- 19.07.2021 08:42
“15 Temmuz Hain Darbenin Siyasi Ayağını Ortaya Çıkartsın?”
AKP ne zaman “Ekonomi” ya da “Yargı paketi” açsa..
“Ekonomi paketinden zam”,”yargı paketinden yasak” çıkıyor.
İçinden yasaklar ve zam çıkan paketlere bir de “Refah” ve “Demokratikleşme” adı vermiyorlar mı?
Pes vallahi.
Böylesine bir yüzsüzlük..
AKP’nin açtığı “ekonomik ve yargı paketleri” önceki paketleri aratır oluyor.
AKP bugüne kadar 15 yıl da 20 ekonomi paketi açmış...
En iddialı ekonomik paketlerinden biri üç “Y” diye adlandırdıkları “yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları” yok etmeyi hedefliyordu..
Üç “Y” yi yok etmek yerine,3 Y’yi pusula haline getirip, çabuk adapte oldular.
Kendilerini ve etraflarını zengin ederken, muhaliflerini de terörist ve hain ilan ettiler.
Sade paket değil,rejimi de buna uygun hale getirdiler...
Hani ...
Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile bütün toplumsal sorunları çözeceklerdi...
Dönemin Hazineden ve Ekonomiden sorumlu Bakanı Berat Albayrak 2019 yılında “2.5 milyon insana” istihdam yaratacağız diye iddialı bir açıklamada bulunmuştu.
İstihdam yaratmak bir tarafa 2019 yılında 682 bin kişi işini kaybetti..
Bugün de İşsizlik patladı.
Her ekonomik paket sonunda toplumun yoksul kesimlerine “işsizlik, zam, açlık ve biraz daha yoksullaşma” olarak döndü.
Son elektrik ve Doğal gaza yaptıkları zamlar ne?
AKP son zamanlarda “dört yargı paketi” açtı.
Baskıyı artırırken hepimizi kandırmak için aynı paket tekrarını seviyorlar.
Mesela...
Hatırlatayım AKP 9 defa Alevi çalıştayı düzenledi ama bir arpa boyu yola alınmadı, Alevilerin inanç evleri olarak bilinen Cemevi’ne yasal statü vermediler.
Hepsi kandırmaca, hepsi görüntü...
Şimdi Meclise bir yargı paketi daha getirdiler adına da” İnsan Hakları Eylem Planı” diyorlar.
Büyük bir ihtimalle de meclisten iktidarın çoğunluk oylarıyla geçecek gibi gözüküyor.
Bu “İnsan Hakları Eylem Planlarında” neler var tek tek ele alalım:
İçinden çıkan ne?
Umacı bir faşizm...
15 Temmuz darbe kalkışmasına karşı OHAL’i iki ay için çıkartmışlardı ama, 7 sefer uzatarak beş yıldır da uyguluyorlar.
“Beş yıldır uyguladıkları OHAL yasalarının, üç yıl daha uzatılmasını istiyorlar..”
Hani siz OHAL’i kaldırmakla övünüyor dunuz?
“4 günlük gözaltı süresinin 12 güne çıkartılmasını istiyorlar.”
“Yargı kararı olmadan kamu çalışanlarının iş akdinin fesh etme yetkisini, amirlerine verilmesini istiyorlar.”
“Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu(TMSF) kararı ile özel sektörün iş yerlerine “kayyımlar atanmasını” istiyorlar..”
Hangi şirketlere “çökmek” istiyorlar?
Bir taraf olmayan, bertaraf olur dedikleri şirketlere.
Hatırlatalım 2019 yılında Saray’da “yargı reformu stratejisi” paketinden ağdalı açıklamaları vardı;
“Demokrasi hukuk çeşmesinden beslenir” diyorlardı..
“Sandığı demokrasinin namusu ilan ediyorlardı..”
“Milli iradenin dışında hiç bir iradeyi tanımıyorlardı..”
Ne oldu?
2019 yılında yapılan yerel seçimlerde kaleleri olarak gördükleri İstanbul ve Anakara Büyük Şehir Belediye Başkanlıklarını kaybedince..
Hukuktan hemen vaz geçtiler. .
Sandığı ve milli iradeyi yok sayıp İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlık seçimini, YSK’ya baskı yaparak seçimi iptal ettirdiler.
“Zarftan çıkan dört pusuladan üçü doğru biri hileliymiş.”
Utanmadılar...
Ama ikinci seçimde Muktedir ve küçük ortağını İstanbul halkı 805 bin oy farkıyla sandığa gömdü.
Kürtlerin kazandığı 65 Belediyenin 60’na kayyım atadılar bunlar PKK’lı diye.
Belediye başkanlıklarını kazanan HDP’lilerin aday olmasında bir sakınca yok..
Kazanmasında da bir sıkıntı yok..
Ama iş görev yapmaya gelince “PKK ile irtibatlı “oluyorlar.
Ortada bir yargı kararı olmadan HDP’li belediye başkanları görevden almakla kalmayıp, bir de tutuklayıp yerlerine kayyımlar atadılar..
Seçimde yaptırmıyorlar iki yıldır belediyeleri kayyımlarla yönetiyorlar.
Ne milli irade ama..
Büyük ortak yargı reformlarından bahsediyor..
AİHM’in ve AYM’nin kararlarını tanımıyor ve uygulatmıyor.
Küçük ortak AYM’nin kapatılmasını istiyor..
Adalet Bakanı da kalkıp bu uygulamalar karşısında “insan hakları eylem planından” söz ediyor.
Toplum olarak “Trajedi ile komedinin aynı sahnede oynandığı bir oyunu seyrediyoruz.”
Acılar çekerek...
Daha da fakirleşerek.
Siz bırakın demokratikleşme ve ekonomi paketlerini:
“ 5.yılını yaşadığımız 15 Temmuz hain darbe kalkışmasının “siyasi ayağını” ortaya çıkartın.
“Darbe komisyon raporunu bastırın ve genel kurula indirin.”
Bu darbenin “siyasi ayağını ortaya çıkartmadığınız” sürece; 15 Temmuz darbe kalkışmasının ”kontrollü bir darbe olduğu” iddiaları sizin peşinizi bırakmayacak.
Yorum Yap