Kürtler, Ankara ve Kandil’e barış mesajı verdi

  • 22.03.2016 00:00

 MÖ 200'de Amidi Asur hükümdarı Adad-Nirari'ye ait bir kılıç kabzasında şehrin adı “Amid” ya da “Amidi” olarak geçiyor. Roma ve Bizans kaynaklarında şehrin adı “Amid, O'mid, Emit, Amide” şeklinde adlandırıldığı görülüyor diyor tarihçiler. Kürtler bugün Diyarbakır'a Amed diyorlar. Türkiye, Müslüman Arapların işgali sırasında adlandırıldığı biçimiyle ‘Bekr kabilesinin yurdu'nu yani Diyaru Bekr'i Türkçeleştirerek kullanıyor.

Çocuğuna vereceği isimden, yaşadığı yerin adına, kullanacağı dilden kültürüne kadar her alana müdahale eden, yasaklayan devlet aklı günümüz koşullarında da değişmiş değil.

 

AKP bir ara bu katı tutumdan çıkabileceğinin, Kürtlerle ortak bir gelecek kurabileceğinin sinyallerini verdi ama bu çok kısa sürdü.

 

Geçen sene Abdullah Öcalan'ın Nevruz mesajının okunduğu meydandan bir yılda Nevruz yasak ve gerilimlerine geldik.

 

Sırf onunla kalmadık elbette. Gerilim çatışmaya, şehir savaşlarına, bombalara, yüzlerce ölüme dönüştü. Eğer barışa yönelik bir umut ışığı yanmazsa, bugünden itibaren daha da şiddetle tırmanmasını beklememiz gerekiyor.

 

Tel örgülerle ayrılmış bir coğrafyada akrabaları farklı ülkelere yayılmış bir halk yaşıyor. “Kobane düştü, düşüyor” diye sevinç naraları atan, Bayırbucak Türkmenleri için yanıp tutuşan bir görüntü veren AKP zihniyeti, bir tek gün Suriye'deki “Kürt kardeşlerim” lafını kullanmayarak Kürtlere yönelik bakışını açık olarak ortaya koydu.

 

Azez'in El Kaide elinde olmasını tercih etti, ediyor.

 

AKP, Kürtleri tehdit gören devlet paradigmasını aynen kabul etti ve ona uygun bir söylem tutturdu. Barış dilinden çatışmacı savaş diline çok çabuk bir geçiş gerçekleştirdi ve şiddetin bölgeden tüm Türkiye'ye yayılmasına ortam sağladı.

 

HDP ve yönetimine yönelik söylem de artık hedefin PKK olmaktan çıkıp tüm Kürtler olduğu algısını güçlendirdi Kürtlerde.

 

Devletin onca baskısı, yasağına rağmen dün binlerce Kürt'ün Nevruz alanlarını doldurması, kamuoyu yoklamalarını yalanlayan bir görüntü oldu. Ama bu görüntü aynı zamanda PKK'ye verilmiş açık bir barış mesajıydı. Kürtler anadilde eğitim de, yerinden yönetim de, büyük olasılıkla demokratik özerklik de istiyor. Ama dünkü görüntüler bunun için şiddeti değil, müzakereyi temel aldığını gösteriyor.

 

Kürtler, Nevruz'u Diyarbakır'dan Siirt'e coşku içinde, halaylarla kutlayarak barış talebini açıkça ortaya koyarken, Erdoğan İstanbul'da yaptığı konuşmada şiddet yönteminden vazgeçmeyeceğini vurguluyordu.

 

Baskılar, tutuklamalar, paralel yaftası, gazetelere el konulabilmesi… Hepsi Kürt sorununa bağlı gelişmeler. Hizmet'i de IŞİD'i de PKK'ye bağlamaya çalışan AKP, bütün hukuksuz müdahalelerini bu çerçevede halkın önemli bir kısmının nezdinde meşru kılabiliyor.

 

Ama bu durum ona sadece taktiksel bir üstünlük sağlıyor. Çünkü hukukun devreden çıkarıldığı bir ülkede devlet sistemi hızla çürüyor, ekonomi çöküyor. Türkiye'nin Batısı da barış için sokaklara dökülmezse, enseyi karartmaya başlayabilirsiniz.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums