Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “AKP’den iflas bütçesi” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“‘Bazı kesimlerde bir şükürsüzlük, bir tatminsizlik ve karamsarlık hali var’ diyen iktidara 2022 bütçesi altı ay bile dayanmadı. Meclis’e 880.5 milyar TL’lik ek bütçe önerisi geldi. Maaş zamlarını, kur ve enflasyon artışını gerekçe gösteren iktidar ek bütçede 1 trilyon 83 milyar TL daha ek vergi geliri öngördü.

Bütçesiyle yedi bakanlığı geride bırakan Diyanet’e 554 milyon TL daha aktarılmasına karar verilirken cumhurbaşkanının ödeneği de yüzde 20.2 artırıldı. Erdoğan’ın imzasını taşıyan ek bütçede Cumhurbaşkanlığı maaşına da yüzde 40.4 oranında zam istendi. Erdoğan’ın maaşı 141 bin 453 TL’ye yükselecek.”

Evrensel gazetesi habere manşetinde, “Maaş bahane hortum şahane” başlığıyla yer ayırdı. Haberde şöyle denildi:

“Hükümet enflasyon nedeniyle artacak maaş ve sosyal yardım ödemelerini ek bütçe talebine gerekçe gösterdi. Halka ödenecek olandan çok daha fazla vergi salınacak, müteahhide ve faize aktarılacak.

2022 bütçesi 6 ayda tıkandı! Hükümet mevcut bütçenin yüzde 85’i oranında ek bütçe talep etti. Üstelik de ilk 5 ayda bütçe 125 milyar fazla vermesine rağmen. Şimdi halkın sırtına 1 trilyon liranın üzerinde yeni vergi yükü binecek. Mevcut bütçenin önümüzdeki aylarda yetersiz kalacak olması hükümetin birilerini zengin eden büyüme modelinin sonucu!

Kur arttıkça şehir hastaneleri, oto yollar, köprüler, tüneller, havalimanları müteaahitlerine ödemeler arttı. Kur korumalı mevduat ödemeleri dörde katlandı. Faiz ödemeleri büyüdü. Bilançoya ‘garanti’ ödemeler gibi sürekli gizli borçlar bindirmenin, Merkez Bankası rezervini tüketmenin maliyeti yüksek enflasyon altında katlandıkça katlanıyor!”

Birgün gazetesi manşetin altındaki habere, “Saray’a para lazım” başlığını attı:

“Saray iktidarının 2022 yılı bütçesi yılın ilk yarısında tıkandı. Enflasyonla başa çıkamayan iktidar hayat pahalılığını bahane ederek 880 milyar 475 milyon TL’lik ek bütçe teklifini TBMM’ye sundu. Tekliften halka yeni vergiler çıkarken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın maaşı, eski milletvekillerinin maaşları, siyasi partilere daha fazla Hazine yardımı, kur korumalı mevduat ile müteahhitlere garanti ödemelerinin yapıldığı ödeneklere takviye geldi.

Önceki akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla TBMM’ye sunulan 4 maddelik yasa teklifi ile genel bütçe kapsamındaki idarelerin bütçe kalemlerine 817 milyar 271 milyon 632 bin lira, özel bütçeli idarelerin bütçe kalemlerine 63 milyar 203 milyon 143 bin lira olmak üzere 880 milyar 474 milyon 775 bin lira ödenek ekleniyor.

Ek bütçe ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aylık maaşı yüzde 40,4 oranında artarak 141 bin 453 TL’ye yükselecek. Maaş artışları Cumhurbaşkanı’na endeksli olan eski milletvekillerinin maaşları da artacak. 2022 başlarken düşük zam aldıkları gerekçesiyle Meclis üzerinde baskı oluşturan, yasa teklifi hazırlanmasını isteyen eski milletvekillerinin 16 bin TL olan maaşları 5 bin 400 lira dolayında artacak.”

“90’lar hiç bitmedi”

Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “90’lar hiç bitmedi” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“Başkale ilçesi Xaşkan Mahallesi’nin Sersul mezrasında M.E.A. adlı yurttaşı gözaltına alan özel askeri birlikler havaya dakikalarca ateş açtı, tepki gösteren kadınlar ise askerler tarafından darp edildi. Köylüler tarafından çekilen görüntüler büyük tepki çekerken, sanal medya kullanıcıları, görüntülerin 1992 Cizre Newrozu’nda halka yaşatılan zulme benzediğini belirtti.

Yurttaşlar ve HDP’li vekiller, ‘Gazze Şeridi değil Başkale, İsrail askeri değil faşist AKP’nin güvenlik güçleri! Savaş değil gözaltı! AKP kaybettikçe Kürtlere, kadınlara saldırıyor’ tepkisi gösterdi. ÖHD duruma müdahil olacağını bildirirken, yazar Bedel Boseli, 100’den fazla kişinin öldüğü Cizre görüntülerini paylaşarak ‘Aynı insanlık dışı görüntüler’ dedi.”    

“122 bin Suriyeli nerede”

Karar gazetesi manşetindeki, “122 bin Suriyeli nerede” başlıklı haberinde, “Dünyada en fazla mültecinin bulunduğu Türkiye'nin göç politikası ‘kapımız açık’tan öteye gitmezken dikkat çeken çıkış geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı ‘122 bin Suriyeli iki yıldır yok. Aradık, taradık bulamadık’ dedi. Devletin hem sosyal hem ekonomik boyutu olan hassas konuya ‘baştan savma’ yaklaşımını gösteren ifadeler ‘Göçmenlerle ilgili asıl sorun işte bu anlayış’ tepkilerini doğurdu.

BM, Türkiye’nin 3.8 milyon kişiyle en çok göçmen bulunan ülke olduğunu bildirdi. 10 yıldır kapsamlı göç politikası oluşturulmamasının sorunları kronik hale getirdiğine yönelik eleştiriler sürerken İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı tartışmaları artıracak açıklamalarda bulundu. TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyelerine bilgi veren Çataklı ‘122 bin Suriyeliyi iki yıldır bulamadık. Adreslerine baktık, yoklar. Bunları askıya aldık’ dedi.

Çataklı ‘Kayıtsız olma ihtimalleri sıfır’ ifadesini kullandı. Belirsizlik tablosu ‘Devlet kimin, nereden gelip nereye gittiğini bilmiyor’ tepkisine yol açtı. İYİ Partili Bahadır Erdem ‘Terör örgütlerine katılmış olabilirler mi?

Tehlikenin farkında bile değilsiniz’ paylaşımı yaptı. Gelecek Partili Selçuk Özdağ ‘Devlet böyle mi yönetilir’ eleştirisini yöneltti. Sosyal medyada ‘Tek belgenin kaybolmadığı devletten insanın bulunamadığı devlete’ tweetleri atıldı” ifadelerine yer verdi.