- 1.07.2012 00:00
Kimi yazar ve gazetelerin ahlâklı olmayan ve haksız bir biçimde dillerine doladıkları Demokratik Gelişim Enstitüsü ile birlikte Galler’de yeni bir izleme ve inceleme gezisindeyim. | |
Galler, 1999’da Britanya’dan bazı yetkileri devralan bir ülke. Farklı toplumsal aidiyetler ve etnik dokuların bir arada yaşaması konusunda farklı bir örnek oluşturuyor. İnceleme ve izleme gezisi de bu amaçla yapılıyor. “Dünya deneyiminden, bu kez Galler’den ne öğrenebiliriz, kendi ülkemizde yaşadığımız sorunun, Kürt sorununun çözümü için başka ülke deneyimlerinden nasıl istifade edebiliriz?” Soru ve mesele bu… Bu incelemelerin amacı, sadece öğrenmek değil, aynı zamanda öğrenilenleri paylaşmak… Kaynak: Aksiyon Dergisi Ancak DPI (Demokratic Progress) ve katılımcılarına, bizlere yönelik saldırılar, yalan haber ve iddialar öyle bir noktaya geldi ki konuya yakın-uzak pek çok kişinin bu konuda kafası karışıyor ve bu konuya zaman zaman temas etmek kaçınılmaz hale geliyor. Öyle yapalım… DPI sivil bir kuruluş… Kurucuları arasında eski diplomatlar, gazeteciler, siyasetçiler ve akademisyenler var. Sivil ve insancıl çalışmalara önemli fonlar ayıran kaynaklarını proje bazında açık ve şeffaf bir şekilde elde ediyor. Kaynak için başvurdukları arasında İsveç, Norveç gibi ülkeler, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, Açık Toplum Enstitüsü var… Halihazırda Türkiye, Ortadoğu ve Afrika üzerine bir dizi proje yürütüyor. Projelerin ortak noktası şu: Çatışma alanlarında, demokratik bir çözümün geliştirilmesi için farklı tarafların bir araya gelip bilgi, fikir, kaygı ve önerilerini paylaşabilecekleri bir atmosfer oluşturmak. Peki faaliyetleri neler? Onlar da şeffaf ve açık… Bu faaliyetler araştırma, kamuoyunun yaygın bir şekilde tartışmaya katılımına imkân sağlayacak yuvarlak masa toplantıları, seminerler, atölyeler ve konferanslardan oluşuyor. Türkiye projesi çerçevesinde Türkiye’de açık katılımlı üç toplantı yaptı. Bunlardan birinde, IRA sorununun çözülmesinde Blair’in sağ kolu olan Jonattan Powel’ı dinledi. Bir diğerinde İngiliz ve İrlandalı gazetecilerin katılımıyla ve önemli bir Türk gazeteci grubunun önünde etnik sorunlarda medyanın rolünü tartıştı. Londra, Belfast, Dublin ve Edinburgh’u ziyaret etti, çatışmaların çözümü, anayasal düzenlemeler, İskoçya ve Kuzey İrlanda örneklerinde yetki devri, Birleşik Krallık’ta dil ve kimlik hakları gibi konularda her düzeyde devlet aktörleri, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve gazetecilerle temas etti. Türkiye projesinin başka önemli bir boyutu daha var. Bu temas gezileri ve toplantılar geniş bir heyetle yapılıyor. Bu heyette akademisyenler, gazeteciler ve siyasetçiler var. MHP dışında Meclis’te temsil edilen her siyasi parti bu gezilere ve toplantılara üçer milletvekiliyle katılıyor. AK Parti Sivas Milletvekili Nursuna Memecan, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Tekelioğlu, AK Parti Karaman Milletvekili Lütfi Elvan, BDP milletvekilleri Ayla Akat, Nazmi Gür, Levent Tüzel, CHP milletvekilleri Levent Gök ve Sezgin Tanrıkulu var. Katılımları partilerin onayıyla gerçekleşiyor ve öğrendiklerini kendi partilerine aktarıyorlar. Gazeteciler bunları okurlarıyla paylaşıyor, akademisyenler ise çözüm ve bilgi araçlarını çoğaltıyor. Ve bu toplantıların ve temasların tutanakları ilgilenenler için www.democraticprogress.org sitesinde yayımlanıyor. Bu satırları, Cardiff’te Galler hükümetinin genel hukuk sorumlusu üyesinin verdiği brifingi izlerken yazıyorum. Bir hafta sürecek ve “Dil, Kültür, Kimlik Hakları ile Galler’de Yetki Devri’ başlığı altında düzenlenecek olan karşılaştırmalı çalışma gezisinin ev sahipliğini Galler hükümeti yapıyor. Galler, Büyük Britanya’nın bir parçası. Galler’e, 1999’da yapılan bir anlaşmadan sonra, özellikle kültür ve kimlik merkezli 20 ayrı konuda bir yetki devri yapıldı. Bunlar arasında sağlık, eğitim, kültür, dil, turizm, tarım, hayvancılık gibi konular var. Güvenlik, adliye, dış politika, vergi sahasında ise yetki Londra’da… Galler’de sorun ve algının kültür, özellikle dil ve hizmet merkezli olduğu daha ilk günlerden anlaşılıyor. Bizde sorun daha farklı ve derin buna şüphe yok… Ancak Galler’de ilerideki günlerde öğreneceğimiz kimlik ve kültür konusunda düzenleme cihazlarının bilgi çantamıza katkı yapacağına şüphe yok... |
Yorum Yap