Bu davada hüküm belli!

  • 26.03.2016 00:00

 Erdoğan'ın müdahil olduğu bir davaya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun binlerce kişiyle gelmemesi, bu ülkede muhalefetin durumunu açıklamaya yeterlidir sanırım. CHP'nin demokrasiye, hukuka, medya bağımsızlığına önem verdiğini bildiğimiz “olağan şüphelileri” salondaydı. Ellerinden gelen desteği verdiler Can ve Erdem'e…

Ancak ana muhalefet partisi lideri, bu davayı Türkiye demokrasisi ve medyasının referandumuna dönüştürme cesareti gösteremedi. Ergenekon'a sahip çıktığı kadar sahip çıkamadı bu davaya.

 

Türkiye'nin demokratik dönüşümünün önündeki en büyük engeli göstermesi açısından yazıyorum bu satırları. Giderek köşeye sıkışan Erdoğan'lı bir Türkiye'nin demokratik yollarla değişip dönüşmesi artık imkânsız diyebiliriz. Sandıkla geldiler ama sandıkla gitmeyecekleri kesinleşti.

 

Dünkü dava Türkiye ‘otoriter' mi yoksa ‘faşizan' bir ülke mi tartışmasına da son noktayı koydu açıkçası.

 

Havuz Medyası'nın yayınları aslında Saray'ın nasıl bir komplo teorisi çerçevesinde düşündüğünün açık bir göstergesi. Rıza Zarrab soruşturması “Obama-Gülen” ittifakının bir sonucu, Can Dündar-Erdem Gül duruşmasını izlemeye gelen konsoloslar ise casusluk iddiasının bir kanıtı. Batı, Erdoğan'ı imha kararı almış, Sabah, Star, Akşam bunu yazıyor. Yeni Şafak zaten ayrı bir konu.

 

Bir yandan da Obama ile görüşebilmek için her yola başvuran bir lider, diğer yandan Obama'yı hain bir komplonun başı olarak gösteren medyası… Bir yandan Avrupa'ya vizesiz seyahat masalını bir başarı öyküsü olarak anlatan, Türkiye'yi Avrupa'nın bir parçası sayan iktidar, diğer yandan Avrupa'yı Can Dündar üzerinden casusluk ağının parçası ilan eden medyası.

 

Avrupa Birliği ve NATO başta olmak üzere Batı'nın bir çok kurumunun içinde yer alıp bu kadar Batı nefreti kusan başka bir ülke veya iktidar yoktur herhalde. Demokrasi, gazetecilik, insan hakları taleplerinin arkasında komplo arayan, hesap verilirliği darbe ile karıştıran, nereye gideceğini bilemeyen çaresiz ve o bir o kadar da tehlikeli kafa yapısıyla karşı karşıyayız maalesef.

 

Duruşmaya gelirsek… Bu mahkemenin ne hakimi, ne de savcısı olmak isterdim diyeyim, gerisini siz anlayın. Duruşmanın gizliliği kararını açıklayan mahkeme heyetinin salondaki kalabalığın protestoları arasında kaçar gibi salondan ayrılması en çarpıcı göstergeydi.

 

Türkiye'yi uzun bir süre önce terk etmiş adalet, dün Çağlayan'daki duruşma salonunda da yoktu. Meclis'e halkın oylarıyla seçilmiş, gerektiğinde devletin en mahrem sırlarına sahip olan milletvekillerinin bile davayı izlemesine izin verilmemesi, tek kelimeyle skandaldı. Milletin vekilinden sır saklayan bir yargı ve devlet anlayışı Türkiye'nin geldiği son nokta.

 

Bu kararın hükmü çoktan verilmiş. Onu küçük bir çocuk bile görebilir.

 

Türkiye her geçen gün daha kötüye gidiyor. Diyarbakır'daki askerlerine sahip çıkamayıp çareyi yayın yasağında bulan bir zihniyet, gerçeği yazmaya cesaret edenleri ağır şekilde cezalandırıyor. Türkiye toplumu bu suskunluğun bedelini çok ağır ödeyecek. Bedeli hep birlikte ödeyeceğiz.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums