Sırtlan taktiği…

  • 2.02.2016 00:00

 Hem çok sarsıcı hem de çok gururlandığımız günleri arka arkaya yaşıyoruz. 

Birkaç gün önce hepimizi derinden sarsan alçak bir terör saldırısının hedefi olduk. DAEŞ örgütüne mensup üç canlı bomba bizi can evimizden vurmak üzere kendilerini patlattılar. 
Birgün aradan sonra ise gerçekten dünyanın imrenerek baktığı dev bir proje olan Osman Gazi Köprüsü’nün açılışını yaptık. Sırada Avrasya Tüneli ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü açılışları var. 
Bu acı tatlı olayların birbirinin içine geçmesinin de bir anlamı var. Adeta birbirini tetikliyorlar. 
Türkiye zincirlerini kırdıkça düşmanları artıyor ve adeta aynı komuta merkezinden yönetiliyormuşçasına Türkiye ve onun liderine saldırıyorlar. 
Ben bu milletin her halini gördüm, ama onların arasında şikâyet etmek yoktu. 
Olmayacak da... Çünkü vatandaşlarımız “Vatan sağ olsun” derken, kısa bir cümleye bir tarih sığdırıyorlar. “Vatan sağolsun” demek, özgürlüğümüz ve onurumuz için her türlü bedeli ödemeye her zaman hazırız demek. Oyunun farkındayız demek. Coğrafyamızın zorluklarını bilmek, liderin verdiği kavganın hayatiyetini takdir etmek demek. 
İşte bu direnci kırmak için yapılıyor bu terör saldırıları. Özellikle kırsal alandan büyük şehirlere yönelmeleri, lideri, ülkesi ve iradesi, birlik ve beraberliğinin arkasında kaya gibi duran bu milleti yormak, yıldırmak için. Tek birgün geçmiyor ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dönük içeriden, dışarıdan, ortaklaşa bir linç, kara propaganda girişimi yaşanmasın. 
Teşbihte hata olmaz. Daha önce de yazmıştım. Buna bir ad vermiştim. “Sırtlan taktiği…” 
Bu sefil hayvanlar, asla sürü olarak bile avlayamayacakları ihtişamlı canlılara karşı özel bir taktik geliştirmişler. Okyanuslarda ise katil köpek balıkları dev kambur balinalara aynı taktiği uyguluyor. 
Bu muhteşem canlıların etrafını sarıp onu küçük küçük ısırıp kaçıyorlar, ısırıp kaçıyorlar. Sonra da sürü halinde onu uzaktan kovalamaya başlıyorlar. 
Küçük küçük kanayan yaralar, önce hiçbir etki yapmıyor. Ancak günler, hatta aylar süren kovalamacada, kan kaybı ve yorgunluk dev canlıları takatten düşürüyor. 
Erdoğan ve onun arkasında duran millete bu taktiği uyguluyorlar. Yıldırmak, güçten düşürmek, şüphe/ayrılık yaratmak, hata yapmasını beklemek ve sonrasında yüzlercesi ile tepesine üşüşmek. 
2. Abdülhamid, Menderes, Özal ve 
Erbakan’da bu taktik tuttu. 
Erdoğan ise her seferinde bir pençe darbesiyle yüzlercesini aynı anda duvara sinek gibi yapıştırıyor. 
Menzile ulaşmaya az kaldı. Yapabilecekleri her türlü vicdansızlığı, şerefsizliği, ihaneti ve canavarlığı yapacaklar. Çünkü Türkiye kritik eşiği aşmaya çok yaklaştı. 
Erdoğan’ın milletinden başka bir gücü yok. 
Çünkü doğru yol, sonuç alınacak yol, milletle yürünen yoldur. 
O nedenle, göğsünü milleti, hareketi, yol arkadaşları için siper etmiş bu özel insana yapılan haksızlıklar hepimizi çok üzüyor. 
Yüzyılda gelen bir dalgayı yakalamış vaziyette, dalgaların üzerinde süzülürken, liderin işini kolaylaştırmak, kolaylaştıramıyorsak dahi, zorlaştırmamak görevimiz olmalı. 
Öyle ki, sırtlanlar sürüsüne gün doğmasın.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums