Aceleci olmayın. Mesela, ‘benim adıma racon kesemez” dediğinde Reis, hemen baş şüphelinin üstüne çullanmayın. Sonra resepsiyona davet edilir, yan yana fotoğraf çektirirler, siz ortada kalırsınız. Bayramınız zehir olmasın.

* ‘Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar’ lafı geçerliliğini kaybetmiştir. Artık ‘doğru söyleyeni döverler’ devrine girmiş bulunuyoruz. Bayramda unutmayın.

* Sakın büyüklerinizin bayramını tebrik etmek için, el öpmeli emoji göndermeyin. Kafanızda baston kırsalar haklı olurlar. Ayrıca çok ayıp.

* Çok hayalici olmayın. FETÖ’nün darbe girişiminde baş rol oynamış birinin ağabeyi, parti yönetiminden çıkarılınca üzerine çok da hayal kurmayın. Sonra daha güçlü bir pozisyona gelir, siz mahcup olursunuz.

* Küçüklerin bayramda garip bir mutluluk, tuhaf bir enerji, şaşırtıcı bir telaş içinde olmasını garipsemeyin. Bilakis destekleyin. Bu halde olmayan çocuk varsa, ona bayram sevincini aşılamamışsınız demektir.

* Bayramı tatil bölgelerinde kum, deniz, güneş üçlüsü ile geçirenlere döndüklerinde yüz vermeyin, kavurma yedirmeyin.

* Bayram namazıyla, sabah namazının vakitlerini karıştırıyorsanız, pek sabah namazına kalkmadığınız ortaya çıkar. Bunu çaktırmayın.

* Hiç öyle, ‘kendi kurbanımı kendim keserim’ tripleri yapmayın. Adam gibi kasaplara verin, güzelce kesip hazırlasınlar. Bayram bayram icat çıkarmayın.

* Dürüst olmak, adaletli olmak, dava adamı olmak, sözünde durmak gibi insan özelliklerinin daha önce, makam, mevki, para uğruna kurban edildiğini unutmayın. Niyetiniz varsa, başka şeyler bulun kurban etmek için.

* İnsanın en kıymetli şeyi sağlığı, sonra da ailesidir. Kaybedince ikisinin de geri dönüşü yoktur. Bu bayram ikisine de çok değer verdiğinizi gösterin. Unutmayın.

* Bayramlarımızı zehir eden savaşları, terörü, sürgünleri ve afetleri sadece başkalarının başına gelen şeyler olarak görmeyin. Ülkeniz için de kaygılanın ve önlem almayı unutmayın.

* Bu bayramda kurban edilecek hayvanların yanı sıra ihtiras, dünya malına düşkünlük, kıskançlık, haset, yalan, gıybet gibi hayvani duyguların da kurban edilmesi gerektiğini unutmayın.

* Bu bayram telefon arşivinizde hiç aramadığınız, çok eski dostlarınızı bulun, onları arayın. Bir gün, sizi de unuttuğunuzu zannettiğiniz dostlarınız arar.

* Sadece bayramların anlamını yitirdiğini düşünmeyin. Dostluk, dava arkadaşlığı, özveri, fedakarlık, kardeşlik gibi değerlerimizin de her gün anlamını kaybettiğini bililn. Bunları canlı tutmak için bir şeyler yapın.

* Geçen bayramla, bu bayram arasının ne kadar hızlı geçtiğini fark edin? Zaman işte bu kadar hızlı, hayat bu kadar kısa. Kıymetini bilin.

* Hayatta, yaptığınızda mutlu olacağınız şeyleri sıralayın. Şimdi bunların en başına, yaptığınızda sevdiklerinizi mutlu edecek şeyleri ekleyin. Bu sıralamayı takip edin. Özellikle bayramda.

* Dünya üzerinde zulüm gören, açlık çeken, acı çeken, derdi olan insanları dinine, diline, ırkına, mezhebine göre ayırmayın. Hepsini büyük insan ailesinin bir ferdi olarak görün. Onlara yardım ederken, aile ferdinize yardım ediyormuş gibi hissedin. Bir gün zulme uğradığınızda tüm insanlığa ihtiyacınız olacağını unutmayın.

* Bayram gibi ömrünüz olsun. Bayram kadar sevinçli sabahlara uyanın. Bayram kadar güzel şeylerle dolsun aklınız, kalbiniz. Dua edin. Dua ederken bu satırları yazanı da unutmayın.

Bayramınız mübarek olsun.