- 14.08.2017 00:00
Ülke siyasetinde şöyle dursun üniversitelerin bile gündemine girmeyen bir konuyu Herkese Bilim Teknolojisi (HBT) dergisinin 71.sayısı çok çarpıcı bir konuya yer ayırmış..
Konu da Türkiye ile İran’ın arasındaki eğitim ve bilimdeki gelişmelere dikkat çekmiş.
Ben de bu haberi Cumhuriyet Gazetesinin yazarlarından Orhan Bursalı’nın köşesinden öğrendim.
Konuya döneceğim her zaman olduğu gibi kısa bir geçen haftanın bir fikri takibini yapalım.
AKP’nin eski MYK üyesinin Ülke gündeminin yeni bir devlet kuruluyor tartışmasının yanın da,partili Cumhurbaşkanı yine muhalefete ve demokrasi güçlerine yargı üzerinden gözdağı vermeye devam etti.Nasıl olsa yargı artık talimatla çalışıyor.
Erdoğan’ın Karadeniz turu çok ilginç bir tartışmanın ve gelişmenin sinyallerini veriyordu o da;erken bir mahalli seçimlerin yapılacağı işaretini veriyordu.Erken mahalli seçimler olur mu derseniz, FETÖ ile bağlantıları olan Akp’li belediye başkanlarından kurtulmanın tek yolu erken mahalli genel seçimlerinden geçiyor. Erdoğan FETÖ’cü belediye başkanlarını azledemiyor onlar da istifa etmiyorlar tek yol;erken genel seçimle bu başkanları aday göstermemek olacak başka bir çıkış yolu da yok.
Özellikle de İstanbul ve Ankara belediye başkanları topun ağzında; birde 16 Nisan Referandum da bu iki şehirde 16 Nisan’da ciddi bir oranda hayır çıkması Erdoğan’ın uykularını kaçırıyor.
Mahalli seçimlerin tarihini 2019’dan 2018’e çekerek Erdoğan 2019 ‘da yapılacak Partili cumhurbaşkanlığı seçimini kazanıp kazanamayacağını ancak böyle görebilir. Erdoğan’ın il il dolaşmasının bir erken seçimin işareti olarak muhalefet farkında mı?
Demokrasi güçlerinin ısrarla sordukları tek soru Erdoğan’a 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağını niye ortaya çıkartmıyorsun sorusu,bu soru Akp’de baş ağrısı yapıyor.
Benim her yazımda konu ettiğim ve sosyal medya hesabımdan paylaştığım, üzerinde ısrarla durduğum yürek parçalayan cinayet ekonomisi sonucu ortaya çıkan işçi ölümleriydi.
-Bir yıllık OHAL sürecinde ölen işçi sayısı ne kadar biliyor musunuz tam 1963 işçi ölmüş.
-2017 yılının ilk 7 ayından iş kazası altında ölen işçi sayısı ise 1119 işçi ölmüş.
İşçi ölümleri konusunda bir daha dikkat çekelim her gün Türkiye’de iş kazaları altında 4 işçi ölüyor, 6 işçi ise sakat kalarak iş göremez duruma düşüyor.
Bu cinayet ekonomisinin getirdiği trajediye başta merkez medya ve hükümet yanlısı müsvedde gazeteleri ve papağan televizyonları hiç birisi bu işçi ölümlerini ne gündeme getiriyorlar ne de haber yapıyorlar.
İşin en garip yanı ise Hak-iş ve Türk-iş gibi işçi konfederasyonlarından basın açıklaması bile yapılmıyor.İş böyle olunca gerçek özgürlüğün sahipleri olan işçi sınıfının neferleri de sendikalarından bunun hesabını sormuyorlar,sormadıkları sürece de işçi ölümleri hız kesmeyecektir.
Biz dönelim yazımızın konusuna:
-İran Fen bilimlerinde Türkiye’den başarılı..
-Türkiye ise Tıp alanlarında İran’dan başarılı.
-İran’ın net bilimsel makale sayısı 28 bin 244,
-Türkiye’nin bilimsel Makale sayısı 26 bin 740.
Aradaki bilimsel makale farkı 1504.
-İran’da Evrim teorisi ilkokul 5.sınıftan itibaren var.
-İlköğretim beşinci sınıftan itibaren dünya tarihi bölümünde İran’da fosiller okutuluyor.
-İran’da Darwin’in Evrim Kuram’ına ayrılan sayfa sayısı11.
-Bizim müfredatta Evrim başlığı çıkartıldı.
Evrim,sadece insanın kökenini ve gelişmi ile ilgili değil,yerkürenin 3.5 milyar yıllık oluşumunun tarihine bakıyor aynı zamanda.
Dergi de bir de İran ile Türkiye’deki bakanların liyakati karşılaştırılmış bu da çok çarpıcı geldi bize..
-İran hükümetindeki bakanların ezici çoğunluğu doktora sahibi iken,aynı zamanda çoğu ABD ve İngiltere üniversitelerinden mezun ve yabancı dil biliyorlar.İran hükümeti kaç bakandan oluşuyor onu belirtmemişler dergi de.
-Bizim hükümetteki bakanların ise 20’de 7’si doktoralı.
Bu rakamlar bile bize şapkamızı önümüze koymaya yeter de artar bile.
Bilimsel makaleye gelirsek;bilimsel makaleyi kim yazacak,kimler yazar o ülkenin bilim adamları, akademisyenleri ve entelektüel kesimi..OHAL ile bizdeki bu insanların yaladıkları ortada..
Bizim üniversitelerde rektörlük ve dekanlık yapan profların yabancı dile çevrilmiş kaç makaleleri vardır acaba?
OHAL ilanıyla rektörlüğe getirilen bir rektörü takip ediyorum haftanın beş günü televizyonlarda tartışmacı konuk olarak katılıyor ama eğitim,bilim ve üniversitelerle ilgili bir cümle konuşmuyor; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir sözü ile konuya girip yine Erdoğan’ın bir cümlesiyle kendine tanınan süreyi dolduruyor.Bilim üretmesi gereken üniversitenin rektörü böyle olunca İran’ın neden bizden önde olduğunu da şimdi daha iyi görüyoruz.
Evrim ve Darwin teorisini çocuklar öğrenirse ateist olur,ahlak dışı kişiler olarak yetişir mantığının yerleştiği bir anlayışın sonu değil mi;liyakat sahibi insanların olmaması.
Felsefeyi,fiziği eğitimde aksesuar olarak yer veren bir zihniyet çağın teknolojisine katkı sağlayacak Çip üretebilir mi?
Bir kaç kere daha yazdım yine tekrarlıyorum bugüne kadar bir tane bile Çip üretmedik bol bol hamaset yapıyoruz.
Türküm, doğruyum çalışkanım, yarattığın katma değer ney?
kocaman sıfır.
İşte İran ile aramızdaki bilimsel gelişme de bunu ortaya koymuyor mu?
Dindar ve kindar nesil yetiştirebilirsiniz ama fiziği kutsal kitaplardan öğretemezsiniz!..
Dindar nesil yetiştirerek bu çağın teknolojisinin parçasını üretme ve yenilik yaratma şansınız olamaz.
Yorum Yap