- 14.08.2018 00:00
Global Times “ABD neden Türkiye’yi Sırtından Bıçaklıyor?” başlıklı bir editoryal yayımladı geçen gün. Türkiye, NATO’nun tek Müslüman üyesi olarak ABD’nin bölgedeki en stratejik ortağıydı. Karadeniz ve Akdeniz arasındaki tek geçişi kontrol ediyordu. Gelişmiş endüstrisi ve seküler toplumu ile hiçbir stratejist ABD’nin bu tavrına bir gerekçe bulamazdı.
Ve ardından konuyu dün benim de yazdığım ABD yaklaşımının değişmesine bağlıyordu. Artık “Önce Amerika” düsturu geçerliydi. Çünkü Soğuk Savaş bitmiş ve “müttefiklerin değeri” değişmişti. ABD “Uzay Gücü” ile küresel hegemonyasını mutlaklaştırarak onları Washington’a mecbur kılacaktı. Türkiye gibi tüm ülkeler mesele ABD çıkarı olduğunda seçenek olmadıklarını bilmeliydi. İşte bu yüzden ABD Türkiye’yi sırtından bıçaklıyordu.
Tabii Türkiye özelinde durum biraz daha kompleks. ABD’nin bu kibirli ve çılgınca aks değişiminin yanında, Türkiye kirli Ortadoğu planlarının önündeki en büyük engel oldu. ABD’nin çizgisinden utanç verici şekilde sapmadığı İsrail’in öncelikleri, Doğu Akdeniz’de çıkarılmayı bekleyen hidrokarbon yatakları, İpek Yolu (kuşak-yol) projesi, şu sapıkça kıyametçi akımın ABD politikasındaki etkisi, Türkiye’nin ABD tarafından kontrol edilememesi noktasında oluşan öfke… Bunlar Türkiye’yi daha da özel bir noktaya yerleştiriyor.
Global Times editoryal yazısındaki şu tespit önemli; ki bunu biz de çokça dile getirdik.
“ABD’nin, bencil ve acımasız biçimde müttefiklerine karşı dönme stratejisinde ülkenin ekonomik gücüne ve dokunulmazlığına çokça güvenmesi oldukça tehlikeli. Türkiye Avrupa’ya çok yakın; Batı ile ayrılmaz ekonomik ve politik bağları var. Türkiye aynı zamanda Rusya ve İran ile bağlarını güçlendirirken Çin’in Kuşak-Yol inisiyatifinin de destekçisi. Küresel arenada Türkiye’nin stratejisini nasıl ayarlayacağı dünya için muazzam bir önemde olacak.”
Türkiye’nin şu günlerde verdiği mücadele dünyanın geleceğini etkileyecek. Aslında Başkan Trump hayırlı bir iş yaptı ve kralın anadan üryan olduğu tüm dünyaca görüldü. Artık demokrasinin beşiği değil, risk haline gelen bir ülke var. Bu doların yükselmesinden çok daha tehlikeli. Dünya bunun farkına varıyor ve bu durum iyi değerlendirilmeli.
Türkiye, yaptırımlar konusunda küresel düzeyde soğukkanlı ve akılcı hareket etmenin önderliğini yapacaktır. Bu böyle olmak durumundadır, çünkü ABD’nin kapıldığı bu çılgınlık dünyayı felakete sürüklemektedir. Bu vahşi politikaları başarısız kılmak, ABD kamuoyu için de iyimser bir gelecek sunabilir.
Elin oğlu “ABD Türkiye’yi sırtından bıçaklıyor” derken, bizim içeride fuzuli tartışmalarla zaman kaybetmemiz yakışık almaz. Mesele dolar da, Türkiye’nin ekonomik durumu da değil. Yeni bir dünya kuruluyor. Aslında bu, üzerimizden 19 ve 20. yüzyılların yüklerini atmak için büyük bir fırsat. İyi günler bizi bekliyor. Kendimize güvenelim ve enseyi karartmayalım.
Yorum Yap