- 22.01.2015 00:00
Devlet hafızasının evrensel hukuk olduğu tartışılmaz bir realitedir.
Devlet hukuktan uzaklaşınca;ne demokrasinin bir ayağının seçim, diğer ayağının da kuvvetler ayrılığı olduğu; ne demokrasilerde dördüncü kuvvet olan özgür medya,ne iktidar kadar önemli olan muhalefet ortada kalıyor.
Devlet aklını evrensel hukukun ipiyle bağlamadığınız zaman,yönetimde olanların keyfiyetine hizmet eden, bir istihbarat devleti karşınıza çıkıyor.Geriye de saçmalamaktan başka bir şey kalmıyor..
AKP’nin bir genel başkan yardımcısı çıkıyor hem de akademik ünvanı olan biri Mustafa Şentopisimli şahıs Karadeniz illerinden birinde şöyle bir konuşma yapıyor:”AKP’ye hasım ve muhalif olanları,aynı zamanda Türkiye’nin hasım ve düşmanıdır” diyebiliyor.
Demokrasilerde muhalefeti olmayan iktidarın meşru olamadığı bu şahsın aklının ucundan bile geçmiyor.
Kendileri gibi düşünmeyenleri ülkenin hasımı ve düşman gören, hukuktan uzaklaşmış,temel hak ve özgürlükleri yok sayan bir ilkel iktidardan her şey beklenir ve işte onlardan biri daha.
KPSS,Türkiye’ye rahmetli eski Başbakanlardan Bülent Ecevit tarafından kazandırılmış,devlete alınacak kadrolarda adam kayırmacılığı kısmi olarak son veren, bir kurum olaraktoplumda kuşku uyandırmayan saygınlık kazanmıştı KPSS.
KPSS’den de AKP’nin rahatsız olduğu ve değiştirilmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gizli bir rapor yazdıkları ortayaçıktı.
İşte AKP’den hukuksuzluğa yönelik ortaya çıkmış KPSS raporu.
Yazıya konu ettiğimizKamu Personel Seçme Sınav’ından(KPSS)’den AKP hükümeti rahatsız olduklarını, kaldırmayı düşündüklerini ve bunu bir rapor haline getirerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunuyorlar ama Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu rapordan haberi yok.
Sadece Taraf Gazetesi Manşetten veriyordu bu haberi 19 ocak 2014 tarihli sayısında..
Taraf Gazetesinin Ankara TemsilcisiHüseyin Özay önemli bir gazetecilik çalışmasının altına imza atmış oldu..
Bu haberin ülke gündemine girmemesi üzücü bir şeydi,eğer Türkiye bir hukuk devleti olmuş olsaydı kıyamet kopardı ama..Ama işte..
AKP’nin ,KPSS’den rahatsızlığının nedeni,kamuda AKP’nin kadrolaşmasını KPSS’nın sistemi engellediği içinmiş.
İşteKPSS Raporu Aşağıda Görüldüğü Gibi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulan raporda,sadeceKPSS’den değil, Başbakan Davutoğlu’nu da şikayetçi olduklarını öğreniyoruz.Devlet kadrolarına AKP’lilerin yerleştirilmesi amacıyla,KPSS’nin tümden kaldırılması gerektiğini Rapor da şu şekilde ifade ediliyor:
*Lise ve meslek yüksek okulları mezunlarının girebildiği yaklaşık 2.5 milyon adayın başvurduğu 2 yılda bir Eylül ayında yapılan sınav ,çok düşük bir iş profili taşıdığından (hizmetli,şoför vs.) partililerce tercih edilmemektedir.Bu sebeple lisans şartı esnetilerek lise mezunlarının da diğer iş gruplarına başvurabilmesi sağlanmalıdır.Bu konuda gerekirse MEB tarafından hazırlanacak eğitim programlarıyla lisans eksikliğinin telafsinin uygun olduğu değerlendirilmektedir.
*Genel toplamada 3.5 milyon katılım ve 70 bin civarı kazanım göz önüne alındığında 50’de bir kazanma fevkalededüşük bir oran olduğundan bu sınav devam ettiği sürece istenen sayıda kadrolarımızın yasal olarak atanması mümkün görünmemektedir.Bu nedenlerle KPSS’nin tümden kaldırılması da önemli bir alternatif olarak değerlendirilmelidir.
*Yüksek bürokrasiye atamalarda vazgeçilmez şart olarak MİT onayı aranmalıdır.Her kim olursa olsun tekli referansın yeterli kabul edilmemesi,kabineden yapılan atamaların dahi mutlak suretle denetlenmesi elzemdir.
İktidarla yüzde yüz uyumlu personel.
Raporda KPSS’nın kaldırılması ile hedeflenen yapılması planlanan işler:
* Devlet bürokrasisinin paralel paralel yapı ile irtibatlı veya irtibat şubesi taşıyan tüm kadrolardan temizlenmesi.
* Devlet kurumlarındaki paralele yapı temizliğinin, o kurumların partimizle ilişkiler açısındna yeterli olmadığı bu nedenle de tüm kilit noktalarda ön koşulsuz olarak sadece partimizle yüzde yüz uyumlu çalışacak personelin istihdamının gerçekleştirilmesi.
* Partimiz il ve ilçe teşkilatları ile iltisaklı (yapışma,birleşme,kaynaşma) tüm kadroların,devlet kurumlarında azami ölçüde istihdam edilmesi teşkilatlarımızın genel talep ve arzusunu oluşturmaktadır.
*Yukarıdaki amaçların gerçekleştirilmesi konusunda parti referansında suiistimaller yaşandığı,sayın Başbakan’ın bu konulardaki reflekslerinin söylem bazında kaldığı,atamalarda bu kriterlere gereken özeni göstermediği ve rahatça yanıltabildiği,bakan düzeyinde ise hala Paralele Yapıya nötr yaklaşanların mevcudiyeti,partimizin geleceği açısından ciddi bir tehlike oluşturmaktadır.
* 4 Yıllık lisans mezunlarının girebildiği Temmuz ayında yapılan KPSS’ye ise yaklaşık 600 bin civarı katılım olmakta,devlet kurum ve kurullarına atama yapılmaktadır.(Öğretmen,TRT,SPK,Maliye,Gümrük vs..)Bu sınavda sadece 12’de 1 oranında kazanma söz konusu olduğundan,adaylarımızın büyük ölçüde elendiği görülmektedir.
* KPSS ile devlete memur alımında teşkilatlarımızdan gelen şikayetler daha çok puan yüksekliğinde yoğunlaşmaktadır.Bu nedenle de istenen puanı almakta zorlanan on binlerce partili aday istihdam edilememekte ve bu durum teşkilatlarımızda rahatsızlığa sebep olmaktadır.
*Devlet memur alımında bir başka açmaz mülakatlardır.Mülakat heyetlerinin oluşturulmasında gereken dikkatin gösterilmediği,bazı CHP’li ve MHP’li adayların hatta paralelci adayların tanıdıkları vasıtasıyla heyetleri manipüle ettikleri ve memur olarak alındıkları tarafımıza ulaşan raporlarda yer almaktadır.
Yandaş Medya devreye sokulacak.
KPSS ‘yi Medya üzerinden etkisiz hale getirmek, itibarsızlaştırma konusunda da izlenecek yol da medyadangeçiyor.Raporda medyada KPSS’nin güvenilir bir sınav olmadığı yönünde haberler yapılması gerektiği de belirtiliyor.
Görev havuz medyasına ve havuzdan beslenen tetikçilere düşüyor; kara propaganda da yol ve yöntem de şöyle olacak:
*Yaptırılacak güçlü haberlerle KPSS’ningüvenirliğinin olmadığı işlenmeli.
* Paralel Yapının soruları çaldığı, tüm devlet kadrolarını elegeçirdiği, sadece cemaatten kişilerin sınavı kazandığı haberleştirilmeli ve bu haberler ısrarla sürdürülmeli.
* KPSS’yi kazanmayan adaylarla röportajlar yapılmalı “Paralele yapı hakkımızı yedi” türü haberler yayınlanmalı.
* 5 yıl önce iptal edilen KPSS sınavının gündem yapılması yeterli etkiyi uyandırmama ihtimali göz önünde bulundurularak, diğer sınavlarla ilgili de çalışma yapılıp ,kamuoyu gündemine getirilmeli.
Raporu okuduğumuzda şunun altı kalın çizgiyle çizilmeli Erdoğan’a sunulan KPSS raporu sadece paralelcilerin devlet içindeki kadrolarından daha önemlisi;BaşbakanAhmet Davutoğlu’nu da Erdoğan’a şikayet etmeleri dikkat çekiyor.
Başbakanın yeteri kadar paralelcilerin üzerine gitmediği, kadrolaşmaya sıcak bakmadığından şikayet ediyorlar.
Bir başka karalama kampanyaları da, bir önceki sınavlar derken Üniversite ve diğer polis okullarına alınan öğrenci sınavlarını kastediyorlar.
Bir ülke yargıyı kendine bağlamaya kalktığında; o ülke de devlete alınacak personel de, ne liyakat ne de deneyim ne de başarı aranıyor.
Ülke hukuktan uzaklaşırsa o ülkenin çivisi çıkar; kamuya alınacak personelde,din,mezhep,ırk aranan kriter olunca; yüzü kıbleye dönen, anlı secdeye gelenden sonuçta bu olur?
KPSS Raporu da bunu göstermiyor mu?
Yorum Yap