Yeni yıl bilançosu

  • 1.01.2013 00:00

Adettir, her yılın son günü TV kameraları, toplumun önde gelen isimlerine ve "sokaktaki vatandaşa" yeni yıl için beklentilerini sorar.Onlar da alırlar sazı ellerine saymaya başlarlar: Şiddetin son bulması, bütün dünyada barışın kurulması, işsizliğin ortadan kalkması, ekonominin düze çıkarılması, yapısal değişikliklerin yapılması, çevrenin korunması...

İnsanların yöneticilerinden istedikleri her biri birbirinden kocaman ve birbirinden radikal yeni yıl beklentilerini dinledikçe aklıma şu soru gelir: Devletten bu kadar köklü değişiklikler bekleyen bu insanlar, kendi hayatlarında böyle bir radikalizmin yanına yanaşabiliyor mu?

Başkalarından radikal değişiklik istemek insanı radikal yapmaz. Aksine rahatlatıp gevşetir. İnsanlar, zaten değiştiremeyecekleri şeyleri bir kenara bırakıp kendi değiştirebileceklerine baksalardı dünya çok daha hızlı değişirdi.

Mesela, her Allah'ın günü elinde toz bezi ertesi gün yine oraya konacak olan tozlarla savaşa çıkan ev kadını, hayatından çok mu hoşnuttur da, evdeki koltukların yerini bile değiştirmeye cesaret edemeden yaşar gider? Yatağının başucundaki koca komodin yüzünden gardırobunun kapağının rahat açılmamasına ifrit olduğu halde yatak odasındaki eşyaların yerini bile kıpırdatamadan yıllar geçer.

Yılda 365 gün için için söylendiği halde, artık kazık kadar olan oğluna, "bundan sonra pantolonunu kendin ütüleyeceksin" deyivermez...

Son 10 yıldır hiç tatil yapmadan çalışan işkolik baba... Her yılbaşı verdiği, "artık daha çok tatil yapacağım" kararını neden uygulamadığı üzerinde daha çok düşünse... Yaptığı işi çok sevdiği için mi bu kadar çok çalışmaktadır, yoksa bir şeyden kaçmak için mi? "Daha çok kazanmak zorundayım" gerekçesi bir kaçamak mıdır sadece?

Yoksa asıl sebep çalışmak dışında başka hiçbir şey bilmemek, başarısızlık korkusuyla yeni şeyler denemekten korkmak, "acaba hayatta başka neler var" diye bakmaya cesaret edememek midir?

Bir zamanlar aşık olduğu erkek için işini-mesleğini, hobilerini, alışkanlıklarını bir kenara itip o erkeğin gölgesi gibi yaşamayı seçen kadın...

İçindeki boşluğun her gün biraz daha fazla büyüdüğünü; her geçen yıl kocasının daha fazla huyunun ona battığını; artık ağız şapırtısına, maç merakına, espri anlayışına, hatta bir zamanlar sevimli gelen maço tavırlarına dayanamaz olduğunu; içinde biriken öfkenin, onun her söylediğinin tersini söylemek şeklinde ortaya çıktığını fark ettiği halde, neden hiçbir çare düşünmeden dişini sıkıp yaşamaya devam eder?

Nefret ettiği bölümde okuyan üniversite öğrencisi! Daha 25'inde bile olmadığı halde kendini ömür boyu sevmeden çalışacağı bir mesleğe mahkum eden genç, bu korkaklığın anlamının bundan sonraki hayatını bir "katlanma" olarak yaşamak olduğunu bile bile neden şöyle bir silkinip sıfırdan başlamayı göze alamaz?
Sevdiği genç burnunun ucunda yaşarken, "toplum ne der" kaygısıyla ona ulaşmak için kılını bile kıpırdatamayan ve belki de mutlu olma şansını ilelebet kaçırmak üzere olan genç kız! Neden bir cesaret, "av ve avcı" rollerine meydan okumaz?

x x x

Devleti öyle kolay değiştiremezsiniz, iktidarı da, toplumu da...

Ama kendinizi değiştirebilirsiniz. Bu değişikliklerin çoğu para pul istemez. Sadece biraz cesur olmak ve "Ben gerçekte nasıl bir hayat istiyorum" diye sormak yeter...

Bugün yeni bir yılın ilk günü... Elinize bir kalem kağıt alın, ortadan ikiye bölün. Bir tarafa istemeden yaptıklarınızı, öbür tarafa da isteyip de yapamadıklarınızı yazın.

Sonra da şöyle alıcı gözle bakın bakalım, kimin hayatını yaşıyorsunuz?..


 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • Adem Oğlu
    Adem Oğlu
    12.04.2013 02:00

    Süper bir yazı ve yaklaşım olmuş Sayın Berat Özipek. Gerçekten tebrik ve teşekkür ediyorum. Kayıp nesil kervanına bir de ben ilave edeyim: Hasan Celal Güzel abimiz... Barış süreci mevzuunda maalesef o da "rahmetli" oldu. Tıpkı İsmet Özel, Sezai Karakoç ağabeylerimiz gibi. Ama biz onları da sadece söz olarak dinleriz ve geçmişlerini anarak rahmet okuruz, dua ederiz. vesselam.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums