Oldu Bittiyi Kabul Etmek

  • 9.02.2016 00:00

 Davutoğlu’nun ipi çekildikten sonra Cumhurbaşkanımız yaptığı ilk konuşmada adaletin önemine vurgu yaptı, küresel düzeyde adalet kıtlığı çektiğimizi belirtti ve ekledi:

“Adaletin içi boş bir kavrama dönüştürülmesi, insanlığın geleceği için en büyük tehdittir.”

Ne güzel konuştu, ağzına sağlık!

İyi de göreve gelinirken korumak için ant içilen anayasaya göre, içinden çıkılan parti ile ilişkiyi kesmek varken tutup parti içinde operasyon yapılıyorsa, adalet kavramı güçlenmiş mi olur, içi boşaltılmış mı?

Anayasanın vermediği bir yetkiyi kullanılıp mevcut anayasal prosedüre göre seçimle gelmiş başbakanın işine (atama ile gelmiş gibi) son vermek, pratikte adaletin içini boşaltmak olmuyor mu?

Adalete güvenceyi nerede aramalı?

Anayasada, hukukta, hukukun üstünlüğünde mi, yoksa biat kültüründe mi?

Biat kültürü ile oldubittiler kabul edildiğinde adalet duygusu güçlenmiş mi olur, körelir mi?

Ancak hamisinin desteği ile (koltuk değneği ile) ayakta durmaya alışmış bürokratik kadrolarla yürüyen bir sistemde adalet duygusu filizlenebilir mi?

Amirine, velinimetine, şefine, reisine, şeyhine, ulu liderine, dini liderine kulluk, yandaşlık duyguları ile bağlanan, hatta tapınan, her fırsatta methiye düzen memurlardan, devşirmelerden vicdanı ile hareket etmelerini nasıl beklersin?

Vicdanların mühürlendiği yerde adalet işler mi?

Başbakanı, bakanları, hâkimleri, güvenlik görevlileri, rektörleri, ekonomistleri liderin iki dudağı arasından çıkana göre hareket ediyorsa o ülkede adaletten söz edilebilir mi? Böyle bir ülke nasıl kalkınır, dış itibarı ne olur?

Özlenen, getirilecek olan “başkanlık” sistemi bu mudur? İleri demokrasi bu mudur?

Hrant’ın katilini katliamın olduğu süreçte adım adım izleyen 6 jandarma istihbaratçısının kayıp görüntülerine 9 yıl sonra ulaşıldı. Adalet bu mu?

Komşu ülkede devam eden bir iç savaş var ve siz çatışan gruplardan birine insani yardım adı altında silah gönderiyorsunuz. İki gazeteci bunu saptamış, görüntülerini yayınlamış, haberini yapmış. Uluslar arası hukuka göre suç olan bu fiilin sorumlularını ortaya çıkarıp, ülkeyi aklayacağın yerde bu olayı ifşa eden gazetecileri tehdit ediyor, tutukluyor, devletin gizli sırlarını ifşa ettiler diye cezalandırıyorsun. Yani suça sahip çıkmış oluyorsun. Adaletin içi dolmuş mu oldu?     

Balyozcular, Kafesçiler, Zirve katliamcıları dışarıda, gazeteciler (bugün Baransu, yarın Can Dündar) içerde, barış isteyen akademisyenler işinden atılmış, adalet bunun neresinde?

Bütün bu oldubittiler dünyanın gözleri önünde oluyor. Bu işlerin mimarları, mühendisleri “adalet, adalet” diye diye bildikleri yolda ilerliyorlar.

Baskın seçimle parlamentoda başkanın adamları hele biraz daha çoğalsın. “Parlamenter sistem içinden başkanlık sistemine nasıl geçildi?” “Müslüman gençlik nasıl yaratıldı?” kitapları yakında bitecek, yazılmış olacak, az kaldı.

Geriye kalan “tedirgin demokratlar” ne mi yapıyorlar, içi boş laflarda teselli arıyorlar, seyrediyorlar işte. Zaman zaman da tehdit ve türlü oyunlarla yola gizli ya da açık destek veriyorlar yeni kurtarıcılara. Ellerinden bu geliyor.

Yakında yazımı bitecek o kitapları okumaya başlayacaklar. 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums