GÜNDEMİ MAFYA MI BELİRLİYOR İKTİDAR MI?

  • 12.12.2022 08:51

Yaşananlar bize doksanlı yılları hatırlatmaya başladı…

 İktidar toplumsal sorunları çözemedikçe toplumun muhalif olan her kesimini tehdit etmeye başladı.

Ülke siyasetine korku iklimi hâkim oldu, gündemi de mafya belirliyor.

Anlatacağım.

Siyasal iktidarın beceriksizliği ve ekonomi bilimine olan düşmanlığı nedeniyle, pahalılığın önü alınamıyor.

Her baskıcı rejimlerde olduğu gibi iktidar ve küçük ortağı üç harfli zincir marketleri günah keçisi ilan ettiler.

Faşizm doğası gereği düşman yaratmadan yaşayamaz.

Ama görüntünün ardında ortada bir de çökme hedefi var.

MHP’nin Mafya kolu Kürşat Yılmaz devreye girerek; marketlerin başkanını tehdit etmeye ve marketleri de hedef göstermeye başladı:

Tuttuğunuz köşeleri size mezar yaparım” aklınızı başınıza alın ve genel başkanımızdan özür dileyin diyerek, galiz sözlerle tehditlerini sürdürdü.

Marketlerin bağlı olduğu şirketin yönetim kurulu başkanı istifa edip, bir önceki sözlerinden dolayı Devlet Bahçeli’den özür diledi.

Ama yetmedi.

Çünkü hedef başka.

AKP’li ve MHP’li belediyeler BİM marketlerin bazı şubelerinin kapılarına kilit vurdular.

Ülke genelinde BİM marketlere kameraların önünde fiili saldırılar düzenlendi.

BİM’in camlarını kırdıktan sonra, marketin camına  Devlet Baba” diye kâğıt asan MHP’li faşist gençler, ellerini kollarını sallayarak uzaklaştılar…

Bu olaylar karşısında ne ortada polis vardı, ne de bugüne kadar bir savcı harekete geçti ve ne de bir kişi gözaltına alındı.

Anımsarsanız MHP’nin bir başka mafya lideri Alaattin Çakıcı’da CHP Genel  Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu tehdit etmiş ”seni fasulye kazığına oturturum” demişti.

Biz mafyanın racon kesmelerine yabancı değiliz, ama siyasetle bu kadar koyun koyuna yol yürüdüğünü de görmedik.

Mafyanın gündem belirlediği, haydutların iş insanlarını tehdit ettiği bir ülkeye, yabancı sermaye gelir mi?

Çarşının hâli böyle olunca…

Siyasetin kutsal çatısında olaylar ise şiddet, hakaret ve tehdit hava da uçuşuyor…

6 Aralık 2022 Tarihinde AKP Bursa Milletvekili Zafer Işık, Mecliste bütçe görüşmeleri sırasında, İyi Parti Trabzon milletvekili Hüseyin Örs’ü kürsü de yumruklayarak hastanelik etti.

Kalp krizi geçiren Milletvekili Hüseyin Örs, elektro şokla hayata döndürüldü ve iki gün yoğun bakımda kalırken, ölümün kıyısından döndü.

Bu olayların hemen ardından Ankara’da  Yeni Parti Genel Başkanı Ardahan Milletvekili  Öztürk Yılmaz, Parti Genel Merkezinde,  bıçaklı saldırıya uğrayarak hastaneye kaldırıldı ve hastaneden Öztürk’ün  hayati bir tehlikesinin olmadığını öğrendik…Aradan birkaç saat sonra emniyet Öztürk’ü bıçaklayan saldırganın,Bolu otogarında yakalandığını açıkladı.

Başta da vurguladığım gibi sanki doksanlı yılları yaşıyoruz.

Vatandaşın gündemi ile iktidarın gündemi tam tersi istikamette koşuyor.

