2010 yılında üç sene kaldığı hapishaneden çıkarken muhtemelen evinin önünün Esad'ın zindanlarından daha tehlikeli olabileceğini düşünmüyordu.

Mişel Temo, 2011 yılının Eylül ayında bir suikast girişiminden sağ kurtulmayı başarmıştı. Ancak onu öldürmeyi kafasına koymuş katilleri kararlıydı. Bir ay sonra, 7 Ekim 2011'de, Kamışlı'da evinin önünde öldürülecekti.

Kurucusu olduğu Kürt Gelecek Hareket Partisi, Suriye'de Kürtlerle beraber diğer unsurların hak ve özgürlüklerini barışçı şekilde savunan, Suriye'nin demokratik ve çoğulcu bir sisteme geçmesini savunan bir siyasi hareketti.

2008 yılında Esad'ın Kürtlere yönelik yaptığı katliamları protesto ettiği için hapse atılmıştı. Hapisten çıktığında ise Suriye devrimi filizleniyordu.

Temo, Suriye Kürtleri’nin Esad rejimine karşı başkaldıran Araplar ile birlikte hareket etmesi gerektiğine inanıyordu. Suriye Ulusal Konseyinin kurucularından biri oldu. Suriye'de tüm unsurların muhalefet çatısı altında buluşması için çabalarda bulundu.

Bu duruşunun bedelini ise hayatı ile ödeyecekti.

Hikâyenin devamını ise hep beraber izledik.

PYD'nin muhaliflerini sindirerek, Suriye Kürtleri üzerinde bir tekel kurma sürecini ve Esad rejimi ile kirli pazarlıklar sonucunda Suriye Kürtleri’ni Suriye'deki diğer unsurlardan koparma girişimini...

Geçtiğimiz hafta Urfa'da Mişel Temo'nun kardeşi, Abdülaziz Temo tarafından Bağımsız Suriye Kürtleri Derneği kuruldu. Temo, PYD'ye katılmayan çok sayıda Kürt'ün bulunduğunu ifade ederken, girişimlerinin PYD ve rejime karşı çıkan Kürtleri birleştirme hedefinde olduğunu söyledi.

Bu oluşum, ilginç bir şekilde Türkiye'de Kürt siyasetinde farklı arayışların olduğu bir döneme denk geliyor.

Habertürk gazetesinde Kübra Par'a konuşan Altan Tan yeni bir Kürt partisinin sinyalini verdi:

"Kürt siyasetinde bir yol ayrımındayız şu an. Çatışma, iç savaş, devrimci halk savaşında ısrar edenlerle buna karşı olup demokratik mücadeleyi seçenlerin bir yol ayrımı olacak... PKK'nin yeniden şiddet sarmalına girmesinin hiçbir izahı yok... Bu savaş stratejisi devam ederse ve ağırlıklı sol, sosyalist, seküler söylem devam ederse farklı oluşumlar olabilir..."

Mevcut tabloda Suriye veya Türkiye'de kurulacak alternatif bir Kürt oluşumunun ne kadar başarılı olabileceği bir muamma.

Ancak ABD'nin pozisyonunun değişmesi ve ABD başkanlık seçimlerinden sonra Suriye'de bir politika değişikliği ile böylesi girişimlerin güçlenme ihtimali mevcut.

Özellikle Irak bölgesel Kürdistan yönetiminin bağımsızlık ilan etmesi ile bölgede İran etkisindeki Kürt grupların güç kaybetmesi muhtemel.

Bu anlamda Kürt siyasetinde yeni arayışlar dönemine girdiğimizi söylemek yanlış olmayacaktır.