Türkiye'nin döviz arzının aşılması için 21 Aralıkta Kur Korumalı mevduat getirilmişti. Yeni yöntem iç borçlanma olarak yorumlanmıştı. Avrupa devletleri % 8 ile borçlanırken, Türkiye % 30'la borçlanıyor. 

Hazine yüksek borç maliyetinden kaçınmak için iç borçlanmaya yöneldi. Kur Korumalı Mevduat daha ucuz bir maliyet olarak düşünüldü. 

21 Aralık- 31 Aralık arası, on gün içinde Kur Korumalı Mevduata yurttaşlardan 8.3 milyar dolar toplandı. Bunun Türk Lirası karşılığı 100 milyar lira. 

Bugünkü Kur Korumalı Mevduatın ilk üç ayı doldu. 8.3 milyar doların karşılığı 125 milyar Türk Lirası. Kur Korumalı Mevduat sahipleri 25 milyar fark elde etmiş oldular. Aradaki farkın 4.5 milyarını bankalar, 21 milyarını da hazine ödemek zorunda. 

Kur Korumalı Mevduatın hazineye üç aylık maliyeti 21 milyar oldu. Bir yılla yayıldığında maliyet dörde katlanacak. Yani yıl sonu itibarıyla hazineye toplam maliyeti 84 milyar demek. 

Kur Korumalı Mevduatına şirketler ve tüzel kurumlar 432 milyar dolarla geçiş yaptılar. Kur getirisinden bu kurumlara vergi indirim sözü verilmişti. Hazinenin vergi indiriminden bir kaybı olacaktır. 

Hazinenin ciddi rakamlarla iç borçlanma yükü artmış durumda, bu borç yükü dolaylı ve doğrudan tüm vergi mükelleflerine yansıyacağı söylenebilir.