Etyen Mahçupyan nerede yanılıyor?

  • 10.01.2015 00:00

 Başbakan Davutoğlu’nun Başdanışmanı Etyen Mahçupyan, AKP’nin devleti dönüştürme iradesini yalnız kalmasına bağlayarak ‘‘AKP, devleti yalnız kaldığı için bu kadar değiştirebildi’’ demiş. Başdanışmanın siyasi süreci yorumlama biçimi böyleyse, hem AKP’nin hem Davutoğlu’nun işi çok zor.


AKP niye yalnız kaldı?

Kendi öyle istediği için en başta. Tercihini o yönde yaptı. Başdanışman unutmuş olabilir ama hatırlatalım; AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, 2013 Mart ayının sonunda Suriçi Grubu Derneği’nin toplantısında yaptığı konuşmada AKP olarak artık kendi başlarına yürüyeceklerini şu sözlerle dile getirmişti:

STATÜKOCU ÖZÜNE DÖNDÜ

“10 yıllık iktidar dönemimizde şu ya da bu şekilde bizimle paydaş olanlar, gelecek 10 yılda bizimle paydaş olmayacaklar. Onlar da şu ya da bu şekilde her ne kadar bizi hazmedemeseler de; diyelim ki liberal kesimler, şu ya da bu şekilde bu süreçte bir şekilde paydaş oldular, ancak gelecek inşa dönemidir. İnşa dönemi onların arzu ettiği gibi olmayacak. AKP iktidarı 10 yılda çok şey yaptı, ancak yaptıkları bu devletin kurumsal hafızasına yazılmazsa bertaraf edilmesi çok kolay olacaktır”

Yani, AKP devletin yapısından hukuk alanına uzanan reformlarıyla AKP’ye ayak bağı olan liberal kesimden kurtulmak 3’üncü dönem iktidarının bilinçli bir politikası olmuş, devleti değiştirmek değil, devleti vesayetçi biçimine İslamcı bir biçimde dönüştürmek hedefi esas alınmıştı.

Babuşçu’nun net biçimde açıkladığı ve hiçbir önde gelen parti yetkilisi tarafından yalanlanmayan açıklamaları AKP’nin ve Erdoğan’ın siyasi stratejisini net bir biçimde ortaya koymuştu.

2002-2010 yılları AKP’nin liberaldemokratik kesimler ve Avrupa Birliği ile zorunlu olarak kurduğu ittifak yıllarıydı. Askere karşı kendisini savunmasız hisseden AKP bu ittifak sayesinde konumunu güçlendirdi ve 3’üncü dönemde statükocu ve İslamcı özüne döndü. Mesele bundan ibarettir.

RADİKAL ÖRGÜTLERLE İLİŞKİ

Bu dönem sadece demokrat kesimlerle değil, demokrasiyi ve İslamı Milli Görüş geleneği gibi yorumlamayan Müslüman kesimlerle de kopma dönemidir. Cemaat’le kavga başlamadan çok önce Hizmet kadrolarının devlet içindeki tasfiyesi başlamıştı. AKP, Milli Görüş geleneğinden gelmeyen kesimleri yolsuzluk skandallarından çok önce gözden çıkarmıştı. Yolsuzluk dosyaları, yavaş yavaş eritme taktiğinin yerine kökten kesip atma yönteminin uygulanmasına yol açtı, o kadar.

Milli Görüş çizgisine gelinmesi parti içindeki anti-Batıcı duyguların güçlenmesine, Avrupa Birliği ile iplerin kopma noktasına getirilmesine, daha da ötesi El-Nusra, IŞİD gibi radikal örgütlerle ilişki kurma, onları amaçlar uğruna kullanmanın makul olacağı noktasına getirdi. Gezi’de, Alevilere karşı kullanılan dilde, aşağılanan demokratlara yönelik üslupta hep bu taktiğin izleri vardı. O nedenle Mahçupyan kendini kandırmasın. O orada, devleti dönüştürmenin aracı olarak bulunmuyor, Davutoğlu’nun Batılılara, “Bakın biz ne kadar hoşgörülüyüz. Osmanlı dönemi gibi Hristiyan danışmanlarımız” var diyebilmesi için bulunuyor. Tıpkı, 2015’e karşı bulunan kilise projesi gibi, göstermelik

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums