- 5.02.2016 00:00
DİKKAT... Bu bir köşe yazısı değildir. Bu yazı, eli kalem tutan, sandıkta oyunu Erdoğan ve AK Parti’ye veren, çünkü çocuklarına iyi bir Türkiye bırakmanın garantisinin Erdoğan olduğuna inanan, dolayısıyla daha iyi bir ülkede yaşayabilmek adına Erdoğan’dan beklenti çıtası hayli yüksek bir vatandaşın yürek çağrısı olarak kayda geçsin.
Lütfen, lütfen, lütfen...
***
Sayın Cumhurbaşkanım…
Öncelikle Rabbim, bu millete, bu ülkeye, bu topraklara vahşet dolu öylesi bir geceyi bir daha yaşatmasın…
Ben sizin o gece, metanetle, tevekkülle, vakur içerisinde söylediğiniz bir cümleye takılıp kaldım… O cümle beni kendime getirdi, gözlerimi açtı…
O cümle şuydu:
“Bu darbe girişimi bizlere Allah’ın bir lütfudur.”
Bu cümleyi ancak "Sizin hayır gördüklerinizde şer, şer gördüklerinizde mutlaka hayır vardır” ayetine inanan birisi söyleyebilirdi.
Sayın Cumhurbaşkanım nitekim öyle de oldu…
250 canımızı şehit verdiğimiz 15 Temmuz gecesi ülkemiz için hayırlara vesile oldu.
FETÖ’nün TSK içindeki eli kanlı, gözü dönmüş canileri o kalkışmayı yapmasaydı; bunların eli kanlı bir terör örgütü olduğu anlaşılmayacaktı.
***
Sayın Cumhurbaşkanım…
Uzunca zamandır ilk kez ülkeme dair umutlar taşımaktayım... 15 Temmuz gecesi ülkemde oluşan tablo, beni geleceğe dair heyecanlandırıyor. Bu büyülü, masalsı hava hiç bozulmasın istiyorum. Nazarlar değmesin istiyorum.
Arada çıkan “kötü sesleri” saymazsak, ciddiye almazsak, ülkemizde genel bir huzur havası hakim artık. Millet olduğumuz duygusu hakim.
Sayın Cumhurbaşkanım bu büyü bozulmasın lütfen…
15 Temmuz gecesi, siz o gece daha “ben de meydanda olacağım” demeden, bu millet meydanları doldurmaya başladı.
Siz daha “el ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz” demeden bu millet, MHP’lisi, CHP’lisi hatta hiçbir partiye oy vermeyeni dahi el ele, omuz omuza verip sokaklara döküldü, kenetlendi.
Sokaklarda halkın sesi gökyüzünü inletti “darbeye hayır” diye, içeride CNN Türk’ten NTV’sine kadar ekranlar inletildi “darbeye hayır” diye… Ki en güzel yayınları da “dışlanan, iteklenen, ötekileştirilen” o medya yaptı. Allah da bizler de şahidiz. Kimse zerre kadar tanklara pirim vermedi.
Sayın Cumhurbaşkanım…
Kemal Kılıçdaroğlu da Devlet Bahçeli de daha ilk dakikalarda çıkıp darbeyi lanetledi.
15 Temmuz gecesinden bu yana üsluplar yumuşadı. Nazikleşti. Tam da gıptayla baktığımız, imrendiğimiz demokrasilerin olduğu ülkelerde olduğu gibi… Herkes kucağında biriktirdiği eleştirisini, heybesinde taşıdığı öfkesini bir kenara bıraktı; ülkemiz diyebildi.
***
Gecelerdir meydanlarda tutulan demokrasi nöbetleri 7 Ağustos günü Yenikapı’da büyük bir gövde gösterisiyle taçlandırılacak. Yine el ele, omuz omuza…
Sayın Devlet Bahçeli davetinize ilk andan itibaren olumlu yaklaşıp “orada olacağım” dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu oldukça nazik bir üslupla “heyet göndereceğim ben gitmeyeceğim” cevabı verdi.
Siz hiç alınganlık göstermediniz. Davetinizi yinelediniz. Hükümette bastırıyor Sayın Kılıçdaroğlu gelsin diye…
Sayın Cumhurbaşkanım…
Kemal Kılıçdaroğlu’nu tekrar arayın. Yine arayın. Gelmesi için ikna edin. O gün o meydanda sizinle birlikte Kılıçdaroğlu’nu da görmek istiyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanım…
Sadece Devlet Bahçeli değil, sadece Kemal Kılıçdaroğlu değil… O platformda sizin dava arkadaşlarınız da olsunlar. Sizinle birlikte yola çıkan arkadaşlarınız. Sayın Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Beşir Atalay, Sadullah Ergin, Hüseyin Çelik… Liste uzayabilir… 10’ar dakika onlar da çıksınlar konuşsunlar, bu milleti o geceki dayanışmadan dolayı kutlasınlar...
Sayın Cumhurbaşkanım…
Ülkemiz 16 Temmuz’dan geriye adım atmasın... Böyle gitsin… Ancak AK Parti için de eski güzel günlere geri dönülsün… Çünkü, güzel günlerdi.
Sayın Cumhurbaşkanım, ben AK Parti dediğim zaman gerisini şöyle getirmek istiyorum…
AK Parti, Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Binali Yıldırım, Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç, Beşir Atalay, Cemil Çiçek, Hüseyin Çelik, Sadullah Ergin, Nihat Ergün…
Rahmetli Erol Ağabeyimiz de bu tablodan oldukça mutlu olurdu…
Sayın Cumhurbaşkanım…
Bu mektubu kaleme alırken, hemen aklıma gelen isimler bunlardı. Kırk kere düşünsem liste hep aynı olacak. Başka türlü saymam mümkün değil. Bu davanın gerçek sahibi bunlar ve bu isimler sizin dava arkadaşlarınız.
Yenikapı gerçek anlamda bir milat olsun. Ülkemiz için de…
AK Parti için de… Sizin dava arkadaşlarınıza karşı, FETÖ’cü ahlaka sahip, onların kullandığı lanetli, ahlaksız argümanları kullanarak kendilerine yer açmaya çalışan kifayetsiz muhteris, kumpasçıların seslerine de bir ses ayarı getirin. Memleketimizin ve bu ülkeye daha yapacağı çok hizmet olan AK Parti’nin selameti için.
Sayın Cumhurbaşkanım…
Selam ve hürmetlerimle…
Yorum Yap