DAVAYA ÖLDÜREN KATİL BAKSIN,ÖYLE Mİ?

  • 25.04.2022 08:35

Türkiye’de katledilen muhalif Suudi Gazeteci Cemal Kaşıkçı Cinayeti dosyasının, Suudi Arabistan’a devredilmesi kabul edilir bir durum olmadığı çok açık.

Zaten ülke olarak tam bir yargı rezaleti yaşıyoruz.

Ancak Kaşıkçı davası ayrı bir hukuk garabetini de ortaya çıkarttı.

Türkiye ile Suudi Arabistan arasında “suçluların iadesi” ilgili bir anlaşma da yok.

Kaşıkçı dosyasının Suudilere teslim edilmesi “katile sen öldürdün sen yargıla demek” anlamına gelmiyor mu?

Kaşıkçı dosyasının bu nedenle bakan değiştirdiği söylenmekte.

Kaşıkçı dosyasının  Suudilere devredilmesine karşı çıkan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ü Erdoğan görevden alarak yerine, arzuhalci  Bekir Bozdağ’ı Adalet bakanı olarak atamış, bu kulis bilgisi bugüne  kadar da tekzip edilmedi..

Gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti nasıl olmuştu hatırlatalım:

“Suudi Arabistan hükümetine muhalif olan gazeteci ve köşe yazarı Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 Tarihinde Arabistan’ın İstanbul’da ki Türkiye başkonsolosluğunda, Suudi Arabistan hükümeti tarafından görevlendirilen,26 kişiden oluşan özel tim ajanları tarafından düzenlenen bir suikast sonucu öldürüldü.”

Kaşıkçı cinayetine partili Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan’a karşı o kadar sert tepki gösterdi; ‘dirhemin yiyen it kudurur’ misali açıklamalar da bulundu..

Ne diyordu Erdoğan:

“Kaşıkçı konsoloslukta alçakça şehit edildi.Kaşıkçı cinayetinde Suudi Arabistan bizden belgeleri almak istedi. Belgeleri dinletiriz ama vermeyiz,bir de bunları yok mu edeceksiniz. Ses kaydında üst düzey asker açıkça ‘ben kesmeyi bilirim’ diyor. Bunlar dünyayı enayi zannediyor,insanları enayi zannediyor. BÜ millet enayi değil,hesabı sormasını bilir.Yargılıyamıyorsan,suçun işlendiği yer İstanbul olduğu için bunu İstanbul Mahkemelerinin uluslararası hukuka göre yargılanması gerekir.”

Dahası…

Asrın reisi Kaşıkçı cinayetine “bir devlet cinayeti” diyordu…

 Erdoğan Suudi Arabistan’ı 15 Temmuz darbesinin finansörü olarak ta suçlamıştı.

Suudi devletine bir tek “terörist devlet” demediği kalan Erdoğan, birden başına taş düşmüş misali yüz seksen derecek dönüş yaparak; gazeteci Cemal Kaşıkçı dosyasını Suudilere teslim etmesin mi?

Nereden nereye…

Suudiler Kaşıkçı dosyasını devretmesinin yanında Türkiye’den; Kaşıkçı’nın katilleri için kırmızı bültenle aranmasının da kaldırılmasını istemiş.

Erdoğan’ın böylesi ilkesiz,tutarsız ve hukuk tanımaz çıkışlarına biz toplum olarak maalesef alışığız.

Halbuki asla alışmamak gerekir.

 Anımsayın ABD’li Rahip Brunson’u vermem, “Fetö terör örgütüne yataklık etmiştir”,ABD’ye “ver papazı al pazı” diye kameralar karşısında şov yapıyordu.

Sonra…

 Dönemin ABD Başkanı Tramp Rahibi serbest bırakmazsan “ekonomini çökertirim” demesi ile Erdoğan bütün söylediklerini yok sayarak,Brunson hakkında yaptığı açıklamasının yankısı kesilmeden, papaz özel uçakla bir gecede İzmir’den  ABD’ye uçtu..

Erdoğan o gün bugündür ABD’den istediği papazı (Fevtullah Gülen) i ABD’den  bir daha  istemedi.

Alışığız dedik ya Erdoğan’ın bu şovlarına..

Yine Türk Kökenli Alman gazeteci Deniz Yücel için;“PKK terör örgütüne yardım ve yataklık ettiğini, ellerinde belgelerin olduğunu” söylemiş…Asla onu cezaevinden çıkartmayız diyordu..

Terörist ilan ettiği Deniz Yücel’de mahkemeye çıkartılmadan cezaevinden tahliye olup,özel bir uçakla gece yarısı İstanbul’dan Almanya’ya uçtu.Hatta gazeteci Deniz Yücel ben niye tutuklandım niye tahliye edildim suçum neydi,bugüne kadar da anlamış değilim, bu nasıl bir olay diye sitem ediyordu.

Çelişkiye bakar mısınız?

Zaten hukuka özen ve saygı çoktandır buharlaştı.

AİHM’in Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala hakkında verdiği kararları, niye uygulanmıyor, Türkiye’de hoşunuza gitmeyen yargı kararlarını niye tanımıyorsunuz?

“Hukukun üstünlüğünden uzaklaşan” ve “yargıyı kendine bağlı bir kurum haline getiren,yargı kararlarını uygulatmayan” bir  ülkenin  yeryüzünde hiçbir saygınlığı ve güvenirliği olmaz.

15 Temmuz darbesinden bu yana ülke olarak  “ekonomik krizle ve yargıdaki rezaleti”  iki derin bunalımı bir arada yaşıyoruz…

Şahsım devletin sahibi uyanık apartman yöneticisinin rolünü oynuyor ama hukuk ta bunun karşılığı yok..

“Uyanık apartman yöneticisi apartmanın bodrum katının kolonlarını keser ve arabasına garaj yapar, olan bir depremle ne canı kalır ne de malı.”

“Hukuktan uzaklaşan,yargının kararlarını tanımayan”, “muhalefeti terörist ilan eden”  siyasetçi gün gelir iktidardan düşünce, uyanık apartman yöneticisinin akıbetini mutlaka yaşar.

Gazeteci Kaşıkçı cinayetinde yaşadığımız olay, ülke olarak hukuk devleti olmaktan uzaklaştığımızın bir belgesidir.

Nerede görülmüş, ”Katil suç işlediği ülkede  değil de azmettiricinin ülkesinde yargılanacak.”

Ülke ekonomisinin bunalıma girmesi Kaşıkçı dosyasını katile teslim ettirmekle kalmadı…

Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Suudi Arabistan’a ve Katar’a alçaklar; 15 Temmuzun finansörleri diye iftira atan, hakaret eden.Mısır lideri  Sisi ile BMÖ’nde bir araya gelmeyerek aynı masaya oturmam diyerek masayı terk eden…İsrail’i terörist devlet ilan eden;”ben iktidarda olduğum sürecek  İsrail ile görüşmem ”diyen, şahsım devletin sahibine ‘U’ dönüşü yaptırdı.

Bir ülkenin büyüklüğünü “ekonomik gücü, hukuka bağlılığı ve dış politikadaki ağırlığı” belirliyor.

Atalar demiş ya “büyük lokma ye de büyük laf etme” diye.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums