Fransa seçimlerinde Rusya-Ukrayna savaşı belirleyici olacaktır, demiştik, nitekim de ilk turda ve ikinci turda da öyle oldu. Tüm Avrupa’nın merakla beklediği seçim Macron'un henüz resmi olarak onaylanmayan sonuçlara göre zaferiyle sonuçlandı.
Cumhuriyet Yürüyüşü Partisi (LREM) Emmanuel Macron, Rusya işgali başlamadan önce Moskova'da Putin ile görüşerek savaşa engel olmaya çalışması ve Ukraynalı göçmenler konusunda ve başörtüsüne karşı olumlu tutumu tüm Fransız muhalefetinin önünde olmasını sağlamıştı.
Sağcı Ulusal Cephe (FN) Partisi lideri Marine Le Pen ilk turda ikinci parti olarak 2. tura girdi. Liberal lider Macron ve Le Pen birlikte 3 saatlık tartışmada iki lider Rusya-Ukrayna savaşı, göçmenler ve başörtüsü üzerine kıyasıya tartıştılar. Macron ideolojik olarak rakibine karşı çok üstündü ve bunun sonucu seçimlere yansıyacağı belliydi.
Yeşiller Partisi ve Fransız Komünist Partisi tabanın son seçimlerde eğilimi Le Pen için önemliydi. Jean Luc Mélenchon tabanı 'laiklik' ve göçmenlere karşı tutucu olduğu biliniyordu. Bunun donucu olarak oyların bir kısmı Le Pen'e kayacağı bekleniyordu.
Makron, başkanlık seçimin ilk turunda en yakın rakibi Le Pen'e yüzde 5'e yakın fark atmıştı. Le Pen'in ilk turda oyu yüzde 23 civarındaydı. 2. turda Emmanuel Macron, oyların yüzde 58.2'sini alarak yeniden seçildi. Le Pen ise yüzde 42.4 oy aldı. Böylelikle Macron ikinci kez seçilmiş oldu. İlk turdaki yüzde 5'lik fark yüzde 16 civarında oldu. Ancak Le Pen oylarını ikinci turda yüzde 23'den yüzde yüzde 42'ye artırarak oylarını kutlamış oldu.
2002'de yapılan seçimler anımsanırsa Jean-Marine Le Pen ikinci tura çıktığında 1 milyon insan onu Paris sokaklarında protesto etmişti. 2.turda Fransa Jacques René Chirac'ın desteklemiş, Jean-Marine Le Pen yüzde 85'e yüzde %15 yenilmişti. Aradan geçen yirmi yılda kızı, Marine Le Pen, oy oranlarını yüzde 40'a kadar çıkarttı. Le Pen nasıl bu kadar güçlenmiş ve Fransa siyasetinde normaleşmişti, solun Fransa nezdinde kafa yorması gereken soru bu olsa gerek.
Editör:
M. AKAY