Yapılan kamuoyu araştırmalarında 100 seçmenin 80’i ekonominin gidişatından,70 ise ülke yönetiminden memnun olmadığını söylüyor.

Ancak siyasal iktidarın üçüncü ortağı mafya olunca ”ülke gündemini değiştiren de belirleyen de mafya oluyor.”

Mutlak iktidar anlayışı ülkenin gerçek gündemini bertaraf ediyor.

Türkiye’de uyuşturucu sermayesinin 100 milyar dolar olduğu; güzergahının ise Afganistan-İran-Van- Hakkari’den geçip  Mersin limanından  Kuzey Kıbrıs’a geçerek, Avrupa’ya dağıldığını belirleyen, Susurluk komisyon raporuna girdi…

Ama bu rapor Meclis genel kuruluna indirilmeden Sümen altı edildi…

Susurluk olayından bu tarafa uyuşturucu sermayesini tartışıyoruz ve bir arpa boyu yol alamadık.

Susurluk olayının üzerinden 27 yıl geçmesine rağmen uyuşturucu ülke gündeminden hiç düşmedi.

İçişleri Bakan Süleyman Soylu döneminde uyuşturucu öyle bir boyuta ulaştı ki, haftada 5 bin torbacı gözaltına alınır oldu.

İçişler bakanlığı da cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü olarak uyuşturucudan yatanların sayısının,110 bin kişi olduğunu açıkladı.

Cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı 300 bin kişi, bunun 110 bini uyuşturucudan yatıyor.

İktidar cezaevi yetiştiremiyor, mevcut 381 cezaevinin 139’nu AKP hükümetleri açmış.

İçişleri Bakanı Soylu‘nun öyle bir terör üzerine açıklamaları var ki  evlere  şenlik,”ülkede sadece 120 terörist kaldı” diyor…

Bir hafta sonra Savunma bakanlığı yapılan operasyonda, 300 teröristi etkisiz hale getirdik, diye de açıklama yapıyor.

Soylu,dağdaki teröristlerin ayakkabı numaralarını bile biliyoruz diyor, Ülkenin kalbi olan İstanbul’da istiklal caddesinde, bombalı bir saldırı sonrası 6 kişi ölüyor 81 kişi yaralanıyor.

Bunun hangisine inanacağız?

Allah aşkına biraz ciddiyet ve liyakat.

Birde terörle mücadele politikamız var ki akıllara durgunluk veriyor…

Bir ülke de terör örgütü üyesi olmaktan 1 milyon 542 bin kişi yargılanır mı?”

“Uluslararası hukuk devleti endeksinde” 139 ülke arasında, 117’ci sıraya düşerseniz…

Yargıyı da  muhalefete karşı sopa olarak kullanır, beğenmediğiniz yargı kararlarını da  uygulatmazsanız, bunda şaşıracak bir durum yok.

Bir ülke basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında, 155. sıraya gerilediyse, basın ve düşünce özgürlüğünden yargılananlara terörist damgası vuruluyorsa, terör örgütünün üye sayısı da, böylece bir buçuk milyonu aşar.

Son günlerin konusu olan ve gündemden düşmeyen, ama besleme basının ve siyasal dincilerin görmedikleri dehşet verici bir konu daha var.

Dinci ve cemaatçi vakıflarda çocuklara yapılan tacizlerden ve tecavüzlerden geçilmiyor.

En son BirGün Gazetesinden Timur Soykan  tarafından ortaya çıkartılan; İsmail Ağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfının onursal yöneticisinin, 6 yaşındaki kız çocuğunu, 29 yaşındaki müridi ile evlendirmesi, insanın kanını dondurdu. Bu iğrençlik karşısında, iktidar çevreleri ve Diyanet sağır ve dilsiz rolünü oynarken, karnından konuşur oldular.

Bu siyasal dinciler insana “dram ile komediyi” bir arada yaşatıyorlar.

 Karabük’ün bir köyünde camide çapkınlık yapan  imamı, imamın karısı muhtarla bir olup cami içinde  bir kadınla çıplak halde yakalamazlar mı?

