” denen kavram da budur. “Bilimsel” dediğimiz düşünce tarzını, dinî veya seküler, her türlü dogmatik düşünce biçiminden ayıran başlıca öge de budur. Ne kadar zayıf, cılız, sıfıra yakın olursa olsun, her olay gibi Ermeni Kıyımı konusunda da bugüne kadar bildiklerimizi yok etmese de değiştirecek, başka türlü niteleyecek yeni bir bilgi çıkması mümkündür.

Tabii bu, birilerinin pek istediği gibi, bir “görecelik” sorunu da değildir. Ortada kıyamet gibi bir bilgi yığını var ve o yığın “görece” bir şey değil.

Neyse, sözün kısası, bu gibi konularda Meclisler’in “yasa” çıkarması bana doğru görünmüyor.

Ama bu konuda da yazmıştım önceden: Türkiye’nin aldığı tavır karşısında ne yapsınlar? Türkiye’ye savaş açarak mı kabul ettirsinler? Art arda bu mealde yasaların çıkması da son kertede Türkiye’nin davranışının sonucu. 2015’e doğru dünyada yaygınlaşacağını sanıyorum.

Şimdi Fransa’nın ve Hollande’ın seçtiği yol ne kadar yaygın, bilmiyorum. Bunun zaten çok daha yaygın olduğunu düşünüyorum; çünkü bir ülkenin bu konuda yasa çıkarmasını Türkiye uluslararası, diplomatik vb. sorun hâline getirebiliyor ama falan ülkenin kendi eğitim sistemi içinde tarih dersini nasıl okutacağına karışması daha zor.

Böylece bir yanda dünyanın bildiği bir tarih, bir yanda da Türkler’in bildiği bir tarih oluyor. Birçok konuda bu durum var: Türkçe Larousse’ta “Kürtler”in Ön Asya’da yaşayan bir Türk boyu olduğu yazılı. Britannica’nın Türkçe’sinde “Ermeni Kıyımı” diye bir şey yok vb.

Dolayısıyla, gene birilerinin pek sevdiği, benimse hiçbir şey anlamadığım “Türk insanı” klişesi bir “anlam” kazanmış oluyor. “Türk insanı”, böylece, en azından potansiyel olarak, “dünyayla kavgalı” biri oluyor.

Bunu böyle yapmış olmak bir “başarı” mı?

Neyin “başarı”sı?

Geçmişte olanı “olmamış” yapıyor mu? Olmakta olanı değiştiriyor mu?

İnsanların bu olaylara bakışını değiştiriyor mu?

Bunların hepsinin cevabı “hayır”.

Sadece, o “Türk insanı” dediğiniz kişiyi, yanlış bilen, yanlışında inat eden, bu durum zaten patolojik olduğu için gitgide “psikopat” davranışları sergileyen biri hâline getiriyor.

“Başarı” bu.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums