Siyasi ışıltılar...

  • 7.07.2011 00:00


Seçim sonuçları, seçmenin Türkiye'de yaşanan değişim sürecine verdiği geniş destek, destekten de öte geniş bir kitlenin bu sürecin parçası haline geldiğini ifade etmesi gösteriyor ki, Türkiye "özgürlük düzeni ve demokrasi" istikametinde yol alıyor ve yol alacak...

Arada yaşanan sıkıntılar, aksaklıklar, iktidar aşırılıkları ne olursa olsun, özgürlük düzeni, ürettiği yeni siyasal ve hukuki yapılarla, yeni adli ve idari refleksle, yeni sentezlerle önümüzdeki dönemde iyice kurumlaşacaktır.

Bugün Meclis'in kaotik görünümü, yeni anayasa konusunda kesifleşen umutsuzluk bulutları, Kürt meselesinde siyasetten çift yönlü kopuş riski ile çözümün ertelenme ihtimali, diğer ifadeyle sıcak siyasetin sıcak gündem maddelerinin bu kurumlaşma sürecini engelleyeceğini sanmıyoruz...

Çünkü toplum böyle buyurmayacak ve o toplum dün olduğu gibi yarın da siyaseti kuşatarak, yönlendirecek.

Türkiye genç bir nüfusa sahip...

Kürt siyasetçiler örneği genç kuşağa işaret edip, "onlar çok sert, onlarla uzlaşmak çok zor olacak diyorlar..." Muhtemelen doğrudur, o gençler çatışma, kan, silah içine doğdular, ulus oluşmasına tanık oldular, Ulusalcılığı tabiileştiren fikri-siyasi dünya içinde büyüdüler.

Ancak unutulan bir husus var, aynı gençler Kürt sorununda madalyonun diğer yüzünü de temsil ediyorlar. Yeni bir birey, kimlik içinde bireyleşme, modernleşme, geleneklerden arınma, demokrasi kavramını hissetme ve taşıma, bu çerçevede ortaya çıkan toplumsal çoğulculuk hali gibi hususları da temsil ediyorlar.

Bu sadece Kürt meselesi açısından değil, tüm Türkiye açısından böyle...

Bugün 20 ile 25 yaş arası çocuklar, Türkiye'nin yarısını temsil edenler, asker hükümranlığında son büyük kriz ve baskı yaşanırken 7 ile 13 yaş arasındaydılar. Onlar ilk sosyalleşmelerini demokratikleşme, reform, sivil değerlerin inşasına paralele olarak aldılar.

Bu toplumun neyi, nasıl buyuracağını tahmin etmek pek zor değil...

Ancak bu söylenenler, toplumsalın siyasalı kuşatıyor olması, ikincinin, yani siyasetin, siyasi iradenin önemini azaltmaz...

Son 10 yılın öyküsü bu açıdan da önemlidir...

Türkiye ve Türkiye'yi yöneten siyasi irade, son yılda özgürlüklerin birleştirici, yasakların bölücü olduğunu gördü.

Anladı ki, yok saymakla yok olmayan toplumsal taleplere, varoluşlara, özgürlüklere yönelik her yasak bir yenilgidir. Ve her yenilgi, yenen için de yenilen için de öfke, güvensizlik, daimi bunalım demektir.

Anladı ki, huzura ulaşmanın yolu karmaşık değildir.

Anladı ki, toplumsal ortak paydaları ve toplumsal mutabakatları "demokrasi ve özgürlük ilkeleri" etrafında yenileyerek, pekiştirmekten geçmektedir bu yol...

Yeni bir dönem başlıyor, siyasi iradenin ve tüm siyaset mekanizmasının ufka baktığı zaman göreceği şudur ve şu olmalıdır:

Türkiye'nin, toplumsal bütünleşmenin nihayete ermesine müsaade etmeyen Kürt meselesi gibi, derin sorunlar konusunda siyaset eliyle artık yol alması, 'yeni toplumsal mutabakatlar'ı üretmesi lazım.

Aksi halde, bütünleşmemiş toplumsal dokudan, kaba güçler dengesinden üreyen krizler, toplumuyla siyasetiyle yaşanan demokratik olgunlaşma sürecine sekte vurur.

Demokrasiye sıkı sıkıya sarılmak zamanıdır...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums