Sosyal medya  kendi doğallığında çalkalanıyor.

Hayat, ilke prensip kural etik estetik ve ilgili bütün değerler birbirine girmiş bir vaziyette, dur durak bilmeden akıyor.

Her çevre, dini ve siyasi cemaatler ve bireyler konuları kendi zaviyesinden okuyor, analiz ediyor, evelallah bunlar TC yurttaşı, her bilen, hiçbir konuda devasız kalmıyor, çözüm sunuyor, sunumunu da  korumaya alıyor, karşı çıkanı gücünce bertaraf ediyor.

İşe gelirse, burada bu kültürün borusu ötüyor.

Sosyal medya, ah bu sosyal medya, hangisi olursa, tweetter, facebook fark etmez, bir örneğe şıp rastlanıyor, kimi iri kimi mini, hepsinde bir kaşık suda fırtına kopuyor, piranhalar gibi durmadan birbirini yiyor.

Bunlar neyi paylaşamıyor?

Doğru soru ve doğru teşhis, bunlar paylaşamıyor, çünkü paylaşmıyor, hepsi benim olsun diyor, o sebep kısır döngü ve girdap içinde her biri sistemin bir parçasına dönüşüyor.

Sistemin nesnelerine dönüşen özneler sorunlarının çözümünü sistemin kurumuna teslim ediyor, bir kez daha özne oluşunu nesneleştiriyor.

Hani siz neydiniz?

Dönüşmek yetmez aynı zamanda dönüşterendiniz hani!

İlkeli tutum da ne, galibiyet varken, konu ceza ve intikama sıkışıyor.

Taraftarları da var, seyircileri de, kim kimi nasıl yenecek heyecanla bekliyor.

Doğrusunu yazmak gerekiyor, bu işe en çok da iktidar seviniyor.

Çünkü muhalefet iktidarın bahçesinde sistemin oyuncakları ve aletleriyle birbirini dövüyor.

Zaman zaman teşvik bile ediyor.

İktidar sevincinin çok önemi yok, gelecek zaafa uğruyor, yanlış kuruluyor.

Kanıtsız iddia suçtur, diyor, ağzına geleni söylemeyi sürdürüyor, sonra da sinilendim abi/abla diyor, geçiyor.

Suç işliyor daha da öte suç işleyen iktidara kültürel ve zihinsel zemine malzeme oluyor.

Olmaz, bu keyfiliği zaten iktidar yeterince sürdürüyor.

İktidar, kanıtsız ispatsız içeri atıyor, suçsuzluğunu ispatla diyor, keyfince içeride tutuyor.

İlkeler mi unutuluyor, zaten mi bilinmiyor, ama bunlar oluyor, hepsi birbirine karışık ve sisteme sıkışık bu tutumların yanlışlığı orta yerde duruyor.

Yöntemimiz unutuluyor:

Özeleştiri.

Kendiniz özneyseniz kendiniz çözeceksiniz.

Veya öznelerin onayladığı bir kurul oluşturup tavsiye alınacak.

Çelişkilerin içeriğini beyan etmeye gerek yok, falan filana şunu demiş, bunu vermiş, işlevi, yansıması vs.ler doğrudan özneleri ilgilendiriyor ve bunlar son tahlilde uzlaşır çelişkiler, insani yanlışlar veya zaaflar.

Her şey elvan elvan olabilir bir sakınca yok, hatta fayda var, ama mücadeleyi, moral değerleri, dostluğu ve dayanışmayı korumak gerekiyor.

Sosyal medya çalkalanıyor, çalkalansın, ama çalkalanırken değerleri sistem lehine öğütüyor, birikime yazık oluyor.

Çünkü muhalif kültürü koruyacak halk örgütlülüğü hayatın her alanına dahil olamıyor, tek çare doğru donanımla halkı örgüt yapmak gerekiyor.