KORKU TAPINAĞI

  • 7.01.2015 00:00

 KORKU TAPINAĞI

-İletişim Yayınları- Celal Başlangıç

Güçlükonak-Silopi-Lice-Tunceli

Korku Tapınağı’nda Diyarbakır’da kaybolanların, Lice’de zorla koruculaştırılanların, Güçlükonak’ta katledilen köylülerin, Yeşilyurt’ta dışkı yedirilenlerin, Silopi’de kaybedilen HADEP’lilerin, Derebaşı’nda öldürülen gençlerin, Tunceli’de en temel gıda gereksinimlerini bile karneyle karşılayan insanların çığlığını duyacaksınız.

www.manaliposta.blogspot.com

Bu yazıyı yıllar önce ‘Korku Tapınağı’nı yeni okuyunca yazmıştım.Bu günlerde AKP Devletinin katliamları devam ediyor.Bu kitap ol sebeple çok aktüel.Yeniden okunması dileğiyle…

Hasan Gürkan

Kardeşim  Celal,

Sence bir kitabın ömrü ne kadardır?Bir kuşak,iki kuşak,bilemedin üç veya dört.Yüzyıl,iki,üç,dört  belki bazıları beş,altı...Az değil!Çok mu?Neden çok,neden az?

Kendimin farkına vardığımdan beri , kitaplar bana garip bir ürperti verir.Bir yanıyla her kitap kalıcılığı,’ölümsüzlüğü’ hatırlatır;diğer yanıyla her kitap sanki unutuluşa  yazgılıdır.

Geçmişime baktığımda benim koşullarımda yetişmiş,yaşamış biri için fena sayılmayacak miktarda kitap girdi hayatıma.Pek çoğunun o zaman bende yarattığı lezzeti,heyecanı hatırlamıyorum.Pek  çoğunun yalnız adı var,ne anlattığı yok.

Korku Tapınağını yeni okudum.

Seninle aramızda esaslı bir fark var.

Bu kitapta anlattıklarını kimimiz yaşadık, kimimiz gördük,kimimiz okuduk,duyduk.Ama şahit olduğumuz  yaşadığımız şeylerin hepsi kendimize kaldı.O an duyduğumuz öfke,üzüntü,sevinç,isyan ,küçük dünyalarımızın gailesinde kayboldu gitti.

Bir halkın isyanına karşı devlet terörünün ,vahşetin ve ölümün  kol gezdiği bir savaştı.

Sen  bunu kaleme döktün.Hatırlamanın ve nisyanın sarmallandığı kitaplar deryasına bir çığlık yolladın.Sesin yalnızdı,kalabalıklaşsın istedin.

Hatırlar mısın ,Kosta Gavras’ın ‘Amen’ filminde toplama kampına esir taşıyan Nazi yük treni vagonlarının kapısı kapalı geçer beyaz perdeden.Bir süre sonra aynı tren bu defa vagonlarının kapısı açık geçer.Kasabalar,şehirler,bütün Almanya’nın kör,sağır ve dilsiz olduğu yıllardı.Koca ülke Korku Tapınağı’ydı dersem hakikatin sadece bir yüzünü anlatmış olurum.Ya öbür yüzü!

Gaz odalarında boğulan sonra da yakılarak öldürülen milyonlarca insandan   ‘habersiz’  olan,susan,tepkisiz kalan sıradan almanlar,bu insanlık cürmünün yavşak suç ortakları değil miydi!

Yetmiş Küsur milyon insanın yaşadığı bir ülke.Korku Tapınağı yayınlandığı 2001 yılında dört baskı yapıyor.Toplam üç bin nüsha.Şimdi 2006 da yeniden basılacak.Yük trenleri hala vagonlarının kapısı kapalı gelip açık geri gidiyor.

Sesinin yolu açık olsun kardeşim Celal.

Sevgiyle kaleminden öpüyorum.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.