Daha sonra imamın görevden alınması için il müftülüğüne şikayetçi olmalarının ardından gelişmeler ise, tam bir komedi…

Müftü, eğer imam efendi kadına dini nikâh yaptıysa, burada dinimiz gereği bir sorun yok ve İmam görevine de devam eder demiş.

Yeri gelmişken hatırlatalım şahsım devletin sahibine; Geziciler için camimizin içinde bira içtiler, seviştiler elimizde görüntüler var diye, ülkeyi ayağı kaldırmıştı.

Muktedir Karabük’te imamın camiye kadın atması ve 6 yaşındaki kız çocuğunun evlendirmesi konusunda “dut yemiş bülbül oldu”, dilini yuttu.

Bir de iktidarın hiçbir inandırıcılığı olmayan ama toplumun her kesimini yakından ilgilendiren enflasyon açıklamalarına ne demeli?

Uluslararası Gıda Örgütü (FAO) nun açıklamalarına göre, gıda fiyatları dünyada düşerken, Türkiye’de gıda fiyatları yüzde 103 artarak, dünyada birinci sırada olduğunu yayınlıyordu.

Gıda fiyatları artıyor ama bizde enflasyon düşüyor, bu nasıl oluyorsa?

13 milyon 800 bin emekliyi, milyonlarca kamu da çalışanı ve milyonlarca çalışanın  asgari ücret üzerinden maaş alanları da ilgilendiren, enflasyon farkı üzerinden  verilecek zamları düşük göstermek için;TÜİK’e enflasyon rakamlarını son 5 aydır  düşük açıklama yaptırıyorlar…

Dünyada enflasyonu en yüksek üç ülkeden biriyiz, Venezüella ve Arjantin’den sonra üçüncüyüz.

Gıda fiyatları bir yılda yüzde 113 artarken, peynirin kilosu kırmızı etin kilosunu sollarken, asrın reisi de televizyon karşısına geçip canlı yayında; ortağı mafyanın diliyle enflasyonun “boynunu kırdık” diye açıklama yapmaz mı?

İktidarın enflasyon rakamı açıklaması insana devekuşu hikayesini hatırlatıyor: ”devekuşu başını kuma gömerken kıçının dışarıda kaldığının farkında olmazmış.”

Ülkede bunların yanında çok önemli gördüğüm ve notlarım arasında yer alan, medyada haber olmasına rağmen üstünde hiç durulmayan, bir konuyu dikkat çekeceğim.

AKP Milletvekili eski Milli Savunma Bakanlarından Nurettin Canikli: “Bir akıllı bombanın atılmasının maliyeti 20 milyon liraya” mal oluyor diye bir açıklamasını okudum, ama neden böyle bir açıklama yaptığı konusunda ise, hiçbir gerekçesi de yoktu.

Nurettin Canikli, “savunma harcamalarını artık ülke bütçesi kaldıramıyor mesajını veriyordu!”

Suriye olaylarından sonra ülkenin savunma harcamaları konusunda, toplum olarak hiçbir bilgiye sahip değiliz.

Savunma harcamaları ve artışı konusunda muhalefetin veya basının bu konuda soru sorması veya  haber yapmasının karşılığı; ”dış güçlerin uşağı, asker düşmanı” diye hedef gösterip  suçlama yapıyorlar.

Ülke gündemini yakından takip ediyorsanız, en az beş yıldır savunma harcamaları konusunda, medyada ciddi bir haber çıkmadığı gibi, iktidar da bilgilendirme yapmıyor.

Ülkede yaşanan olaylar ve ortaya çıkan tabloya baktığımızda; ülkenin gündemini belirleyenin de, değiştirenin de mafya zihniyeti olduğunu…

Hukukun devre dışı kalması ile iktidar Milletvekillerinin Mecliste, Mafya gibi Racon kestiğine daha sık şahit olmaya başladık.

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums