Gazeteci olarak meslek hayatımda hep görünenin yanı sıra görünmeyenle ilgilendim. Galatasaray’ın UEFA Kupası’nı aldığı 17 Mayıs 2000 tarihinde Türkiye, kupanın sevincini yaşarken, aklımda hep şu soru vardı; Galatasaray, penaltılarla kupayı aldı. Beş penaltı kullanılması gerekirken, Galatasaray, dördüncü penaltıda kupaya uzandı. Popescu’nun dördüncü penaltısıyla kupaya uzanmıştık ama ya o gol olmasaydı beşinci penaltıya kim kullanacaktı?

Bu sorunun cevabını doğrusu henüz bulamadım. Daha doğrusu o gün sahada olan isimlerden bazılarına sormama rağmen, sevinç sarhoşluğundan görüştüğüm isimler beşinci penaltıyı kimin kullanacağını unutmuşlardı.

Bu durumu çoğunuz anlamsız bulabilir. Belki de detaylarda boğulduğumu düşüneniz de vardır. Ama ne yapayım ki ben böyle biriyim. Taktı mı takan insan türündenim.

Aynı durum Galatasaray’ın son şampiyonluğunun ardından yine bir soru olarak aklıma takıldı. Bu kez taktığım konu ise Fatih Terim’in elini neden kalbine götürdüğüydü? Bu fikir nereden çıkmıştı?Fatih Terim’in elini kalbine koymasının nedeni neydi?

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’in şampiyonluk maçı sonrası elini kalbine götürüp, taraftarlara mesaj vermesi birçoklarının dikkatini çekti ama dediğim gibi benim için bu, haftanın dikkat çeken olaylarından çok farklı bir soru işaretine neden oldu. Terim, maç sonrası yayıncı kuruluşa verdiği röportajda, kendileriyle olamayan tüm Galatasaraylı taraftarlar için elini kalbine götürdüğünü kaydederek, “Söz verdim, onları hissedeceğimi söylemiştim. Onların da bizi hissettiğine inanıyorum. Tüm taraftarlarımıza hayırlı olsun. Her şey için çok da teşekkür ediyorum” demişti.

3 temmuzdan itibaren futboldaki şike soruşturmasını, şampiyonluk yarışında yapılan açıklamaları, kupa töreninde yaşanan rezaleti çok konuştuk. Futbolumuz o kadar kirlenmişti ki bu kirlilik kelimelerimizi tüketti. Artık söylenecek ne bir cümlemiz ne de bir kelimemiz kaldı. İşte bu kirlenmişlik içinde kalbe götürülen bu el olayının perde ardındaki gerçeğin peşine düştüm.

Bu kez 17 Mayıs 2000’deki gibi arayı soğutmaya hiç niyetim yoktu. Şampiyonluk sevinciyle gerçeğin unutulmamasını istiyordum. Sıcağı sıcağına kalp olayının gerçeğini öğrendim.

Bugün sizlerle işte bu kalp olayının perde arkasını, fikrin kimden çıktığını paylaşacağım.

Galatasaray camiası, şampiyonluk maçı öncesi bir kampanya düzenledi. Kampanya GS TV aracılığıyla tüm Galatasaraylılara ulaştırıldı. “Yanındayız” kampanyasıyla, dünyanın dört bir yanındaki GS taraftarlarından derbiyle ilgili videolar istenmiş, bu videolar da GS TV’de yayınlanmıştı.

Türkiye’nin tamamından, Amerika, Arjantin, Güney Afrika, Avrupa’nın tamamına yakın ülkelerinden ve dünyanın üçte ikisine yakın diğer ülkelerden televizyona videolar gönderildi. Bu videolar geçen hafta GS TV’de hafta boyunca yayınlandı. Edirne Selimiye Camii önünde toplanan yaklaşık 50 kişilik taraftar grubu, Selimiye’nin silueti önünde Galatasaray takımına ve teknik heyete ilginç bir mesaj gönderdi. Takımına olan inançlarını dile getiren taraftarlar, takımın kendisini yalnız hissetmemesi için ellerini kalplerine götürmelerini ve Şükrü Saracoğlu Stadı’nda o anlarda yalnız olmayacaklarını, ellerini kalplerine götürdüklerinde dünyadaki tüm GS taraftarlarının orada olduklarını hissedeceklerini söylemişlerdi.

İşte bu kasetlerden birini Fatih Terim de izledi. Ardından da GS TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Tankaya, dünyanın dört bir tarafından gelen CD’leri Fatih Terim’le paylaştı. Videodaki duygusal cümleler, tüm takımı olduğu gibi Terim’i de etkilemişti. Tankaya, gelen videoları bir DVD’de toplayıp, Terim’e verdi.

Fatih Terim, bu DVD’yi alıp şampiyonluk maçından önce evinde eşiyle birlikte izledi. Terim çifti videolardan çok etkilenmiş, gözyaşı dökmüşlerdi.

Terim aynı gün, Tankaya’yı arayıp görüntülerden bir CD yapmasını istedi. GS TV ekibi bu görüntülere futbolcuların yıl içinde attığı golleri de ekleyerek 15 dakikalık duygusal bir film hazırladılar. Şampiyonluk maçı öncesi Plaza Otel’in 22. katında Galatasaraylı futbolculara bu film izletildi. Takım için 15 dakikalık görüntü büyük bir motivasyon olmuştu.

Fatih Terim’in şampiyonluğun ardından ve önceki gün Türk Telekom Arena’da elini kalbine götürmesinin hikâyesi işte buydu.

mbaransu@gmail.com