Mustafa Ezer, Akçakoca, Muzaffer Yiğit Yığılca, Durmuş Yılmaz Düzce

Merkez ilçe başkan adayı olmuşlar.
 
Nasıl mı olmuşlar? Mülakatla, efendim mülakatla.
 
Demokratik bir ülkede yaşıyorsanız bu adaylıkların bazı teamüller
gereğince olduğunu düşünürsünüz, mesela belirli sayıda önseçim
delegesinin imzası ya da sadece belirli sayıda partilinin imzası gibi.
 
Demokratik olduğunu söyleyen ancak gerçek demokratların çok az olduğu
ülkemizde, demokrasinin en büyük çözümü olan seçim yerine ikame edilen
mülakat heyulası ilimizin başına da çökmüş görünüyor.
 
AKP Genel Merkezine çağrılan adaylar, AK Parti Teşkilat Başkanı Ekrem
Erdem, İl Başkanı Mustafa Yılmaz, Bölge koordinatörü Sakarya
Milletvekili Hasan Çelik ve İl Koordinatörü Kocaeli Milletvekili
Mehmet Ali Okur'dan oluşan komisyon  tarafından mülakata tabi
tutulmuşlar.
 
Ben en çok mülakatta neler sorulduğunu merak ediyorum. Neler
sorulmadığını tahmin edebiliyorum. "Demokrasiye inanır mısınız?"  diye
sorulmamıştır mesela. Bu uygulamayı yapanlar bu durum demokratik
olmadığını elbette biliyorlardır.
 
Acaba adaylara mülakatta ne soracakları ile ön bilgi vermişler midir?
Adaylar soru gelebilecek konuları çalışmışlar mıdır? Çünkü ülkemizde
imtihana çalışıldığı gibi, mülakata da çalışılır, kurulun niteliğine
göre.
 
Güncel sorulardan sormuşlar mıdır acaba? Dersim Kıyım'ından mesela, ya
da ülkemizi ziyaret edecek ABD Başkan Yardımcısının adını. Dünyadan
haberdar olmak ilçe başkanı olarak atanarak seçilmek için artı puan
kazandırmış mıdır, acaba?
 
Bana sorarsanız kesinlikle Sıffın Muhaberelerinden ve Hakem Olayından
sorular sormuşlardır. Çünkü kendisini Amr b.El as yerine(kurnazlığına)
 karşısındakini Ebu Musa el-Esari yerine koymak siyasetin vazgeçilmezi
olmuş durumda.
 
Vakit namazları kaç rekâttır, ya da abdest nasıl alınır gibi sorular
sorulmamıştır, sorulduysa bile adayların hepsinin bu konulardan tam
not almışlardır.
 
Kocaeli Milletvekili Mehmet Ali Okur İl Koordinatörü olarak bu kurulda
bulunmuş, eğer Düzce'den herhangi bir milletvekili başka illere
koordinatör olarak atanmazsa hatırım kalır, Düzce'ye atadıkları
milletvekillerinden niye bu görevlere layık biri yok diye.
 
Hiç olmazsa milletvekilimiz ile şu ilin koordinatörü diye övünürüz.
İlimizin sorunlarını erteledi, o ili koordine ettikten sonra Düzce
sorunları ile uğraşacak diye teselli bulurduk.
 
Bu mülakat ile ilçe başkanlarının atanarak seçilmesi bence tam bir
kara mizah misali. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun
seçimi gibi, Sayın Kılıçdaroğlu'da atanarak genel başkanlığa
seçilmişti.
 
 Demokratım deyip atanarak seçilmeyi kabul etmekten daha iyi kara
mizah misalleri bulmak zordur,ancak ülkemiz kara mizahtan hoşlananlar
için cennet gibi.
 
Kara mizah misalini artıralım ilçe başkanlarının atanarak seçilmeleri
AKP'nin çok eleştirdiği tek parti döneminin milletvekili seçiminden ne
farkı var? O zaman da milletvekilleri atanarak seçiliyordu.
 
 AKP uygulamaları ile en çok eleştirdiği eski/yeni CHP'ye benzemesi
kara mizahın şahikalarından biri olarak değerlendirilmesi gerekir.
 
Atama ile gelen ilçe başkanları kendi ilçelerinin başkanı olmaktan çok
öncelikle AKP Genel Merkezi ilçe başkanı olarak kalacaklardır, sonra
ilçelerinin ilçe başkanları.
 
Akçakoca'da Sayın Mustafa Ezer'in seçimi alacağına birçok kişi garanti
diye bakıyordu. Bu operasyonla Sayın Mustafa Ezer AKP Genel Merkezi
tarafından atanarak seçilmiş bir başkan adayı konumuna düşürülmüştür.
Siyasi rüştünü ispat etmesine izin verilmemiştir.
 
İstenen de budur, kurulan yeni statükoya tabi olacak örgütler kurmak.
Kurulan yeni statükoya karşı çıkabilecek kişileri tasfiye etmek, y a
da sistem içinde ehlileştirmek.
 
Ben seçimle geldim diyerek siyaset yapabilecek ilçe başkanları yerine
il yönetimine ya da genel merkeze sorayım diyecek siyasetçilere yol
vermek.
 
İtaat yoksa ikbal de yok demektir bu, Türkçe ile de dünyanın tüm diğer
dilleri ile de.
 
Ancak AKP tarafından kurulan yeni statükonun birden fazla hizbi
olduğunu kendi içlerinde de iktidar mücadelesi verdiklerini
unutulmaması gerekir, bir bakmışsınız mülakatı yapan hizip bir anda
tasfiye edilmiştir. AKP'nin kurmakta olduğu yeni statükodan ikbal
arayanlar da bu durumu hesaba katmalılar.
 
AKP'den ikbal arayanların en hırslıları da gazetemizin ziyaretçi
sayfasına takma isimle notlar bırakanlar,gerçek kişilikleri ile
siyasette sahne almaya medeni cesaretleri yoksa bırakın seçimle
gelmeyi mülakat için bile çağrı alamayacaklardır.
 
Bu atanarak seçilmeler ülkemize ve Düzce'mize gelecek huzurun ve
barışın müjdeleyicisi olamaz,benzeri misallerde de olmamıştı ki.