Devlet gücünü eline geçirenler değişse de kirli taktikler değişmiyor. Dağlıca, Aktütün karakol baskınları AKP’nin önünü kesmek için yapılmıştı. Kaçakçı olduklarını bildiği insanları bombalayanlar, karakolların yanındaki militanları kaçakçı sanmayı tercih ettikleri için gencecik çocuklar öldü.

Şimdi salon salon dolaşıp bu baskınların aydınlatacağını söyleyen dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hiçbir şeyi aydınlatamadan emekli oldu. Ölen çocuklar öldükleriyle kaldı, evlatlarını kaybeden anaların yüreği hala yanıyor.

 Bu seçim tablo değişti…

 HDP’nin Türkiye partisi olarak katıldığı seçimde PKK şiddet olaylarından uzak duruyor. Evet silahı bırakmıyor ama yakın geçmişin kanlı eylemlerine de imza atmıyor. Çatışmasızlık ortamı, anti-Erdoğan oyları için cazibe merkezi haline gelen HDP’nin barajı aşma ihtimalini artırıyor.

 HDP’nin barajı aşması ise sadece Erdoğan’ın başkanlık hayalini suya düşürmekle kalmıyor, AKP’nin tek başına iktidar olma iddiasını bile zayıflatıyor.

TAM DA MİTİNG SAATİNDE...

 Yağma ve talana alışmış kesimler için büyük bir felaket bu... Özellikle Batı’dan HDP’ye akması muhtemel oyların önünün kesilebilmesi için HDP’nin şiddetle bağlantı içinde gösterilmesi, PKK’nın çatışma içine çekilmesi gerekiyor.

 Onun için HDP Eş Genel Başkanı’nın dediği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın miting saatleri sırasında Ağrı’da bir çatışma çıkıyor. Ne olduğu, neden olduğu, kaç kişi öldüğü konusunda bile tutarlılık yok.

 Olup biteni Selahattin Demirtaş bir bir anlatıyor ama Başbakan Davutoğlu kalkıp Demirtaş’ı yalancılıkla itham edebiliyor. Çok geçmeden olayın sesli görüntüleri düşüyor ortaya. Kimin doğru, kimin yalan söylediği ortaya çıkıyor.

 Aklımızda kalması gereken, orada gencecik bir insanın gençler birbirini vurmasın diye bedenini siper ettiği ve barış için canını verdiği gerçeği...

 Kürt tarafında ‘barış tehlikeye girmesin’ diye ölümü göze alanlar varsa, şiddeti körükleyen, şehit cenazeleri gelsin isteyen kimdir acaba!

 SARAY DÜZENİNİN SONU...

 O askerlerin bölgede ölmeleri için bırakıldıkları, sivil yurttaşların helikopterlerden açılan ateşe rağmen o askerleri kurtarmak için risk aldıklarını gördük. Asker ölümü ve şehit cenazelerinden medet umanların hesap vereceği günler de gelecek elbet.

 7 Haziran seçimine az bir süre kala kimin ne hesap peşinde olduğunu Havuz Medyası’nın yalan manşetleri, iftira haberleri bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor. Gariban Anadolu gencinin kanı, canı üzerinden oy devşirmek isteyenler ortaya çıkıyor.

 Gerçek o kadar güçlü ki ama bir tokat gibi her yalanlarını suratlarına çarpıyor her seferinde. Bu tablo gösteriyor ki, AKP hızla eriyor. AKP’de seçimi kazanamamak, seçim sonrası hesap vermek telaşı başlamış.

HDP’nin yüzde 11 olması, Saray düzeninin sonu anlamına gelecektir. Bütün oyun bunun üzerinde. Demokrasiye inanan herkesin bu oyunu bozmak boynunun borcudur.