Siyasal İslâm’dan geriye ne kalacak?

  • 4.02.2014 00:00

 Yolsuzluk fırtınası, İktidar’ın tahkimatlarını yerle yeksan etti. Demokratik süreçler yavaş işlediği için, vaziyetin idrak edilmesi zaman alıyor.

Güç ve şevketin pırıltısı parlamaya devam ettiği için savaşın kaybedildiğini fark edemeyen “yakın çevre”yi müsamaha ile karşılamalıyız. “Savaş” tabirini, iktidar kanadının stratejisini yansıttığı için kullanıyoruz. Yoksa bataklığı oluşturan kendileri; bir düşman üretip ona sarılarak kurtulmak için çırpınırken yani savaşırken daha hızlı batıyorlar.

Toz-duman arasında batan nesnenin, Türkiye’nin yaklaşık yarım asırlık Siyasal İslâm projesi olduğu kolay fark edilmiyor. Ortaya çıkanlardan ilki şu: “Siyaset” ve “İslâm”dan meydana gelen bu terkip, “İslâm’ın siyaseti” değil, “siyasetin İslâm’ı”; yani bir iktidar projesi imiş. İslâm toplumlarında ilk defa yaşanan ve kader tayin edici bir tecrübe olduğu için, yaşadıklarımızdan çok önemli sonuçlar çıkacak. Devlet İslâm’ı ile sivil İslâm arasında zorlu bir karşılaşma sürüyor. Devlet katındaki İslâm Hükümet ile birlikte pek parlak durumda değil.

Türkiye’de İslam’ı referans alan iki gelenek birbirine paralel, ama farklı kulvarlarda ilerledi. Millî Görüş’te tecessüm eden, mevcut hukuk kuralları ve demokratik rekabet araçları ile devlet iktidarını ele geçirmek, 12 yıldır süren AK Parti iktidarının başardığı Siyasal İslâm stratejisi idi. Demokrasiyle birlikte ortaya çıkan bu nevzuhur ana akımın paralelinde, devletin dışında ve uzağında kalarak kendini koruyan köklü bir sivil İslâm geleneği bulunuyordu. Bu tarihî gelenek sanayi toplumuna özgü kitle eğitimi gibi modern araçları kullanarak çağa ayak uydurdu ve yeni toplumsal ihtiyaçlara tatmin edici cevaplar verdi. Risale-i Nur ve peşinden Gülen Hareketi geleneksel tarikat ve cemaat geleneğinin üzerine kapitalist toplumun sivil araçlarını ekleyerek yaygınlık ve derinlik kazandı. Birbirine paralel iki ayrı kanalda ilerleyen bu iki farklı ana akım birinin diğerini asimile etmeye kalkması üzerine çatışmaya başladı. Kim? Tabii ki, devletin devasa iktidar araçlarını ele geçirmiş olan Siyasal İslâm; yani AK Parti iktidarı. AK Parti-Cemaat kavgası, boydan boya Siyasal İslâm-Sivil İslam çatışmasından ibaret. Hatırlayalım, çatışma yüce devlet katından gelen ve sivil alanı yok etmeyi amaçlayan dershane tartışmasıyla başlamadı mı?

AK Parti iktidarının özellikle üçüncü dönemi, devlet içinde rakip kalmadığı için Siyasal İslâm’ın her alanda hükümranlığına vesile oldu. Devlet tekelinde sürdürülen din eğitiminin genişlemesi ve sivil İslam geleneğini temsil eden tarikat ve cemaatlerin artık Hükümet’e destek vermek üzere ortak bildiri metni kaleme alır hale gelmesi Siyasal İslâm’ın “Devlet İslam’ı” haline gelmesinin, dolayısıyla sivil alanın devletleşmesinin önemli göstergeleri. Bugün kamuoyuna yolsuzluk olarak akseden olayların (bakanların bireysel rüşvet iddiaları dışında) önemlice bir kısmı, bu devletleştirme işinin finansman boyutunu içine alıyor. Devletleştirme parayla olur. Kamu ihaleleri ve kent rantı gibi devlet gücü ile oluşan devasa fonun amacı bu devletleştirmenin finansmanı olmalı.

İktidardaki siyasal İslam eliyle sivil İslam’ın devletleştirilmesi teşebbüsüne sadece Gülen Cemaati direnebildi. Sonuç? Siyasal İslam’ın devletleştirme projesi boydan boya çöktü. AK Parti iktidarı bu çöküntünün altından hasar durumunu bile tespit edemeden çıkmaya çalışıyor.

İdeolojiler de bu fani dünyada parasız adım atamıyor. Siyasetin finansmanı gibi, siyasal İslâm’ın devlet kaynaklarıyla finansmanı da çok esaslı bir suistimal sorunu. Türkiye 17 Aralık’tan bu yana basit bir yolsuzluk sorununu tartışmıyor, fetvalarla meşrulaştırılan devlet rantı ile siyasal İslâm’ın iktidar tekeli oluşturmasını sorguluyoruz.

İslâmcı kalemlerin meseleye yolsuzluk değil de bir iktidar sorunu olarak bakmaları bu yüzden tutarlı. Yolsuzluk soruşturması ile doğrudan siyasal İslâm projesi çöküyor; geriye sağlam bir miras değil sadece elli yılın boşa giden emekleri kalıyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums