ŞAHSIM DEVLETİNİN KIZILAY’I…

  • 5.03.2023 23:46

6 Şubat depremiyle birlikte hepimiz Kızılay’ı aramaya koyulduk.

Ne görelim?

Kızılay’ın AHBAP  derneğine 46 milyon liralık çadır sattığı ortaya çıktı.

155 yıllık Kızılay süper market işine soyunmuş.

Stokta çadır var ama deprem bölgesinde yok.

Bu, devletin çivisinin çıktığının dehşet resmi…

Kızılay “şahsım devletin ucube sistemini de siluet-i aslında.

Kızılay sadece çadır satmamış ki:

“Vatandaşın bağışladığı kurban etinden kıyafetlere, kuru gıdalara kadar her şeyi satmış…

Daha vahimi de var:

“Vatandaşın bağışladığı “kanı”  da SGK üzerinden hastanelere satıyormuş.”

Kızılay  kan” da satılan bir süper market.

Kızılay skandalları şahsım devletinin bir sonucu ve rejimin sahibinin, bundan haberdar olmaması imkânsız.

“Nerede bu Kızılay” sorusu  Erdoğan’ın beynine kan sıçratıyor.

Her zaman yaptığı gibi  tehdit ve küfürle saldırıya geçiyor:

Be adi, be namussuz, be şerefsiz” diyor…

Ağzından çıkan sözleri kulağının duymaması,üslup ve düzey  toplumda tepkiyle karşılanması sonucu…

Erdoğan’ın muhalefete söylediği bu galiz sözler sosyal medya da, ”İadeli ve Taahhütlü Mektubum” diye dolaşıma sokuldu ve tıklama rekoru kırdı…

Kızılay’ın skandalları toplumda öfke patlaması yapınca, suçüstü yakalanmış suçlu psikolojisine giren Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın,  ağzını bıçak açmaz oldu.

Yoksa…

“Kıyameti koparır hakaretler ve tehditler havada uçuşurdu.”

Maraş depreminden sonra ortaya çıkan tablo devletin her kurumunda olduğu gibi, Kızılay’ın da asli görevinden uzaklaştığı, ülkenin de  ”hukuka yabancılaştığını gösteriyordu.”

AKP’nin de bir arka bahçesi Kızılay bir aile şirketi gibi yönetiliyor.

Kızılay’ın İstanbul  Şubesinin yönetiminde uzun süre Binali Yıldırım’ın Kardeşi,Kızı ve Gelini yer almıştı.

Kızılay’ın on bir şirketten oluşan bir  şirketler topluluğuna dönüşmesi ile Kızılay’ın ve AFAD’ın kadrolarının; dinci,cemaatçi,imam hatipli ve ilahiyatçı kökenli insanların göreve getirilmesi, aynı zamanda liyakatsizliğe de tavan yaptırttı.

Kızılay aynı zamanda bu niteliksiz dinci kesimlerin geçim kapısı olurken,liyakat sahibi insanların da  bu kuruluşlardan uzaklaştırıldığını gördük.

Yönetime gelenlerin Kızılay’ın şirketlerinden bir kaç yerden huzur hakkı ve yüklü maaş aldıkları da orta çıktı.

Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık’ın  Kızılay’ın 11 şirketinden aylık 300 bin lira  geliri varmış.

Kızılay’ın şirketlerinin yönetimine AKP’ye yakınlığı ile bilinen insanların getirilmesi, Erdoğan’ın bilgisi dışında olabilir mi?

Kızılay’a olan toplumda güvensizlik artarken, hiçbir yetkili istifayı aklına bile getirmiyor.

Depremin üzerinden bir ay  geçmiş, iktidar  depremzedelerin acil  ihtiyacı olan çadır,ısınma,seyyar tuvalet ve su gibi temel  ihtiyaçlarını hala karşılayamadı.

Kızılay başkanının dudak uçuklatan 300 bin liralık maaşına dokunulmadı…

Kızılay’a olan güvensizlik ve depremde  45 bin insan ölmüş, iktidar istifayı aklına bile getirmezken…

Hasret kaldığımız bir erdem Yunanistan’dan geldi:

“Yunanistan’da olan tren kazasında 57 kişinin ölmesinin ardından, anında Ulaştırma  Bakanı Kostas Karamanlis’in kendi isteği ile görevinden  istifa etti.”

Fark Yunanistan’ın “bir AB üyesi ve hukuk devleti olması”, sorumlu olan siyasilerin topluma istifa ederek hesap verirken, ülke kimsenin babasının malının olmadığını ortaya koyuyor.

Şahsım devletin sahibi AB’den bunun için uzaklaştı.

Hukuku yok saydı.

Çürüme ortadayken istifayı aklına bile getirmiyor.

Bir tane sorumluyu bile görevden almıyor.

Ölümleri kaderimiz olarak görmeye devam ediyor.

Devlet toplumun örgütlenme biçimidir.

Biz hukuk toplumu olmadığımız sürece “ne iktidar topluma  hesap verir”, “ne de toplum iktidardan hesap sorabilir…”

Sadece iktidarlar değişir ama sistem yerinde kalır.

Cumhuriyeti biz demokrasi ile taçlandırmadıkça:

“Deprem felaketlerinden iş cinayetlerine uzanan toplu insan ölümlerini kader olarak görmek, bizim değişmez kaderimiz olmaya da devam edecektir.”

Kızılay ne yaptıysa “şahsım devletin sahibinin  talimatı” ile yapmıştır, yapmaya da devam edecek.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.