"Hakim parti" tablosu

  • 30.08.2014 00:00

 CHP siyaset adına, rakibini “gayrimeşru” ilan edip boykot etmekten başka bir şey bilmiyor. Bunu da herhalde vesayetçi paşalardan öğrendiler. Malum onlar da darbelerin hazırlık dönemlerinde ve darbe sonralarında hükümetin “gayrimeşru” çizgiye düştüğünü iddia eder, böylece darbelerini meşrulaştırmaya çalışırlardı. Ama onların arkalarında koca bir ordu vardı ve iddialarının toplum açısından ikna edici olup olmaması hiç önemli değildi.


CHP bu “küçük” farkı unutup her defasında kendini rezil ediyor. Her seferinde öyle saçma sapan gerekçelerle ortaya çıkıyor ki, kendi tabanı dahil en ufak bir kitle desteği alamıyor, sadece kendini mızıkçı çocuk pozisyonuna düşürmüş oluyor.

Özal’a, Gül’e de…

Hatırlayın, Özal’a aynı şeyi yapmışlardı. 1989'da SHP ve DYP, Özal'ın lideri olduğu Anavatan Partisi'nin Mart 1989'da yapılan seçimlerde oylarının düşmesinin Özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesine engel oluşturduğunu savunmuştu.

Ne gerekçe ama!

O dönemde SHP Genel Sekreteri olan Baykal, 'Ne yapıp edip Özal'ı indiririz. Tek başına cumhurbaşkanı seçilmeye kalkışırsa Meclis'teki turlara girmeyeceğiz. Azınlık cumhurbaşkanını tanımayacağız. Çankaya yetkilerini yeniden düzenleyeceğiz' diye kurusıkı tehditler savurmuştu. Nitekim turlara katılmadılar, tıpkı bugünkü gibi ant içme törenine de katılmadılar, kısa bir süre Çankaya’ya çıkmamayı denediler ama yürümedi tabii; bir müddet sonra “kuzu kuzu” çıktılar.

Gül’ün cumhurbaşkanlığını “gayrimeşru” ilan etmelerinin gerekçesi de Özal’ınkinden daha mantıklı değildi. AK Parti’nin Meclis’te uzlaşma olmadan kendi adayını çıkarmasını “gayrimeşru” ilan ettiler, bu durumda oylamalara katılmayacaklarını söylediler ve 367 tartışmasını başlattılar.

Abdullah Gül, 28 Ağustos'ta cumhurbaşkanı seçildiğinde CHP yine Gül'ün adaylığına tepki göstererek turlara katılmadı ve ant içme töreni için Genel Kurul'a girmedi, aklı sıra Çankaya’yı boykot etti ve tabii bu boykot da -tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış misali- kendisi dışında kimseyi ilgilendirmedi.

Son olarak ana muhalefet partisi, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçiminde de teamülü bozmadı. Kendisinden bekleneni yaptı. Yine Anayasa Mahkemesi’ne koştu, yine saçma sapan bahanelerle yemin törenini boykot etti. Üstelik bir de -28 Şubat’ın hâlâ sürdüğünü sanıyor olmalı ki- kitapçık fırlatarak “kriz” yaratmaya çalıştı.

Siyasetsizliğin karikatürleşmiş hali

Bu tablo, siyasetsizliğin bir partiyi düşürdüğü acınası durumun karikatürleşmiş halidir. Ve bu tablo aynı zamanda AK Parti’yi “hakim parti” durumuna getiren koşulların da önemli bir parçasıdır.

Görünen o ki, 2015 seçimlerine kadarki dönemde CHP yine siyasi mücadele yerine sürekli “meşru-gayrimeşru” tartışmaları açarak; her siyasi konuyu hukuki bir konu haline dönüştürmeye çalışıp her Allah’ın günü yargıya koşarak; yüksek yargının eteklerinin altına sığınarak “muhalefet” etme yolunu izleyecek.

Bu durumda mevcut “hakim siyasi parti düzeni”nin daha pekişerek devam etmesi de kaçınılmaz. Demokratik denetim de siyaseti geliştiren iki çizgi mücadeleleri de tek bir parti içinde yaşanacak. AK Parti, değişim ve dönüşümü devam ettirmek için gereken itici gücü esas olarak kendi içinden almak durumunda olacak.

Bu elbette demokrasi açısından riskli bir durum ve yeni yönetime “güç zehirlenmesine” karşı uyanıklığın sürekli diri tutulması; iktidar yoğunlaşması yerine iktidar paylaşımına gitme reflekslerinin geliştirilmesi, parti içi demokrasinin geliştirilmesi için özel çaba harcanması gibi hayati görevler yüklüyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums