2014’te kime güveneceğiz?

  • 31.12.2013 00:00

 “Ne görüyorsun?” sorusuna, verilecek farklı cevaplar var. Görevim, gözlediğim farklı aktörler ve dinamikler arasında sebep-sonuç ilişkileri kurup, geleceği mümkün olduğu kadar aydınlatmak.

Çok yoğun kavgaların yaşandığı bir ortamda zor bir iş. Tahmin ile temenni; gerçek ile istekler birbirine karışıyor. Söyledikleriniz, mutlaka birilerini rahatsız ediyor. Nefret ve sevginin oluşturduğu zıt kutuplar arasındaki gerilim söylenecek her lafı çarpıtıyor.

2013’ün son yazısını yazarken, bir icmal veya muhasebe yapmak gerekiyor; ama kaçmaktan kovalamaya fırsat olmuyor. Ağır ve yoğun gündemler altında 2013 nefes kesen bir hızda ve bir o kadar da uzun bir yıl olarak geçti. 2014, başlayan süreçlerin sona ermesi için yeteri kadar fırsat verecek. Kavgalar ve sorunlar devam edecek. Galiba 2015, tam olarak bambaşka bir çağın kendi köşe taşları arasında dengelerini oluşturmuş bir şekilde rayına oturduğu bir yıl olacak. Bu yüzden 2014’e bir yenilenme yılı olarak bakabiliriz. Birçok şeyin sonu ve birçok şeyin başlangıcı. Geçmişin alışkanlıkları kolay terk edilmiyor. Geleceğin endişelerine ise bu alışkanlıklar arasında cevap bulunamıyor. Zaman akıp geçiyor ve bugün üstlendiğimiz roller yavaş yavaş yeni nesillere geçiyor. Geçicilik duygusu biz faniler için; yoksa hikâye aksamadan kaldığı yerden devam ediyor. Genel gözlemim siyaset kurumunun itibar ve irtifa kaybettiği istikametinde. Son on yıl, siyasetin ürettiği çözüm nispetinde parlak bir dönemi oldu. Bugün siyaset ağır meşruiyet sorunları ile karşı karşıya. Gezi eylemleri ve 17 Aralık soruşturması, siyasetin alanını daralttı. 2013’ü Başbakan’ın polise “çete”, savcısına-yargıcına “ajan” dediği keskin polemikler altında tamamlıyoruz. Devlet-vatandaş ilişkilerine dair keskin bir kriz devam ediyor. Hepimiz “kime güveneceğiz?” sorusunu soracağız. Elinde o kadar güç ve yetki ile Başbakan’ın bile kendisini güvende hissetmediği bir devlet düzeni karşısında, biz kendimizden nasıl emin olabiliriz? 2014’te en çok bu sorunun cevabı ile etrafımızda olup bitenleri anlamaya çalışacağız. Herkesin tedirgin ve endişeli olması, işte bu yüzden normal. İktidar’dan yana duranların kimi elindeki iktidar kaybolduğu için, kimi de bu iktidarın sağladığı güven ve huzur sona ereceği için endişeli. Uzun süreli bir istikrarın sona ereceği korkusu, hiç yabana atılacak bir korku değil. Çok nadir yakalanan ve bu kadar uzun süren bir istikrar, bir rüyanın sona ermesi gibi kaybolacaksa?  Bir kere belirsizliğin kendisi korkutucu. Ama endişe edenlerin siyasete bakarak çözemeyeceği, üstesinden gelemeyeceği esaslı bir sorun var. Yargının ağır işleyen çarkları bir kere çalışmaya başladı; hükmünü verene kadar durdurmanın imkânı yok. O zaman?

2014 yılında demokrasinin asıl büyüleyici gücü ile tanışma fırsatımız olacak. Demokrasi, işler yolunda giderken değil, kriz çıktığı zaman bulduğu çözümlerle gücünü gösterir. Her rejimde bir iktidar mutlaka bulunur; demokrasi bize fazladan iktidarın nasıl denetleneceği ve değişeceği konusunda araçlar sunar. Hem demokrasinin hukukî denetim mekanizmalarının işleteceği fırsatlar, hem de sandığın boy göstereceği seçimler bu yıl karşımızda duruyor. Demokrasi var olduğu sürece her krizin bir çözümü, her hatanın telafisi mümkün. Sandığa ve yargının hükmüne bakacağız. Belki en iyisini değil ama mevcutlar içinde en az kötü olanı seçerek yolumuza devam edeceğiz. “Biz kime güveneceğiz?” sorusunun ise tek doğru cevabı var: Kendimize güveneceğiz. Türkiye demokrasi yolunda koca denizleri aştı. Okyanusu geçip derede boğulacak değiliz.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums