Bilgisayarın başına güzel şeyler yazmak için oturuyorum aslında… Okuduğum kitaplardan pasajlar paylaşıp edebiyatın büyülü dünyasında birlikte yolculuklara çıkmak için içim kıpır kıpır oluyor kimi zaman… Bazen çiçeğe durmuş bir ağacın, denizi patlıcan morundan alev kırmızısına, çivit mavisinden kehribara renklerin bin bir tonuna bürüyerek batan güneşin, yahut sularda gümüşi renklerle yakamozlanan ayın, ya da başını sevgiyle okşadığım bir sokak köpeğinin gözlerine yayılan ışıltının içimde çoğalttığı sevinçleri paylaşmak istiyorum sizlerle… Hiç biri olmuyor ne yazık ki…

Öyle bir hale geldik ki, sevinmek yasak bize; gülmek, ümit etmek, hayattan kâm almaya çalışmak uzak baharlarda kalmış solgun bir gül adeta… Öfkenin birinden diğerine salan bir haber almadan, ne yazık ki, gün akşam olmuyor artık… Dünyaya zaten bakacak takatimiz yok, ülkede olan bitenden de vaz geçtik de, tek başına şu kentin kahrı, hayatımızı cehenneme çevirmeye yetip de artıyor… Merkezi idaresi, yerel yönetimi, hırstan gözü dönmüş patronları, bir adım önünü görmekten aciz basını, kot kafa sivil toplum kuruluşları el ele vermiş, kenti yaşanmaz kılmak elinden geleni ardına koymuyor…

ERVAHINA YAZIKLAR OLSUN HEPSİNİN

Anımsanacaktır, Çatalağzı-Muslu bölgesinde, mevcutlara ilave olarak, 3 adet santral projesi daha var… Eren Holding’in 660 MW’lık tek ünitelik santralinin ÇED süreci durmuş durumda şimdilik… Yazın bir kenara, raftan ineceği zaman yakındır… Demirlerin 660 MW’lık santralinin İnceleme Değerlendirme Kurulu (İDK) toplantısı yapıldı, ÇED Raporu nihai hale getirilip, onay için Çevre ve Şehircilik Bakanlığına sunuldu… 300 MW’lık ÇATES’e ilave(!) olarak kurulması tasarlanan 660 MW’lık santralin İDK toplantısı da 9 Ağustos’ta Ankara’da yapılıyor… Rapor olumlu bulunursa onay için bakanlığa sunulacak…

Onay alacakları kesin, ÇED Raporunda Demirler yakacakları kömürün %100’ünü, ÇATES ise % 80’ini Zonguldak’tan karşılayacağını belirtiyor. Reis’in hükümeti de “yerli ve milli” diye gözü kapalı onay veriyor bu tip yatırımlara… Buna inanıp onay veriyorlarsa “ervahına yazıklar olsun” hepsinin… Bugün Zonguldak’ta, TTK’si özel sektörü 1,5 milyon ton kömür üretemez, yerli kömür yakan ÇATES kömür bulamadığı için zaman zaman ünitesinin birini devre dışı bırakmak zorunda kalırken, toplamda 3,5 milyondan fazla kömüre gereksinim duyan iki santrali nasıl besleyecek havzadan…

KARABÜK ZONGULDAK’IN İLÇESİ RAPORA GÖRE, DEVREKTAŞ ÇAYCUMA’DA

Çocuk kandırır gibi kandırıyorlar toplumu… Bakanlığın koskoca bürokratları da bunu güya yutuyor… Yutmuyor, işbirliği yapıyor resmen… İşin şakaya gelir yanı olsa, kasıklarımı tuta tuta güleceğim: Zaten ötekilerin de yokmuş da, hele ki yeni santralin doğaya hiçbir zararı olmayacakmış ÇED Raporu’na göre, her şey bakanlığın belirlediği limit değerlerde, hatta altında seyredecekmiş… Bunu kanıtlamak için bir sürü bilimsel hesap, sayılmayacak kadar çok analiz var içinde… Uzmanlık alanım olmadığı için haddim değil belki, ama iddia ediyorum çoğu yalan… Rapor son derece özensiz hazırlanmış çünkü…

Alın size iki örnek: O üstünkörü rapora göre Karabük, Zonguldak sınırları içinde hâlâ… Kardemir Zonguldak’ın, Devrektaş ise Çaycuma’nın en önemli sanayi kuruluşları… Karabük’ün il, zaten kapanmış olan Devrektaş’ın bir başka ilçemiz Devrek’te olduğundan bile bihaber kişilerin hazırladığı bir rapor bu… “Canım, ne önemi var” diyerek bıyık altından gülen kot kafalılara diyeceğim şu: Bu kadar basit konuda bile bunca hatalı bilgi sunan bir raporun, diğer verilerine nasıl güvenelim… Kentin kaderini çizen bir yatırım için bu kadar gayrı ciddi bir rapor hazırlanabilir mi? “Burası Reis devleti olur mu olur” derseniz,  “El insaf kardeşim, el insaf”, derim bende…