Kirli siyasetin keklikleri!

  • 10.09.2015 00:00

 Sanıyorum 70’lerin sonuydu tanınmış bir sendikacı girdiği polemikte kinayede bulunmak için bir hikâye anlattı. Pazarda alışveriş sırasında bir vatandaş keklik satıldığını görür, satıcıya sorar: “Kaça keklikler?”. Satıcı “bu 50 lira” der, “bu ise 1000 lira”. Vatandaş merak eder “neden bu diğerinden o kadar pahalı?”. Pazarcı yanıtlar: “bunu keser yersin, ama diğeri özeldir. Kekliklerin bol olduğu bir yere bağlarsın, öter, öyle öter ki ötüşüne diğer keklikler gelirler, sen de dilediğin kadar avlarsın”.

Sonra bu sendikacı, yöneticisi olduğu konfederasyonda, daha sonra atıldığı siyasete öyle işler yaptı ki, yaptıkları anlattığı hikâyedeki kekliğin üstlendiği role öylesine benziyordu ki;  arkadaşları adına “keklik” koydular.

Bugün HDP’nin sahip çıktığı “Türkiyelileşme” projesinin mimarı aslında Erdal İnönü’dür. Sayın İnönü büyük öngörü ve özveriyle Türkiye’de demokratik siyasette bölünmenin önüne geçmek istedi. Kasım 1991 erken genel seçimlerde Halkın Emek Partisi (HEP) üyesi 18 milletvekili Erdal İnönü’nün çabalarıyla SHP listelerinden meclise girdi. O gün o proje başarılı olsaydı büyük olasılıkla bugünler farklı yaşanacaktı.

Leyla Zana ve Hadip Dicle’nin yol açtığı yemin krizinin ardından Kandil savaş başlattı. HEP milletvekilleri SHP’den ayrıldılar. Bu ayrılmada “keklik” namıyla ün yapan eski sendikacının da önemli rolü oldu. Ardından HEP milletvekilleri meclis merdivenlerinde tekme tokat tutuklandılar. Jitem işe karıştı, cadı avı başladı, Hizbullah hortladı, faili meçhuller yaşandı.

Türkiye’nin siyasi tarihi kimlik savaşları tarihidir. Keklikler, bu savaşta etik kirlenmenin hem göstergesi hem müsebbibi oldular. 2010’dan bu yana “keklik” sayısında belirgin bir artış oldu. Kürt kökenli, Türk kökenli keklikler, dinciler, liberaller,  soldan gelenler, sağdan gelenler, eski Marksistler;  köşe kadılıları, olay yöneticileri (moderatör), milletvekili, oldular.

Aslında bu keklikleri de kendi içlerinde bir tasnife tabi tutmak lazım!

Kimileri var iyi yağdanlık, iyi örnek olsun diye olaya dâhil edilmişlerdir. Yaratıcılıkları sınırlıdır. Bütün maharetleri her devirde güçlü olana yamanabilme ve rüzgârın ne zaman yön değiştireceğini kestirebilme özelliklerinden gelir. Sınırlı yaratıcılıkları, sınırsız lafazanlıkları ile her devirde ayakta kalmayı başarmışlardır.

Kimi de son derece bilinçli, rolüne özel olarak hazırlanmış, parlatılmış, tetikçi haline gelmiş, ya da getirilmiştir. Önce müdürlük, genel müdürlük hatta valilik gibi belli görevlerde denenirler. Başarılı olurlarsa sonra kilit kurumların ve durumların başına getirilirler.

Kimi geçmişte büyük acılar çekmiştir, en yakınlarının katline tanıklık etmiştir. Ama huzuru güçlü olana payanda olmada bulmuştur. Güney Doğuda insanları sokağa çıkamaz, çocuklar ölür, evler taranır, ormanlar yanarken o çektiği acıların sermayesi ile köşesinde HDP’yi Sarayla iyi geçinmeye çağırır.

Kimi önce karşının kekliği olarak isim yapmıştır. Mesela dini duyarlığı yüzünden CHP’de milletvekilliği kapmıştır.  Sonra farkına varır ki burada kendisine ikbal yok, alelacele kendini kullandırabileceği asıl partiye kapağı atar.  Geçmişte verdiği fetvaların tam tersi “Hz Muhammet bugün sağ olsa” fetvaları vermeye başlar.

Üstlendiği sert kimlik politikasıyla muhalefet içinde gönüllü keklik rolüne soyunmuş bir de partimiz var.  7 Haziran seçimlerinden sonra damarlarında akan kanın sesine kulak verdi, demediğini bırakmadığı siyasetin, siyaseti kontrol etmesinin önünü açtı. Bu dünya etme bulma dünyası, siz bir ihanet yolu atçıysanız o yoldan pekâlâ bir gün eski Başbuğun oğlu da gider, size de ihanet eder.  

7 Haziran seçimlerinde HDP 80 milletvekili ile meclise girdi. Sorunların demokrasi içinde çözülme umudu bir kez daha güçlendi. Ama Saray bir kez öfkelenmişti, Kandil gelişmeyi kendisi için tehlikeli görmüştü. Seçimlerde 400 milletvekili vermeyen seçmen cezalandırılmalı, “Seni Başkan yaptırmayacağız” diyen parti bedel ödemeliydi. Cezalandırmanın şiddetine bağlı olarak güçlü olana biat sağlanacak; Kandil de ayrıcalıklarını sürdürecekti.

Güney Doğu yangın yerine döndü, 90’lı yıllara rahmet okutacak cadı avı da arkasından başladı. Pekâlâ, helikopterle taşınabilecekken askerler PKK’nın kontrolü altında tuttuğu vadiden geçirildi. Keklik haberi aldı, ama ne hikmetse 300-400 gerillayla pusu kurulduğundan istihbaratın haberi olmadı. O gün on altı asker katledildi; ertesi gün aynı yöntemle bir o kadar da polis. Murat edilen gerçekleşmiş, milliyetçi duygular coşmuş, tavan yapmıştı. Sokaklarda Kürt avına çıkılacak, ülkenin dört bir yanında HDP binaları talan edilecekti. Bir kez daha amaç hâsıl olmuş, demokratik siyaset şiddetle terbiye edilmiş, iki ay sonra gidilecek “kontrollü” seçimin yolu açılmıştı. Birileri alınan sonuçtan herhalde oldukça memnundur.

Keklikler Türkiye’de kimlik savaşlarında hep özel yer işgal ede geldiler. Fakat hiçbir dönemde oynadıkları rol bugünkü kadar uğursuz olmadı.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums