Medyanın dar alanında

  • 12.05.2013 00:00

 Basın özgürlüğüne ilişkin konuların popüler olmasına karşın, günümüzde ‘medya' denen etkinlik alanının yapısal nitelikleri üzerine pek fazla çalışma yapılmıyor.

Medyanın bağımsız olması, siyaseti etkilemesi isteniyor ama medya denen şeyin ‘nasıl bir yaratık' olduğu es geçiliyor. Modern ütopyanın önerdiği türden, yani devletle toplum arasında ‘kendiliğinden' nesnel bir kamusal alan oluşturma beklentisi artık seslendirilemeyecek kadar romantik kaçıyor. İdeal durum, basının hangi ideolojiyi sahiplendiğine bakılmadan bağımsız olmasını sağlayacak koşulların varlığı… Böylece herhangi bir basın organının tarafsız olmasını talep etmek gerçekçi olmasa da, tüm basının nesnelliği üretecek bir yelpazeye dağılması beklenebilir. Ne var ki medyanın üreteceği ideolojik yelpaze ülke siyasetinden, tarihsel gelişmelerden ve iktidarların gücünden bağımsız değil. Dolayısıyla Türkiye gibi ülkelerde zaten daha baştan bağımsız olmayan, hatta bağımsız olmak gibi bir kaygı da taşımayan bir medya sahipliği ile karşılaşabiliyoruz. Bu durum tek tek medya organlarını nesnellik ilkesinden uzaklaştırırken, yelpazenin bütünü de tarafsız bir kamusal alan üretmekte zorlanıyor.

Ancak medyanın daha da kendine has, işin doğasından kaynaklanan ama pek tartışılmayan özellikleri var. Habercilik işi iki asimetri üzerine oturuyor. Birincisi olumlu haberle olumsuz haber arasındaki asimetri… Medya doğal olarak olumsuz haberi daha fazla seviyor, çünkü olumsuz haber okuyucuda endişe yaratır ve tedbir alma dürtüsünü harekete geçirir. Bu tür haberler bizlerin de başına gelebilecek olan olayları ima eder. Oysa iyi haberler ya tekrarlanmayacak, ya da kaçırılmış olan fırsatlardır ve başkalarının olumlu bir şeyler yaşaması bize çoğu zaman kendi olumsuz durumumuzu hatırlatır. Soru şudur: Acaba hangi türden haberler örneğin bir gazetenin daha fazla satılmasını sağlar? Cevap ise büyük çapta ‘olumsuz haberler' olacaktır, çünkü okuyucu olumsuz haberin devamını daha çok merak eder. İkinci asimetri tanınmış kişilerle sıradan insanlar arasında bulunur. Medya için tanınmış kişilerin her yaptıkları, giderek bizatihi kendi doğal halleri bir haberdir. Oysa sıradan insanlar ancak olağanüstü bir eylem yaptıklarında haber olurlar ve genellikle bu eylemlerin olumsuz sonuçları olduğu takdirde haber olma şansı yakalarlar. Diğer bir deyişle tanınmış kişilerin ‘kendileri' haberdir, ama sıradan insanların ancak ‘eylemleri' haber olabilir.

Şimdi bu basit arka planın önüne şiddet ortamında bulunan bir toplumu koyalım. Açıktır ki güvenlik ihtiyacının çok daha yoğunlaştığı böyle bir dönemde olumsuz haberin takipçisi de artacaktır. Toplumun talep ve tercihlerinin medyaya yansıması asgariye inecek, hatta anlamsızlaşacaktır. Hele şiddet ortamı siyasetsizlik ile birleşirse, toplumun kabuğuna çekilmesi ve hayata tamamen güvenlikçi bir açıdan bakması şaşırtıcı olmaz. Bu durumda olumsuz haber aramak medya için bir stratejik tercihe dönüşür. Olumlu haberlerin ‘haber' niteliğinin olmadığı düşünülürken, ortamın daha da gerilmesi okuyucuyu kendinize bağlamanın yollarından biri haline gelir. Öte yandan şiddet ortamının sürmesi belirli siyasi ve ideolojik aktörlerin lehine de olacaktır. Dolayısıyla söz konusu siyasetleri destekleyen medya organlarının güvensizlik mesajını sistematik olarak topluma verme çabasına girmeleri beklenir. Şiddet ortamının bitmesini isteyen medya kesimi ise genellikle çaresiz kalır çünkü haberi ‘görmeme' rahatlığı içinde davranamadığı gibi, böyle davrandığında da ‘kötü gazete' olur. Ne var ki medya şiddet ortamına ‘ayna' oluşturduğu ve ondan yararlanmaya kalktığı andan itibaren, sıradan insanın duygu ve düşüncelerinin medyaya yansıması için pek alan kalmaz. Sıradan insan pasif bir seyirciye, korkularıyla yaşayan bir ‘çocuğa' dönüşür. Bu noktada tanınmış kişilerin haber yapılması kurtarıcı bir işlev görür. Bu sayede pasifleşmiş sıradan okuyucu veya izleyiciye kendisini özdeşleştireceği bir kesim sunulur. Sıradan insanlar bu özel kişilerin duygu ve düşüncelerini takip ederek, kendilerini temsil etmeyen medyaya razı hale gelirler. Doğal olarak şiddet haberciliği ne denli yükselirse, tanınmış kişiler üzerinden üretilen yapay habercilik de o denli yükselecektir. Bilindiği üzere buna ‘magazin' deniyor ve baskı ortamlarının en manipülatif ve ideolojik alanlarından birini oluşturuyor. O nedenle örneğin Kürt meselesinin çözümüne karşı olan medyanın aynı zamanda en magazinci medya olması işin doğasında var…

Not: İlk kez izin alıyorum… 29 Mayıs'ta buluşmak üzere…       

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums