Üçüncü köprü cinayettir,köprünün adı da bir katildir

  • 1.06.2013 00:00

 Tarih 4 Eylül 1997 Milliyet gazetesine  açıklama yapan dönemin  İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı,bugünün Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan:

“Başbakan Tansu Çiller Japonya gezisi dönüşünde kendisine 3.Köprü için müjde verdiğini söyleyen Erdoğan;3.Köprü İstanbul için cinayettir.Kuzey bölgemizde kalan yeşil alanların imara açılarak katledilmesinden başka bir şey değildir.İnşallah bu cinayet bitmeden hükümet değişir.İstanbul toplu taşımacılığının raylı sistemden ve tüp geçitten geçtiğini” söylüyor Erdoğan.

3. köprüye cinayettir diye karşı çıkan kişi 16 yıl sonra gün geliyor ve üçüncü köprünün temelini atıyor ve konuşmalarını  unutuyor ama toplum unutmuyor ve önüne koyuyor hangisi doğru söylediğinin dercesine..

Ey yumurtaya can veren Allah insanı bazen kendi sözleriyle vuruyor.

Cinayet dediği köprüyü şimdi överek temelini atarken;köprünün adını da Alevi kesiminin katli vacip diyen bir padişahın ismini veriyor ”yavuz sultan Selim köprüsü” olarak.

Bizim Başbakan kendisi yaparsa bu halkın çıkarına oluyor, rakipleri yaparsa birilerine peşkeş çekiliyor.

üçüncü köprünün tartışması doğru-yanlış dışında  köprünün ismi Alevi toplumunda infilak yarattı.

Alevi örgüt temsilcileri ve Alevi  Aydınlar Yavuz Sultan Selim’in, “40 bin Alevi’yi katlettiğinin” iddiasında bulunuyorlar ve çeşitli yayın organlarında ve sosyal medya da kıyamet kopardılar deyim yerindeyse..

Üzerinde dikkatle durulması gereken Alevi aydınlarından ve örgüt temsilcilerinden açıklamalar..

İşte bunlardan birkaç örnek.

Taraf gazetesi yazarı ve yüzleşme derneği başkanı Cafer solgun:”3.Köprünün kendisinin orta da kendisi yokken adının Yavuz Sultan Selim yapılması son yıllarda AK Partinin Alevileri rencide eden uygulamalarının  sonuncusu.Yavuz Sultan Selim Türkiye Cumhuriyet yurttaşlarının bir kesimini hafızasında Alevileri katleden padişah olarak halen canlıdır.Bu çok iyi bilinen bir gerçek olmasına rağmen hükümetin umursadığı bir şey değil,hükümetin son yıllardaki uygulamalarıyla son derece uyumlu.CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu meydanlarda yuhalatan sayın Başbakan bunu da yapıyor.

Solgun’un en vurgulayıcı noktası ise;benim dikkat çekmek istediğim şu:Bu derecede Alevileri karşılaştırmaya çalışmak Türkiye de yeni bir Alevi-Sünni kutuplaşmasını adete hızlandıran söylem,diyerek dikkat çekiyordu.

Hacı Bektaşi Veli Kültür Vakfı Başkanı Ercan Geçmez:Buna diyecek söz bulamıyorum.Diyecek tek söz köprüye bu ismi verenlerin herhalde akıllarındaki tek şey Yavuz Alevileri katletmiştir biz de Alevilere ders vereceğiz.Yavuz ismini verilmesini yeni olmadığını söylüyor başkan ve devam ediyor;Kartal eğitim ve Araştırma Hastanesinin adını Yavuz Sultan Selim yaptı,Alevilerin oturduğu mahallelerin adını Yavuz Sultan Selim yaptı.Zorunlu din dersi kalksın dedik,zorunlu din dersi getirdi,diye tepkisini ortaya koyuyordu.

Yine, Alevi Vakıfları Federasyonu Başkanı Doğan Bermek:Köprüye Yavuz Sultan Selim ismini verilmesi bazı insanların bilinçaltındaki Alevi nefretini su yüzüne çıkartıyor.Osmanlı da taban çatlatan bir padişahtan bahsediyoruz.

Tarihçiler Yavuz Sultan Selim’in Alevi katliamı için 1512 tarihli Kızılbaşlarla ilgili fetvasını örnek göstererek bu fetvanın katliamların izni olduğunu belirtiyorlar.Fetvada,Kızılbaşlar Kafir ve dinsiz olarak tanımlanmış,onları öldürmenin vacip ve farz olduğu söylenmiştir.

Bu ciddi açıklamalar ve iddiaların ardından da sosyal medya da tam bir kıyamet kopmaktadır,işte onlardan dikkat çeken Twittter  mesajı:”Yavuz Sultan Selim köprüsüne kurulacak gişelerin adını da;Sivas,Maraş,Çorum,Gazi,Roboski ve Reyhanlı” adı konulsun diye, sitemler ediliyor ve Alevi katliamlarını hatırlatırken, devletin kendi vatandaşını savaş uçaklarıyla öldürmesine de dikkat çekiyorlar.

Kısacası Aleviler Yavuz’u atalarının celladı olarak biliyor ve nefretle hatırlıyorlar;neden Erdoğan bu köprünün adını Yavuz Sultan Selim, koyması çok manidar geliyor bize.

3. köprünün yapılması ve ismini Alevilerde nefret uyandıran bir padişahın ismini verilmesi,derin tartışmaların ötesinde, ötekileştirme gibi bir Alevi-Sünni gerginliğini de ortaya çıkartırken;mezhep tartışmalarını da alevlendirmiştir.

3.Köprü Alevilerle Sünnileri birleştiren değil de;ayıran bir köprü olarak hep gündemde kalacak gibi geliyor bize.Aynı zamanda bu köprünün ismi Alevileri bu toplumdan ayrıştıran bir başlangıç olursa şaşırmamak gerek!.

Alevilerin ibadet yeri olan Cem evlerini Erdoğan,Caminin dışında ibadet yeri tanımayız tutumu da, bu gelişmeler üzerine tuz-biber oldu.

Tabi birde bu boğaza yapılan üçüncü köprüyü estetik açısından ele almalıyız,şahsen ben üç köprünün boğaz manzarasına  bir gerdanlıktan öte, duvara dayanmış bir merdiven görüntüsü veriyor bana.

Bir Yunanlı turistin İstanbul üzerine söylediği sözü hatırlarım hep İstanbul sülieti ve yapılanması tartışılınca..

Yunanlı turist şöyle diyordu :”İstanbul çok güzel bir kadın ama hasta,Türkler bu hasta kadını tedavi ettireceği yerde hep kuaföre götürüyorlar..”

Bizde bu hasta kadına üçüncü  gerdanlığı takıyoruz, bakalım son tartışmalı 3.köprüyle bu hasta kadın ne kadar kendine gelecek!.

Katile gerdanlık ne kadar yakışacak..

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums