Yabancı bir cisim yaklaşıyor, yine...

  • 24.11.2014 00:00

 Eğmeye bükmeye gerek yok; 7 Şubat MİT krizinde kendini belli eden, ancak Çözüm Süreci’nin başladığı 3 Ocak 2013 tarihinden itibaren aleni şekilde yüzeye vuran çok sert bir egemenlik kavgası (kabaca tabiriyle darbe) süreci içindeyiz.

Tüm bu dönem boyunca yaşanan darbe teşebbüslerinin normal birer doğa olayı olduğuna inanılması için yandaş medya ve kalemler tarafından olağanüstü bir çaba gösterildi. Darbe yandaşı medya ve kalemler 7 Şubat’ı adi bir adli olay, Gezi’yi çevre hassasiyeti üzerinden Türk Führer’ine karşı onurlu bir direniş, 17-25 Aralık’ı dulun yetimin hakkını korumaya çalışan cesur/tertemiz savcıların yolsuzluklara isyanı ve nitekim 6-7 Ekim’i de IŞİD’i yaratan, Kürtlerin varlığını kazımaya ant içen ve bu nedenle IŞİD’e bırakın silah vermeyi, günde beş kamyon enerji içeceği gönderen AK Parti’ye yönelik patlama olarak pazarladılar.

Şüphesiz her birinde hükümetin hata ve eksiklerinden bahsedilebilirdi. Kimsenin yolsuzluk iddialarına karşı kimseye kefil olmak gibi lüksü yok. Gezi’de kriz yönetiminde zaaflar yaşandığı gibi, ulusalcı tabanın depresyonunun ne kadar vahim bir fay kırığı yarattığı öngörülememiş, kent siyasetinde yapılan yanlışlar önemsenmemişti. Kobani konusunda Kürtlerin güvenlik travması/olumsuz tarihi  tecrübeler üzerinden yaşadıkları krizi vakitlice anlamak gerekirdi. IŞİD Erbil’e dayandığında Türkiye’nin daha hızlı/anlık refleks göstermesi elzemdi.

Ama darbe yandaşları için bunlar birer teferruattı. Önemli olan her durumun krize çevrilmesi ve bu sayede siyaseti dizayn edecek bir olanak yaratılmasıydı. Özellikle Çözüm Süreci hedef seçilmişti çünkü Erdoğan/AK Parti siyasi yollarla hal edilemiyordu. Savaşan/diri bir PKK’nın eldeki son koz olması, Çözüm Süreci’nin doğrudan hedef seçilmesini gerektirdi. Yine siyaseten alternatifsiz olan Erdoğan/AK Parti’nin hal edilebilmesinin şiddet (iç savaş) dışında tek yolu siyasi olmayan bir darbeye teşebbüs etmekti. O da halkın çok hassas olduğu yolsuzluklar üzerinden yapıldı. Erdoğan ve ailesi bu şekilde itibarsızlaştırılacak, şah düşürüldükten sonra AK Parti dizayn edilip Vesayet 2.0 düzeni hızla tesis edilecekti.

Tabii tüm bunların zamanlaması da önemliydi. Üç seçim öncesi düğmeye “basıldı.” Erdoğan farklı bir lider olduğu için, krizi dershane meselesinde tansiyonu yüksek tutarak öne çekti. Bu tarihi bir karardı çünkü 1) Teslim olmamıştı, 2) Zaman kazanmıştı. Böylelikle paralel yapının ayarını bozdu, aysberg zamanından önce görünür oldu ve Erdoğan bu çok zor/karmaşık meseleyi halka anlatabilme imkanı buldu.

İki seçim böylelikle kazasız belasız atlatıldı. Erdoğan/Davutoğlu geçişi tam başarıyla gerçekleştirildi. AK Parti’yi parçalama oyunu bozuldu. Altın Vuruş 6-7 Ekim olarak Kandil üzerinden geldi; o da şimdilik boşa çıkarılmış gözüküyor. Yandaş medya ve kalemler işte bunların hepsini otoriterlik karşısında bir demokrasi mücadelesi olarak pazarladılar. Ama başarılı olamadılar, ama ciddi zarar verdiler.

Şimdi önümüzde bir seçim daha var. Bu ülkeyi biraz tanıyan biri, 7 Haziran’a kadar boş durulmayacağını tahmin edebilir. Cumhurbaşkanlığı Sarayı kampanyası üzerinden yapılan Çavuşesku göndermeleri, AK Parti içine yönelik manipülatif öngörüler, CHP liderinin MİT çıkışı, ekonomik kriz tahminleri tetikte ve hazırlıklı olmanın gereğini ortaya koyuyor.

Hasılı yabancı bir cisim yine üzerimize doğru hızla yaklaşıyor. Muvaffak olunamayacak, ama vereceği zararı minimumda tutmak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetin zamanında aldığı önlemler ile mümkün olacak.

Artık saflığa verilecek bir durum yok zira...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums