Hafta başında Demokrat Parti (DP) lideri Gültekin Uysal, 'Cumhurbaşkanı adaylığı' tarifine ilişkin çıkışı ve bugün de Saadet Partisi (SP) lideri Temel Karamollaoğlu, "Bunu kamuoyuna ilk defa söylüyorum. Seçim kanunuyla şartlar değişti, üçüncü ittifak olabilir" ifadesi Millet İttifakı'nda bir çatlak mi var algısına yol açtı.

KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, yeni düzenlenen seçim yasasının cumhurbaşkanlığı
seçimini ve ittifakların yol haritasının önündeki açmazlarını T24 kanalında Murat Sabuncu'ya yorumladı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun yorumlarını içeren haber: "Seçim kanunuyla şartlar değişti, üçüncü ittifak olabilir" açıklamasını da değerlendiren Ağırdır, Muhalefetin kimliklerin içinde kalmaya devam etmesi durumunda risklerin olduğunu ifade eden ederek, "Eğer siyaset sürecini veya seçim sürecinin kampanyasını kimlikleri esas alan bir yerden kurmak ve seçmeni kimlik üzerinden ikna etmekten öteye geçemeyeceklerse bu partiler o zaman belki de ayrı kalmaları daha iyi olabilir" dedi.

Ağırdır, "AK Parti'den çözülmüş ve hala kendini kimlikler üzerinden gören seçmen, kimlik siyaseti üzerinden seçime gidecek partilere bakıp CHP'nin yanında diye DEVA'ya veya Saadet'e gelemiyorlarsa eğer, belki de 7'yi zorlamaları cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir fırsat alanı açıyor olabilir. Yani DEVA ve Gelecek henüz başlangıçtaki iddialarını henüz gerçekleştiremediklerine ilikin verdikleri görüntü CHP'nin olduğu bir masada olmaktan kaynaklanıyorsa ayrı olmak başka bir fırsat alanı açabilir kendilerine" diye konuştu. 

Ağıdır, "Liderlerin önce kendilerine şunu sorması lazım; bu dönüşümü başarabilir ve kendi örgütümü demokrasi cephesine dönüştürebilir miyim?" ifadelerini kullanarak "Benim tezim partiler bir demokrasi cephesi haline dönüşür veya demokrasi cephesinin adayı olarak seçime giderlerse başka ama böyle olmazsa seçmenin algısı muhalefetin değil, iktidarın lehine çalışır" dedi.