Baykal olsaydı CHP’yi bu ihanete bulaştıramazlardı

  • 2.02.2017 00:00

 Nasıl yaptılar, nasıl ettiler bilemiyorum; ama emin olduğum şey, Deniz Baykal’ı -en azından- yoğun bakıma almadan CHP’yi bu ihanete bulaştıramazlardı. CHP’yi, Türkiye’ye karşı ABD merkezli uluslararası bir komplonun parçası kılacak kadar ihanetin içine çekmek için Baykal’ın devre dışı kalması gerekiyordu, bunu başardılar. Türkiye’ye karşı darbe sürecinin başlatılmasının arifesinde Baykal’ı etkisizleştirdiler.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD’de görülen Zarrab davasıyla eşzamanlı olarak Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ailesi hakkında istihbarat servislerinin eline tutuşturduğu sahte belgelerle gündeme getirdiği suçlamalar, bir darbe sürecinin başlangıcıdır. Kılıçdaroğlu, ülkemize dönük dış müdahaleyi meşrulaştırması ve realize etmesi için CHP’nin başına getirilen bir FETÖ ajanı/kuklasıdır.

ABD’de kurulan darbe tezgahını eşzamanlı olarak Türkiye’ye taşıran Kemal Kılıçdaroğlu, ülkemize karşı büyük bir ihanete içine girmiştir. Deniz Baykal tümden etkisizleştirilmeseydi, Kılıçdaroğlu, partisini bu ihanetin içine çekemezdi. Baykal, her koşulda milli bir duruş sergileyecekti. Son günlerde bunun sinyallerini zaten açıkça veriyordu. Baykal’ın ayaklara dolanmaması ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun önünün tümüyle açık olması gerekiyordu, sonuç aynen böyle oldu. ABD’de kurulan küresel komplo, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın şahsında Türkiye Cumhuriyeti’ni hedef almaktadır. Batı sistemi, yüz yıl önce yarım bıraktığı işi tamamlamak için yeniden harekete geçmiştir; bir yandan FETÖ ve CHP’yi, diğer yandan PKK/PYD ve HDP’yi kullanarak Türkiye’ye saldırıyorlar. 40 yıl boyunca hazırladıkları bu taşeron örgütler yetersiz kalınca bizzat devreye girme gereği duydular. ABD’deki Zarrab tezgahı, Batı’nın, FETÖ’nün 17-25 Aralık ve 15 Temmuz’da başaramadığını bizzat kendisinin doğrudan ele aldığını, darbe sürecine açıktan öncülük ettiğini göstermektedir.

Tayyip Erdoğan, ülkemizin seçilmiş cumhurbaşkanıdır, dolayısıyla Türkiye ve Türk milleti demektir. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’na yönelik her saldırı bu millete yapılmış bir saldırıdır. Bu dış saldırının parçası olan hangi siyasi parti veya örgüt olursa olsun, ülkesine karşı “ihanet”içine girmiş demektir.

CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal’a kaset komplosunu kuranlarla ABD’deki Zarrab tezgahını tertipleyenler aynı güçlerdir. Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına geçirenlerle Türkiye’ye saldıranlar da bire bir aynıdır. Bunu anlamak için âlim olmaya gerek yok, mahkeme salonundaki FETÖ’cülere ve duruşmalara tanık yazılan FETÖ’cü polislere bakmak kâfidir. Türkiye’ye içeriden ihanet edilmezse dünyanın hiçbir dış saldırısı sonuca ulaşamaz. İşte Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına geçirilmesinin nedeni budur; kaset darbesi, CHP’yi gayrimilli bir çizgiye çekebilmek için tertiplenmiştir.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun göreve geldiği günden beri izlediği politikaları dikkatle gözden geçirildiğinde görülecektir ki, Kılıçdaroğlu, partisini adım adım Türkiye karşıtı bir çizgiye getirmiştir. Türkiye’ye saldıran FETÖ ve PKK’nın içerideki en büyük müttefiki Kemal Kılıçdaroğlu’dur; Ankara’ya karşı hangi yabancı devlet tavır almışsa, Kemal Kılıçdaroğlu partisinin o devletin veya istihbarat servisinin tarafında konumlandırmıştır. Devlete karşı bütün kumpasların içinde Kemal Kılıçdaroğlu vardır; Kılıçdaroğlu, CHP’yi, ülkenin bekasını tehdit eden bir partiye dönüştürmüştür.

Devletlerin ve milletlerin bir tolerans eşiği, bir hoşgörü sınırı vardır. Bu sınır aşıldığında nelerin olacağını kimse kestiremez. Açıktan bu kadar net bir şekilde ihanete bulaşan Kemal Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP’nin sonunu da doğrusu merak ediyorum.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums